English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ O ] / Or more accurately

Or more accurately translate Turkish

59 parallel translation
He was standing, or I should say kneeling, or more accurately cowering, here.
Kuru sıkı ateşlendiğinde neredeydi? Ayakta bekliyordu ya da diz çöktüğünü söylesem yanlış olmaz ya da daha doğrusu korkudan şurada büzülmüştü.
I will now describe to you the image - or more accurately - images...
Şimdi size göstereceğim resim, daha doğrusu resimler..
Or more accurately, through one. What?
- Daha da doğrusu, içinden geçmeni.
Or more accurately, that I asked politely, and then...
Daha doğrusu, nazikçe sordum. Sonra...
Or more accurately, bored with you.
Daha doğrusu senden sıkılmıştı.
Or more accurately, not happening and not happening.
Ya da daha doğrusu, olmamaya devam ediyor.
- Okay. Or more accurately, I want to show you someone.
Doğru söylemek gerekirse sana birini göstermek istiyorum.
The DepthX robot, or more accurately "Hydrobot", is being designed to ultimately think, move and explore without help from man.
DepthX robotu, ya da daha isabetli bir ifadeyle "Hidrobot" * insan yardımı olmaksızın düşünecek, hareket edecek ve keşfedecek biçimde dizayn ediliyor.
Or more accurately, felt you.
Ya da daha doğrusu, hissetti.
! ? There are men in existence who can, or more accurately, who have an absolute right to commit all kinds of wicked and criminal acts.
Bazı insanlar tüm şeytani ve canice işleri yapabilirler daha doğrusu, yapmaya sonuna kadar hakları vardır.
But Allison- - or rather Allison's daughter- - thinks she might know where that missing girl is... or more accurately, who might be behind her disappearance.
Ama Allison ya da daha çok kızı kızın kayboluşunun arkasında kimin olduğunu tam olarak biliyor.
Or more accurately
Ya da başka bir deyişle ;
Or more accurately our daughter's wedding, but that was only part of the problem.
Ya da daha doğrusu, kızlarımızın düğününlerinden. Bu bizim için bir sorun sayılabilir.
Or more accurately... how long have they been keeping it from us?
Ya da şöyle diyelim ne kadar zamandır zaten ellerinde vardı?
First tonight, a figure - or more accurately a character - who's been causing an upset in the Stentonford by-election.
Bu akşam ilk olarak, Stentonford ara seçiminde sinir harbine sebep olan bir görüntü ya da daha doğrusu bir karakter bizlerle.
Or more accurately, everything The Reach needs it to need.
Daha doğru bir tabirle, Erişilenler'e ihtiyacı olan her şey ihtiyaç.
Or more accurately, she allowed me to make contact with her.
Daha doğrusu, onunla anlaşma yapmama müsaade etti.
I found us a ping, or more accurately three pings.
Bir çağrı buldum, hatta üç tane.
Or, or more accurately, it is a fictionalization of one of the most incredible, true events in human history.
Ya da, daha güzel bir deyişle insanlık tarihindeki olağanüstü gerçek olaylardan oluşan bir romanlaştırmadır.
"Gnostic," from the Greek "gnosos," to know, and again, with the prefix "a" meaning to not know, or more accurately, to doubt the existence of a supreme being.
"Gnostik," kelimesi Grekçe de bilmek anlamında olan "gnosos," tan türer. ve "a" ön ekiyle birleştiğinde bilmemek anlamında gelir. veya daha kesin bir şekilde ifade edersek üstün bir varlığın olduğundan şüphe etmek demektir.
- or more accurately, when Henry needed it.
- Daha doğrusu Henry'nin ihtiyacı olduğunda...
Or more accurately, a needle in the ocean.
- Tam olarak, okyanusta iğne aramak.
Or more accurately, where you leave me.
Daha doğrusu, senin benden ayrıldığın yer.
Or more accurately, who she's after.
Daha doğrusu, kimin peşinden gideceğini.
Or more accurately, beyond physicians.
Daha doğrusu, doktorların ötesinde. Pekâlâ.
So then your problems become how can I fall in love, or why can't I fall in love, more accurately, and why do I age and die, and what meaning can my life possibly have?
