English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ K ] / Kidney

Kidney translate Turkish

2,912 parallel translation
I'm giving her my kidney.
Ona böbreğimi vereceğim.
Your daughter's second kidney is only working at 20 %.
Kızınızın ikinci böbreği sadece % 20 ile çalışıyor.
Hayley will likely need a kidney transplant.
Hayley'nin böbrek nakline ihtiyacı var.
In the meantime, you'd better track down the other man you slept with, in case your daughter needs that kidney.
Bu arada, diğer adamın izini bulsanız iyi olur kızınızın onun böbreğine ihtiyacı olabilir.
Stan, come on, we have to find out who this guy is, just in case she needs his kidney.
Hadi ama Stan, her ihtimale karşı o adamın kim olduğunu bulmamız gerek onun böbreğine ihtiyacımız olabilir.
All right, we're just gonna find the guy I slept with, get his name, and then look him up in the present in case Hayley needs his kidney.
Pekala, yattığım adamı bulacağız adını öğreneceğiz, sonra onu şuanki zamanda bulup Hayley'nin böbreğiyle uyumlu olup olmadığına bakacağız.
No, Doc, I want you to take out my kidney regardless of what it says inside that envelope.
Hayır doktor, böbreğimi alın ama ne olursa olsun zarfta yazanı bana göstermeyin.
My kidney or Joel Larsen's kidney, one of them will be a match.
Benim ya da Joel Larsen'in böbreği ikisinden biri uyum sağlayacaktır.
How did you get the other kidney?
Diğer böbreği nasıl aldınız?
Kidney beans are called kidney beans because they're shaped that way.
Böbrek fasulyelerine böyle denir, çünkü şekilleri öyledir.
Kidney beans are called kidney beans because they're shaped that way.
Böbrek fasulyelerine böyle denir, çünkü sekilleri öyledir.
Who's going to give you a kidney?
Kim sana böbreğini verir ki?
Kidney failure...
Böbrek yetersizliği...
Now, there was a heart, kidney, liver, gallbladders, and a lot of blood being transported when he got hit.
Kalp, böbrek, karaciğer, safra kesesi ve bir sürü kan naklediyordu.
17 % lighter than an average human kidney.
Normal bir böbrekten % 17 daha hafif.
And his kidney tests are elevated.
Bir de böbrek testi sonuçları yüksek geliyor.
What, so God's plan is, some little kid dies of kidney failure because he didn't get a transplant?
Tanrı'nın işi, nakil olamadıkları için böbrek yetersizliğinden ufacık çocukların ölmesi mi yani?
Check the function of the blood supply to the kidney.
Böbreğe giden kan akışı fonksiyonlarını kontrol et.
Her kidney's completely necrotic.
Böbreği tamamen çürümüş.
Her kidney was fine earlier.
Önceden böbreğin bir şeyi yoktu.
No, the vessels are clear, and yet the kidney is-is dead.
Hayır, damarlar temizdi ama böbrek yine de iflas etti.
A kidney transplant.
Böbrek nakli.
We're gonna do a kidney transplant.
Böbrek nakli yapacağız.
Brandi's kidney failed.
Brandi'nin böbreği iflas etti.
Kidney looks healthy. Are you ready?
Böbrek sağlıklı görünüyor.
The kidney's working. We did it.
Böbrek çalışıyor.
He was always checking in to see if some precious kidney had arrived at the airport.
Genelde havaalanına sağlam bir böbrek gelip gelmediğini kontrol ederdi.
Kidney.
Böbrek.
All kidney fail, sir.
Bütün organları iflas etmiş, efendim.
That explains the paralysis, the bleeding, the heart and kidney issues. Everything.
Bu durum, felç, kanama, kalp ve böbrek sorunları, her şeyi açıklıyor.
Kidney number one looks good.
Bu böbrek iyi görünüyor.
Cousin donated a kidney to this kid in Wyoming - - still going strong.
Kuzenim Wyoming'deki bir çocuğa böbreğini verdi, hala çok iyi.
We waited two years for a new kidney.
İki yıl boyunca yeni bir böbrek bekledik.
So, wait. You want... like, my kidney, or...?
Yani, bekle, sen benim... böbreğimi ya da onun gibi birşeyimi mi istiyorsun?
- His kidney and liver functions were deteriorating at an alarming rate.
- Böbrek ve ciğer fonksiyonları korkutucu oranda bozulmuş.
The other two are dangerous psychotropic stimulants that have been wreaking havoc on his liver and his kidney functions.
Diğer ikisi tehlikeli psikotropik uyarıcılar. Bunlar Banks'in ciğer ve böbreğini mahvetmiş.
Kidneys, though You can take a healthy kidney, put it on ice for two full days.
Ama böbrekler sağlıklı bir böbrek buz üzerinde 2 tam gün durabilir.
As I understand it, dying of kidney failure, aside from some nausea, is pretty much like falling asleep.
Anladığım kadarıyla, eğer mide bulantısını saymazsak böbrek yetmezliğinden ölmek uyuya kalmak gibi bir şeymiş.
We could donate blood. Or a kidney. Black market kidneys
5 kişiyiz organ bağışı yapalım
How can a girl with just one kidney sing!
Tek böbrekli kız nasıl şarkı söylesin!
♪ In your kidney-shaped pool ♪
♪ Böbrek şeklindeki havuza ♪
Your preliminary autopsy report said that there was a kidney puncture and bruising on the left.
Ön otopsi raporunda böbrek patlaması ve sol tarafında çürük olduğu yazıyordu.
Contusions and lacerations on the left kidney, just like Victor said.
Sol böbrekte ezik ve sıyrıklar aynen Victor'ın söylediği gibi.
Left kidney, right kidney.
Sol böbrek sağ böbrek.
Is it possible for a rib to jump across the body and lacerate the opposite kidney?
Bir kaburganın vücudun diğer tarafına atlayıp tersindeki böbreği yaralaması mümkün müdür?
Left kidney, no presenting damage, consistent with my original findings.
Sol böbrek. Bir zedelenme yok. Kendi bulduklarım ile uyumlu.
Probably all of the injuries on her left side are from the fall and on the right... the broken jaw, the rib, the lacerated kidney... that comes from some kind of rapid deceleration.
Muhtemelen sol tarafındaki bütün yaralar düşüş yüzünden ve sağda ise kırık bir çene, kaburga ve yırtılmış bir böbrek bir çeşit hızlı yavaşlamadan olmuş.
Yeah, and I'd have to sell a kidney.
Evet, böbreğimi satmak zorunda kaldım.
Yeah. Yeah, but I'm leaving with a kidney, so I figured I might as well get this back checked out
Evet ama bir böbrekle dönmem lazım onun için beklerken belime bir baktırırım...
That's my heart, my kidney, my spleen.
Bu benim kalbim, böbreğim, dalağım.
Kidney?
Böbrek?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]