Kristoffer translate Turkish
73 parallel translation
My name is Erik Otto Adalbert Karl Henrik Kristoffer.
Adım Erik Otto Adalbert Karl Henrik Kristoffer.
I leave you my stereo, Kristoffer.
Hoparlörlerimi sana bırakıyorum, Kristoffer.
Kristoffer!
Kristoffer!
Nikolai, this is Kristoffer.
Nikolai, bu Kristoffer.
Kristoffer.
Kristoffer.
Kristoffer leads 9-8.
Kristoffer 9-8 önde.
Kristoffer? This is Nikolai.
Kristoffer, ben Nikolai.
Dag, this is Kristoffer and Geir.
Dag, bunlar Kristoffer ve Geir.
This is Kristoffer, he's in...
Bu Kristoffer, o...
Kristoffer?
Kristoffer?
- Karsten, this is Kristoffer.
- Karsten, bu Kristoffer.
Elisabeth, it's Kristoffer.
Elisabeth, ben Kristoffer.
Kristoffer lives with his two friends at Tøyen Center.
Kristoffer iki arkadaşıyla birlikte Tøyen Center'da yaşıyor.
Here is the first installment of "Kristoffer's Video Diary."
Karşınızda "Kristoffer'ın Video Günlüğü" nün ilk bölümü.
- Kristoffer!
- Kristoffer!
Film, Kristoffer!
Çeksene, Kristoffer!
Could you chop some onions, Kristoffer?
Biraz soğan doğrayabilir misin, Kristoffer?
He's no match for you, Kristoffer.
Yaşlı adam senin dengin değil, Kristoffer.
I like you, Kristoffer.
Senden hoşlanıyorum, Kristoffer.
- Kristoffer, meet Anne.
- Kristoffer, Anne ile tanış.
Kristoffer, that TV stuff...
Kristoffer, bu televizyon zamazingosunda...
Kristoffer attacks.
Kristoffer atak yapıyor.
Kristoffer leads 1-0.
Kristoffer 1-0 önde.
Right, Kristoffer?
Öyle değil mi, Kristoffer?
Where's Kristoffer?
Kristoffer nerede?
Come with me, Kristoffer.
Benimle gel, Kristoffer.
Kristoffer's Diary has been a regular segment this season.
Kristoffer'ın Günlüğü'nün bu sezon düzenli bölümleri oldu.
Here are Kristoffer and Stig Inge!
Karşınızda Kristoffer ve Stig Inge!
Karsten, talk to Kristoffer.
Karsten, Kristoffer'la konuş.
Kristoffer, most young people dream of being on TV.
Kristoffer, birçok genç televizyona çıkmanın hayallerini kuruyor.
Thank you, Kristoffer.
Teşekkürler, Kristoffer.
Kristoffer?
Kristoffer.
Please stop bothering us, Kristoffer.
Lütfen bizi rahatsız etmeyi bırak, Kristoffer.
Sometimes you have to let go of the goalie and attack with both hands.
Kristoffer, bazen kaleciyi bırakıp iki elle atak yapman gerekir.
Why can't I play with Kristoffer?
Neden Kristoffer ile oynayamıyorum ki?
I could pretend to be your boyfriend. Kristoffer.
- Erkek arkadaşınmış gibi davranabilirim.
- Who?
Kristoffer.
- Who's Kristoffer?
- Hiç kimse. - Kristoffer da kim?
Does Kristoffer Skarin work there?
Kristoffer Skarin oradamı çalışıyor?
Kristoffer Skarin?
Kristoffer Skarin?
Put out an APB on Kristoffer Skarin...
APB yi Kristoffer Skarin a koy...
- Kristoffer Skarin.
- Kristoffer Skarin.
We have had our eye on Kristoffer for a long time.
Uzun zamandır Kristoffer'ı göz hapsinde tutuyorduk.
Don't make me nervous Kristoffer.
Beni daha fazla sinirlendirme, Kristoffer.
He can even call me Kristoffer.
Hatta isterse Kristoffer bile diyebilir.
Why call you Kristoffer?
Neden Kristoffer desin ki?
You're not as bad as you would like Kristoffer.
Eski Kristoffer gibi kötü değilsin.
Kristoffer shouldn't sell for nothing.
Ama çok ucuza da satma sakın.
How can Kristoffer sell something that doesn't belong to him?
Kristoffer kendisine ait olmayan bir şeyi nasıl satabilir?
Kristoffer.
Adı Kristoffer.
- Kristoffer?
- Kristoffer?