O zaman kendine bunları dert edersin : "Nasıl aşık olurum?" "Ben niye aşık olmuyorum?" Veya, "Neden yaşlanıyorum, neden öleceğim?"
Or, more accurately, Who we were.
Daha doğrusu eski kişiliklerimizin.
In fact, I am- - or, more accurately, I was- - a breeder of prize Vulcan orchids.
Aslında tam olarak Vulkan Orkide'si yetiştirmeyi biliyorum.
Or perhaps, more accurately, that you didn't want to know.
veya daha doğrusu, sizin bilmek istemediğiniz yasalar.
Or... more accurately one group of inmates has control.
Kontrol daha çok bir grup mahkumun elinde.
He's even approached the appellant with an offer of compensation, a generous offer considering the nature of the, uh, dwelling, or as it might more accurately be called, eyesore.
Kendisi önerilen tazminatı bile temyize götürmüştür. Meskenin durumu göz önünde bulundurulduğunda yüklü bir miktardı. "Mesken" yerine daha doğru olarak "ucube" de diyebiliriz.
Or, to put it more accurately, ask not for whom the toilet flushes.
Ya da daha doğru söylemek gerekirse sifonun kimin için çekildiğini.
All I know is that you, or, more accurately, the symbiote the Tok'ra placed in you - congratulations, by the way - walked off in the middle of the night and came here.
Tüm bildiğim, sen, ya da daha doğru şekilde, içine yerleştirilen Tok'ra ortakyaşamı, tebrik ederim bu arada, gecenin bir yarısı kalkıp buraya geldi.
There was the dinner hour, when we discussed politics or, more accurately, Dad discussed, we agreed.
Akşam yemeği vakti, siyaset konuştuğumuz daha doğrusu babamın konuşup, bizim onayladığımız vakitti.
Or, more accurately, didn't.
Daha doğrusu bulamadım.
So then your problems become how can I fall in love, or why can't I fall in love, more accurately, and why do I age and die, and what meaning can my life possibly have?
"Ben niye aşık olmuyorum?" Veya, "Neden yaşlanıyorum, neden öleceğim?" "Hayatımın anlamı ne olabilir?" Sorunlar daha karmaşık hale gelir.
You have to meet her, or, more accurately, you have her meet you.
Onunla tanışmalısın, daha doğrusu o seninle tanışmalı.
You have to meet him or, more accurately, have him meet you.
Onunla karşılaşmalısın daha doğrusu o seninle tanışmalı.
We're about perception - - Or, more accurately, deception.
Bizim yaptığımız işlerde önemli olan algı... Veya daha önemlisi, aldatma yeteneği.
( Scott ) THESE DIMENSIONS EXIST IN WHAT COULD MORE ACCURATELY BE DESCRIBED AS A MULTIVERSE... OR PARALLEL UNIVERSE.
Bu boyutların var olduğu yeri daha kesin olarak tanımlamak gerekirse ikiz evren... veya paralel evren.
Or, more accurately, no falling.
Daha doğrusu düşmemekle ilgili.
Or, more accurately, the lack of one.
Daha doğrusu vasiyetinin olmaması.
Or, more accurately I was out of hers.
Ya da daha doğrusu ben onun hayatından çıkmıştım.
Look, don't be mad at me, but I talked to Bailey... or listened to Bailey, more accurately.
Bana kızma ama Bailey'le konuştum. ... daha doğrusunu Bailey'i dinledim.
Now, it's customary when you acquire a boat... or, more accurately in my case, a ship that you properly christen the vessel.
Bir tekne aldığında, benim durumumda bu bir gemi, gemiye isim vermek bir gelenektir.
I had found my grandmother, or, more accurately, she had found me.
Büyükannemi buldum daha doğrusu o beni buldu.
or, more accurately, I couldn't save someone.
Daha doğrusu birini kurtaramadım.
Or... more accurately, begins.
Ya da daha büyük ihtimalle, başlıyor.
Or, more accurately, we go through you.
Ya da daha doğrusu biz sizi ezer geçeriz.
Or, more accurately, we sent War back to hell.
Daha doğrusu, savaşı cehenneme yollayacağız.
I rent an art gallery, or more accurately, my parents rent one for me.
Daha doğrusu anne babam benim için kiralar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]