English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Morning glories

Morning glories translate Turkish

14 parallel translation
♪ There are get-up-in-the-morning glories
Kahkahaçiçekleri uyanıyor
I could smell the odor of fresh earth... like a long time ago... and morning glories... though there are no morning glories growing around there now.
# Taze toprağın kokusunu alabiliyordum, çok eskiden olduğu gibi. # Ve gündüz sefası çiçekleri, gerçi şimdi oralarda bu çiçekler yetişmiyor.
There were cornflowers and gladioli everywhere, morning glories and day lilies born again from the ashes, with an extraordinary vitality unheard of in flowers before then.
Her yanda mavi kantaronlar, kuzgun kılıçları... ve o güne değin görülmemiş bir coşkunlukla... küllerin altından fışkıran... kahkaha çiçekleri, sabah sefaları.
THAT'S RIGHT. AND AFTER THIS, WE HAVE A WHOLE ROW OF MORNING GLORIES TO PLANT,
Doğru ve bundan sonra bir sıra gündüzsefası dikeceğiz.
Good morning, morning glories...
Günaydın gündüzsefaları.
MORNING GLORIES.
Gündüzsefası.
Rise and shine, morning glories.
Günaydın, sabah şekerleri.
While we walked through the field of morning glories, I told him he would be a member of our family from that day forward. He didn't say anything, but he never let go of my hand.
Tarla boyunca yürürken "Bundan sonra ailemin bir parçası olacaksın." dediğimde cevap vermedi ama elimi de bırakmadı.
He said morning glories only bloom after sunup.
Gündüzsefalarının sadece güneş doğarken çiçek açtığını söyledi.
But... I had questions about the morning glories.
Gündüzsefaları hakkında sorularım vardı ama.
- Just need... We need the morning glories.
- Sadece çançiçeklerine ihtiyacımız var.
What's your stories, morning glories?
- Nasılsın, nasıl gidiyor?
This morning in Namidabashi, twenty minutes from the glories of the center city, a character took his revenge on society by directing traffic at the crossroads.
Bu sabah, Namidabashi'de, sehir merkezinin harikalarindan yirmi dakika uzaklikta,... adamin biri kavsakta trafigi yönlendirmek suretiyle toplumdan öcünü aliyordu.
- Good morning, glories.
Günaydın, canlarım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]