English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / My boys

My boys translate Turkish

3,484 parallel translation
It's an operation that one of my boys died in... and the other one ran.
Oğullarımdan birisinin öldüğü, diğerinin ise yürüttüğü harekattı bu.
I love my boys.
Oğullarımı severim.
Yeah, now, tell my boys here why you didn't show up for work last night, and why you left your post and allowed someone to kill my best friend.
Evet, şimdi bu çocuklara dün gece nerede olduğunu anlat. Neden vardiyanı bırakıp gittiğini ve neden en iyi dostumun öldürülmesine izin verdiğini anlat.
Maybe I ought to take my boys and go home.
Olmazsa adamlarımı alıp eve gideyim.
Ah, that's my boys.
Ah, işte çocuklarım.
I mean, look, my wife walked out on me and my boys years ago.
Yani bak, karım yıllar önce beni ve çocuklarımı bıraktı gitti.
Now if... If you pull out of the deal, I'm gonna have to come clean with my boys and tell'em that their own mother don't give one damn about them.
Şimdi eğer anlaşmadan çekilirsen çocuklarıma karşı açık olmak onlara öz annelerinin umurunda olmadıklarını söylemek zorunda kalırım.
Oh, God, my boys.
Oh, Tanrım, çocuklarım.
You don't like that I killed that traitor back there, even though he owned guns and a rebel flag, even though he shot one of my boys.
Silahı ve asi bayrağı olup adamlarımdan birini vurmasına rağmen o asiyi öldürmem hoşuna gitmedi.
Took all my boys there for their first beer with the old man.
Oğullarımın hepsi ilk biralarını o adamla içmiştir.
Now stop distracting my boys and get the hell outta here.
Şimdi adamlarımın dikkatini bozmayı bırak ta defol git buradan.
Now, ever since Dougie was a little shit running around the North Carolina governor's mansion, if I was going to pick one of my boys to end up a homosexual, I'd have picked Dougie.
Dougie, North Carolina'daki hükümet köşkünde dolanan bir veletken bile hangi çocuğun gey olacak diye sorsalar onu seçerdim.
Just one of my boys is bigger than all of your little coppers, combined.
Sadece benim çocuklardan biri bile, sizin küçük polislerin tümünden daha büyüktür.
- Hey, last for the ride. What's happening, my boys?
- Nasılsınız çocuklar.
I spent years trying to get back to my boys.
Yıllarca çocuklarıma geri dönmeye çalıştım.
My boys.
Çocuklarımı da.
But I've been dealing with the paperwork around all of that, and I... I just realized, that if anything ever happens to me or, uh, to Jax, there's nobody I trust to take care of my boys.
Bunun evraklarıyla uğraşıyordum ve eğer bana ya da Jax'e bir şey olursa çocuklara bakabilecek güvendiğim kimsenin olmadığını fark ettim.
My boys are safe.
Çocuklarım güvende benim.
If anything happens to me, there's nobody I trust to take care of my boys.
Eğer bana bir şey olursa, çocuklarımı emanet edecek kimsem yok.
I'm dead without my boys.
Ama çocuklarım olmadan ben zaten ölüyüm.
None of my boys take any performance-enhancing substances.
Çocukların hiçbiri performans arttırıcı madde kullanmaz.
If you don't open the door, my boys would knock the door of your home.
Kapıyı açamıyorsan, çocuklar evinin kapısını kıracaklar.
My boys did turn this up.
Benim elemanlar bunu buldu.
It was no problem for my boys in... ballistics and my other boys in... Forensics to find you after that. - Makes sense.
Benim çocuklar için problem değil... balistik ve diğer çocuklar da... adli tıp bundan sonra bulduk seni
Honestly, Robert, I would love nothing more than to put a bullet in your treacherous little head... the trouble you've caused me and my boys... but I promised Norbert, here, that I would not harm his son.
Açıkçası Robert, benim ve adamlarımın başına açtığın dertlerden ötürü o hain beynini dağıtmak isterdim ama Norbert'a oğluna halel gelmeyeceğine dair söz verdim.
My boys are professionals.
Benim adamlarım profesyonel.
