English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ J ] / Jer

Jer translate Turkish

494 parallel translation
We sure do, Jer.
Kesinlikle, Jer.
Jer... What'd he say?
Jer- - Ne dedi?
- You don't have to take me home, Jer.
- Beni eve götürmek zorun değilsin Jer.
I do like you, but this is our first date... and I don't believe in fooling around on the first date.
Jer senden hoşlandım ama bu ilk buluşmamız ve ilk randevuda kandırılmak istemem.
Jer?
Jer?
Jer?
- Jer?
Take it easy, Jer.
Keyfine bak, Jer.
Jer?
Jerry.
The guests, Jer.
Misafirler Jer.
"You need a putter, Jer?" You know?
Golf sopasına ihtiyacın var mı Jer.
Hey, Jer!
Hey, Jer!
Having a little work done on the old place, Jer?
Eski evini dekore mi ettiriyorsun?
You gotta worry about things like that, Jer.
Gördün mü? Burada bunlar için endişelenmen gerekmez.
Uh, if you don't mind me saying so, Jer, uh... some of these guys on the street seem a little crazy.
Kusuruma bakma, sokaktaki bu tiplerin bazıları kaçık görünüyor.
I'm getting damn sick and tired of you, too, Jer.
Ben de senden sıkılmaya başladım Jerry.
You took advantage, Jer.
Bizden faydalandın Jerry. Yalan söyledin.
Seems old Jer was wrong.
Sanırım yaşlı Jer yanıldı.
You okay, Jer?
Sen iyi misin, Jer?
You didn't touch him, did you, Jer?
Ona dokunmadın değil mi, Jer?
Kill him, Jer!
Öldür onu, Jer!
You know, Luke, I know a little about Jer-Jun, but that was more than acupressure you were using.
Bak Luke Jer-Jun'dan anlarım biraz ama büyükbabanda kullandığın şey akapunturdan daha fazlasıydı değil mi.
I'll teach you about sonar principals, you teach me about Jer-Jun.
Ben sana sonar prensibini öğreteyim sen bana Jer-Jun'u öğret.
Preston, it's Jer.
Preston, ben Jer.
Hey, Jer.
Hey, Jer.
Thanks, Jer.
Sağ ol, Jer.
Jer.
Jer.
Not since the night Jer died.
Jer'in öldüğü geceden beri.
Who's Jer?
Jer kim?
That's what killed Jer.
Jer'i bu öldürdü.
Jer-
Jer
Good move, Jer.
Güzel hamleydi, Jerr.
Jer, I've got the jet gassed up and on the runway in Seattle.
Jer, jete yakıt ikmali yaptım ve şu anda Seattle'daki pistte duruyor.
Help yourself, Jer.
Kendin bak, Jer.
I guess it's you, Jer.
İş sana düşüyor Jer.
- Hey, Jer, how did you do?
- Hey Jer nasıl gitti?
- Bye, Jer.
- Görüşürüz, Jer.
See you, Jer, and tell Kramer thanks.
Görüşürüz, Jer ve Kramer'a teşekkürlerimi ilet.
Come on, Jer.
Hadi, Jer.
And I am old enough, Jer, and he is incapacitated.
Ben reşidim Jer. Ve o aciz durumda.
It is a tragedy, Jer.
Aynen öyle Jer.
- Jer
Jer...
Hey, Jer, I want you to meet my new friends here.
Selam Jer. Yeni arkadaşlarımla tanışsana.
Oh, Jer, by the way the woman we gave a ride to earlier...
Jer, bu arada araba ile bıraktığımız kadın...
- Hey, Jer, I just want you to handle my ca...
- Hey, Jer, acaba benim yerim...
- Hi, Jer.
- Selam Jer.
Oh, Jer, I gotta go.
Oh, Jer, Gitmeliyim.
Tell you what, Jer.
Bak ne diyeceğim, Jer.
What'll it be, Jer?
Ne kazandın?
- Well, that means you, Jer
- Bu sen oluyorsun Jer.
Jer, obviously something requires burning.
Jer, belli ki bir şeyleri yakmamız gerekiyor... ayrıca füme domuzunu da yakmak istemeyiz değil mi?
- Tsk, tsk.
- Kapatmam lazım Jer.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]