English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ P ] / Paralegal

Paralegal translate Turkish

263 parallel translation
But I'm just a paralegal. I don't have a degree.
- Ben sadece avukat yardımcısıyım.Yetki belgem yok.
She works in his office. She's a paralegal.
Kız onun bürosunda çalışıyormuş.
Good-bye, rainbow people good-bye, good times good-bye, paralegal.
Elveda gökkuşağı insanları. Elveda güzel günler. Elveda avukatlık.
Tom, I started here as a paralegal.
- Burada sekreter olarak işe başladım. En iyilerden biri olabileceğimi... sen söyledin.
Anthea, just the paralegal extraordinaire I was hoping to see.
Anthea, hukuk asistanı olağanüstü, görmeyi umuyorum.
A paralegal there, Melissa Benedict, showed lesions on and off.
Oradaki hukuk asistanı, Melissa Benedict, onu yönlendirdi.
Yes, I'm in charge of the paralegal department.
Evet, Hukuki yardım bölümünde yetkiye sahibim.
Any higher, I'm gonna be out on my ass doing that paralegal crap.
Ama daha fazla uzarsa, Bu sefer gidip o b.ktan hukuk sekreterliği işini yapmak zorundayım.
Who was a paralegal so we had food?
Aç kalmayalım diye kim çalıştı?
Mum used to be a stewardess and now she works as a paralegal.
Annem hotesti ama artık avukat yardımcısı olarak çalışıyor.
And slanderous accusations shouldn't be made to young, naive people whose mothers are paralegal secretaries in successful law firms.
Ayrıca genç ve saf insanlara iftira edilmemelidir özellikle anneleri başarılı hukuk firmalarında çalışanlara.
Missing since late last month, the 24-year-old paralegal vanished after leaving D'Oblique. "
24 yaşındaki hukuk sekreteri geçen aydan beri kayıp. D'Oblique'ten ayrıldıktan sonra kayıplara karıştı. "
Doug, you know I'm trying to make paralegal at this firm.
Bu şirkette avukat asistanı olmaya çalıştığımı biliyorsun, Doug.
And, you know, I'd--I'd have to take a leave of absence from work, so I'd never have any shot at making paralegal.
Hem biliyorsun benim... İşyerinden izin almam gerekecek. Yani avukat asistanı olma şansım hiç kalmayacak...
I'll tell you, there's gonna be no living with him now that he got bumped to paralegal.
Şimdi bir de avukat asistanı oldu ya, iyice çekilmez olur.
John dellamonica couldn't hack it as a paralegal, so they're gonna offer me the job after all.
John Della Monica avukat asistanlığını kıvıramadı da. Nihayet o işi bana teklif edeceklermiş. - Komik değil mi?
That'll take the pressure off you. I can do the paralegal thing a little bit, then, bam!
Senin üstündeki baskı gider, ben de biraz asistanlık yaparım.
- The girl in the river. - She was a paralegal.
Nehirdeki kız Jack.
I'm sure you're not interested, Elaine, but I'm looking to hire a paralegal.
İlgilenmediğine eminim, Elaine, ama bir hukuk asistanı arıyorum
They're okay with me hiring a paralegal, they're not okay with it being you.
Bir hukuk asistanı işe almam konusunda beni onaylıyorlar, Onaylamadıkları o kişinin sen olması.
You'll be a full paralegal.
Tam bir hukuk asistanı olacaksın.
And I'd need my paralegal in place when I go.
Ve gittiğim yerde hukuk asistanıma ihtiyacım olacak.
Richard refused to let me become a paralegal. He said I was unqualified.
Richard hukuk asistanı olmama izin vermedi, ben niteliksizmişim.
You refused to make Elaine a paralegal or something?
Sen Elaine'i hukuk asistanı yapmayacağını filan söyledin mi?
Nelle came to you offering some paralegal postion, and then she said that Richard nixed it.
Nelle, sana hukuk asistanı pozisyonu teklif etmek için geldi, ve sonra Richard istemiyor dedi.
Well, John and Richard never knew anything about any paralegal job.
John ve Richard bu hukuk asistanlığı konusunda hiçbir şey bilmiyorlar.
Although Nelle was deceptive about the paralegal job being offered here, it was only to help lure you away because she truly believed you to be the most gifted assistant.
Her ne kadar Nelle sana teklif edilen hukuk asistanlığı işi ile ilgili seni aldattıysa da, Bu sadece senin aklını çelmek içindi, çünkü o senin çok yetenekli bir asistan olduğuna inanıyor.
As you already know, I'm a paralegal.
Çoktan bildiğiniz gibi, ben stajyer avukatım.
Listen, Blake is looking FOR A JOB AND HE'S INTERESTED IN BECOMING A PARALEGAL.
Dinle, Blake bir iş arıyor ve katip olmakla ilgileniyor.
You have a young paralegal that works for you.
Senin için çalışan genç bir stajyer hukuki danışman var.
I have a part-time paralegal.
Part-time çalışan bir asistanım var.
What exactly is a paralegal?
Tam olarak Paralegal ne demek?
What kind of legal documents did you draft as a paralegal?
Hangi tür yasal evrakları, avukat yardımcısı olarak yazdın?
- I'm a paralegal from Cleveland.
Cleveland'da avukat asistanıyım.
He's a paralegal, he's married, and he has two children.
Üzgünüm.
Three hundred and twenty billable hours paralegal services.
320 saatlik stajyerlik hizmeti fatura edilmiş.
You're smart - - if you'd just deign to speak English with what you learned on the lnternet and in prison, you could be a paralegal tomorrow.
Akıllı birisin ama, keşke bir de dilimizi konuşsan. lnternette ve hapishanede öğrendiklerinle, istesen hemen hukuk işinde çalışabilirsin.
She's a paralegal.
Bir avukat yardımcısı.
I'm a paralegal in his office.
Onun ofisinde avukat asistanıyım.
Because I'm a paralegal in his office.
Çünkü ofisinde çalışıyorum.
My cousin's a paralegal there.
Kuzenim orada stajyerlik yapıyor.
Okay, a paralegal... a web designer, flight attendant, financial planner.
Tamam, avukat asistanı. İnternet sitesi tasarımcısı. Uçuk kabin memuru.
Paralegal work, that kind of thing.
Paralegal işler, arşivleme, bunu gibi şeyler...
After 9 / 11... there was this paralegal chick that I worked with years ago.
11 Eylül'den sonra... bir bayan vardı, stajyer avukat, yıllar önce beraber çalıştık.
The mother works as a paralegal in the city.
Annesi bir hukuk şirketinde yasal danışman olarak çalışıyor.
He started off as my paralegal, but he's a lawyer now.
Stajyerim olarak işe başladı ama şimdi bir avukat.
- The paralegal.
- Şu asistan.
No, I gave it to my paralegal.
Hayır, onu elemanlarımdan birine verdim.
- The paralegal.
Bu gerçekten harika.
You're not my lawyer, Mr Vaughn. You're a paralegal.
Siz benim avukatım değilsiniz.
I'm a paralegal.
- Öyle olsa, bunu yapar mıydım? Stajyer avukatım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]