You do as you're told and if you ever choose to not play ball, my boys unload Jackie's body and you go down for her murder.
Dediklerini söylediğin gibi hallet, bir dalavere çevirmeye kalkışırsan adamlarım Jackie'nin cesedini çıkarırlar ve onun cinayetinden boku yersin.
My God boys.
Tanrım, çocuklar.
Well, boys, you're about to hear something that I thought would never come out of my mouth.
Çocuklar, ağzımdan çıkacağını asla düşünmediğim bir şey duymak üzeresiniz.
Ladies and germs, boys and girls, say hello to my good friend, Little Fizbo!
Bayanlar ve mikroplar, oğlanlar ve kızlar. Arkadaşıma merhaba deyin. Küçük Fizbo!
It has come to my attention that Mr. Jane here performed an act of vandalism in the second-floor boys'restroom.
Bana verilen bilgiye göre Bay Jane okulun ikinci katındaki erkekler tuvaletinde bir çeşit taşkınlık yapmış.
And we have the same "no boys upstairs" rule at my house.
- Ve bizde "Hiç bir erkek arkadaş üst katta kalamaz" - Evimde
Boys, does my eye smell?
Çocuklar, gözüm kokuyor mu?
Boys, my turkey's not horrible and dry, is it?
Çocuklar, hindim kötü ve kuru olmuyor, değil mi?
Me and the boys were visiting my mother in Poughkeepsie.
Ben ve çocuklar ziyarete gitik annemi Poughkeepsie'ye.
My boys!
Benim çocuklarım!
I like my bad boys with vaginas.
Ben kötü adamlarımın vajinaları olsun isterim.
My 3 boys died in the war.
3 oğlum savaşta can verdi.
Two boys fighting over a girl is... a fantasy for some women, but, uh, I am going to have to put personal fantasies aside, because as vice-principal, it is my job to punish boys for having those strong...
Iki erkegin bir kiz için dövüsmesi... bazi kadinlar için bir fantezi, ama, uh, kisisel fantezileri bir kenara birakiyorum, müdür yardimcisi oldugum için, benim isim bu tip olaylara sebep olan erkekleri cezalandirmak böyle güçlü...
I was, I was just on my way to feed the boys.
Ben de çocukları besleyecektim.
Shit I've done to buy my way back to those boys...
O çocuklarla tekrar birlikte olabilmek için yaptıklarım...
♪ my milkshake brings all the boys to the yard ♪ ♪ and they're like, it's better than yours ♪
* Milkshake'im bütün erkekleri yola getiriyor. * * ve onlar şöyle diyor :
♪ my milkshake brings all the boys to the yard ♪ ♪ and they're like, it's better than yours ♪ ♪ damn right, it's better than yours ♪
* Milkshake'im bütün erkekleri bu tarafa getiriyor * * ve onlar şöyle diyor "o sizinkilerden daha iyi" * * çok doğru, o sizinkilerden daha iyi * * sana öğretebilirim *
♪ my milkshake brings all the boys to the yard ♪
* Milkshake'im bütün erkekleri bu tarafa getiriyor *
I've never had to compete against the big boys before, and maybe my performance here is just who I really am.
Daha önce büyük çocuklarla rekabet etmedim. Belki buradaki performansım aslında olduğum halimdir.
Unless you have a search warrant, I suggest you and your boys get the hell out of my casino.
Arama emrin yoksa sen ve adamlarına kumarhanemden defolmanızı tavsiye ederim.
My son goes to school with your boys and they...
Oğlum oğullarınızla aynı okula gidiyor ve onlar...
Hm? My mum won't mind looking after the boys tonight.
Annem çocuklara bakar bu akşam, sorun etmez.
The boys help concentrate my mind.
Çocuklar kafamı toplamada yardımcı oluyor.
My word, you boys are hungry fellows.
Buraya yazıyorum, siz aç çocuklarsınız.
I want to go back and finish my degree and raise the boys there... in a country that wants us.
Geri dönüp, lisansımı tamamlamak ve çocuklarımı orada büyütmek istiyorum. Bizi isteyen bir ülkede.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]