Pair translate Turkish
8,948 parallel translation
Average pair of women's shoes weighs about a half a pound.
Ortalama bir kadın ayakkabısı yaklaşık yarım pound tutar.
- The right pair of shoes.
- Doğru çift ayakkabılara.
But you look perfect in a pair of nice shiny handcuffs. Shut the fuck up, will you?
Ama siz parlak kelepçelerle bile harika görünüyorsunuz.
A magnificent Callow of about 1840, a polychrome James Bourne, rare, a pair of rather flashy Varleys from his last period, and the finest Edridge I have ever seen.
1840'lardan kalma muhteşem bir Callow bir çokrenkli James Bourne, nadirdir son döneminden bir çift gösterişli Varleys ve gördüğüm en iyi Edridge.
- Nice to meet you too. He's gonna make you a pair of gloves so that your hands don't get so bad as me.
Sana bir çift eldiven yapacak böylece ellerin artık...
You pair of fucking vaginas.
- Amcık ağızlı herifler.
"But, a magnificent pair of bosoms... " will... "
" Ama bir çift büyük göğüs ise...
and Rebecca will pair up with that overflowing trash can.
Tamam? Ve Rebecca buna çifti olacak. - taşan çöp tenekesi.
For a time, she even insisted I have a pair of headstones carved... and placed in our cemetery plot, as if their bodies were buried beneath.
Hatta bir müddet bir çift mezar taşı oymam ve sanki altında cesetleri gömülüymüş gibi mezalığımıza yerleştirmem için ısrar etti.
And they're only $ 1.39 a pair.
Ve bir çifti sadece 1.39 dolar.
Perfect system would be a society based on a dyad, a pair.
Kusursuz sistem bir çifte dayanan toplumdur.
The pair is you and your television set, or maybe now you and the Internet, in which that presents you with what the proper life would be, what kind of gadgets you should have.
Çift dediğimiz siz ve televizyonunuzdur. Ya da şimdilerde siz ve internettir. Bu size düzgün bir hayatın nasıl olacağını hangi aletlere sahip olmanız gerektiğini sunar.
When you see a certain pair, it's kind of like meeting a beautiful woman who's also smart and funny and could just totally hang and you know she's the one.
Belli bir çifti görünce, bu akıllı, eğlenceli ve takılabilecek güzel bir kadınla tanışmak gibidir. Doğru kişinin o olduğunu anlarsınız.
Did you just compare women to a pair of shoes?
Az önce kadınları ayakkabıyla mı kıyasladınız?
There's a story behind every pair, every new release.
Her bir çiftin, her serinin ardında bir hikâye vardır.
I bought a pair of Yeezies for retail two years ago, sold them this year for $ 3,000.
İki yıl önce perakende bir çift Yeezy aldım. Bu sene onu üç bin dolara sattım.
Then I went and bought a pair of SB Pros, Paris Editions, sold those for $ 4,000.
Sonra SB Pros, Paris serisi aldım. Onu dört bine sattım.
Can't a girl get a new pair of shoes?
Bir kız ayakkabı alamaz mı?
Carve a pair of skis for me. For the winter.
Bana kış için bir şeyler ayarla.
Next to that is a spare pair of pants.
Pekala. Yedek pantolunun yanındadır umarım.
- You two make a good pair.
Siz ikiniz iyi bir çiftsiniz.
No one was surprised at the pair of us.
Kimse bizim bir çift oluşumuzu yadırgamadı.
Yeah, I'm just not sure why you felt that I needed a $ 400 pair of sunglasses right at this exact moment.
Evet, neden 400 dolarlık bir güneş gözlüğüne ihtiyacım olduğundan emin değilim. Hem de şu anda.
There is nothing more moving than a pair of sweethearts.
İki âşığı izlemekten daha dokunaklı bir şey olamaz.
THE PUSS IN BOOTS "Give me just a bag and a pair of boots " and I will make you a fortune. "
Bana bir çanta ve bir çift çizme ver, seni zengin edeyim. "
Pair of Aces.
- As çifti.
He decided his brown leather shoes were the best pair to wear
En iyisi kahverengi deri ayakkabılarını giymeye karar verdi.
On the table were 20 tranquilzer darts... a black plastic watch, a pair of sunglasses... and a cologne for man
Masanın üzerinde 20 adet sakinleştirici dart siyah plastik bir saat, bir güneş gözlüğü ve erkek parfümü vardı.
What was maker of your first pair of glasses?
ilk gözlüğünün numarası kaçtı?
Basic assault shit, a pair of drug offenses.
Birkaç basit saldırı olayı ve uyuşturucu suçları.
We could use afresh pair of eyes.
Başkasının bakması faydalı olabilir.
You're gonna need a cool head, and a pair of nitrile or non-latex gloves.
Sakin olmalı ve nitril ya da lateks olmayan bir çift eldiven bulmalısınız.
You know, with the summer coming I could do with an extra pair of hands.
Yaz geliyor hani, birileri bana yardım etse fena olmazdı.
You really need to grow a pair. I'm sorry.
- Cesur olmalısın biraz.
All the height in the world won't mask a faggot in a pair of tights.
Dünyadaki bütün yükseklikler bile bir taytın içindeki ibneyi gizleyemez.
You show me a man and I'll show you a man that likes to have a pair of titties show all up in his face.
Bana bir adam göster, ben de sana sarsılmış yüzünden istediği memeleri söyleyeyim.
Has your dad got a pair of binoculars?
Babanın dürbünü var mı?
And the barmaid, the blond, the one with the big fucking pair of eyes.
Bir de barmen kadın. Sarışın, büyük gözlü.
'Through all of those years, until the end,'he carried a pair of tickets with him.
Onca yıl boyunca, ölene dek, yanında bir çift bilet taşıdı.
If I had my doubts about the pair of you, turns out they were justified.
İkiniz hakkında şüphelerim olsaydı haklı çıkmış olurdum.
That picture there is actually a very fine example of a pair of Pallas's warblers
Bu resim, bir çift çalıkuşu çıvgınına harika bir örnek.
Can you give me a pair of pliers?
Bana pense verebilir misiniz?
For two years, my son wore the same shoes, because I couldn't buy him a new pair.
İki yıldır param yetmediği için oğlum aynı ayakkabıyı giyiyor.
the au pair who broke up his marriage to our mom.
Annemle ilişkisini bitirten... bakıcı kadın.
Still feeding that pair of wastrels?
Hâlâ bu iki mankafayı besliyor musun?
Um, $ 200 a pair. And they must be used.
KullanıImış olmalı.
I'll even get a pair nasty for you. They will never know the difference.
Farkı anlamayacaklar bile.
Uh, how much do you think a pair of American Apparel boxer briefs with a slightly blown-out waistband are going for...
Peki, sence hafif şişirilmiş belli Amerikan Apparel baksır don ne kadara gider?
You don't give the keys back, I get a new pair of shorts.
Eğer vermezsen ben de kendime yeni bir şort alırım.
There is a nesting pair of California condors on the closed-circuit feed at the Natural History Museum.
Doğal Tarih Müzesi'ndeki kapalı devre beslemede yuva yapmış bir çift Kaliforniya akbabası var.
- Pair of pliers, big boy.
Nasıl?