English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Ls

Ls translate Turkish

60,504 parallel translation
- How are you?
- Nasılsın?
- Hey, Steph, how you feeling?
- Merhaba Steph, nasılsın?
- How are you feeling?
- Sen nasılsın?
I said Tom Fo. "Ls there a Tom Fo here?", I said.
Tom Fo dedim. "Tom Fo burada mı?" diye sordum.
- C.J. How you doing?
- Nasılsın
Hey, uh, how you feeling, sport?
Hey, nasılsın, spor?
- Steph, how is she?
- Steph, nasılsın?
How you doing?
Nasılsın?
How are you?
Nasılsın?
How are you, boy?
Nasılsın oğlum?
- Jackie boy, how is it going?
- Jackie, nasılsın evlat?
I'm asking you how the fuck did you not know?
Sana soruyorum Nasılsın bilmiyordun
Hi, how are you?
Merhaba nasılsın?
How have you been, Reed?
Nasılsın, Reed?
How am I Bonnie?
Ben nasılsın Bonnie?
How do you do, Mr. Oakland?
Nasılsınız Bay Oakland?
- Oh, Gaelin, how are you?
- Gaelin, nasılsın?
- How do you do?
- Nasılsınız?
What's up, homes?
Nasılsın?
- I am. How are you today?
Nasılsın bugün?
- How you doing, boss?
- Nasılsın patron?
- Hey, Bill, how ya doing?
Bill, nasılsın?
How do you do?
- Nasılsınız?
How are you today?
Bugün nasılsın?
- Ls this your dog?
- Senin köpeğin mi?
All right this is the last one I wrote.
Son yazdığım bu. Satılsın diye dualara başlayacağım.
How you holding up?
Nasılsın?
Hi! How are you, Mrs. Schuler? Hi.
Nasılsınız Bayan Schuler?
How are you?
Siz nasılsınız?
Hey. How are you?
Nasılsın?
- I... I don't...
Nasılsın dostum?
Hey, May. How are you doing?
Selam May, nasılsın?
- What's up, Mr. Delmar?
- Nasılsın Delmar Abi?
How you doing, buddy?
Nasılsın şapşik?
- Marjorie! How are you?
Marjorie, nasılsın?
Hey, how are you?
Hey nasılsın?
So, here you are. How come you're here?
İşte burdasın Nasılsın buradasın
Okay, how dare you!
Tamam, nasılsın cesaret edersin!
like, my wife, joanne?
Nasılsın, karım Joanne?
- How are you, Bruce?
- Nasılsın Bruce?
How you doing, Johnny boy?
Johnny, nasılsın evlat?
Hey, Willie. How you feeling?
Selam Willie, nasılsın?
Mr. Valecross, how do you do?
Bay Valecross, nasılsın
How do you do, Sir?
Nasılsınız efendim?
- How are you a detective?
- Danger sen nasılsın?
How are we for time?
Nasılsın zaman için?
Fuckin'salt stains under my arm and shit.
Koltuk altım terden sırılsıklam oldu.
How you doing, Mikey?
Nasılsın Mikey?
Light your torch, mount your horse
Meşale yakılsın!
- Hey, how are you?
- Hey nasılsın?
Been trying to catch him for weeks.
Haftalardır yakalamaya çalılşıyordum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]