Remove him translate Turkish
276 parallel translation
You will resign all claim to Sergei... because it would be my duty... to remove him from your influence.
Sergei üstündeki haklarından vazgeçeceksin çünkü onu senin etkinden uzaklaştırmak benim görevim olacak.
- Remove him.
- o bir tanık tır.
So I'll remove him from your mind forever, this way.
Ben de onu kafandan sonsuza dek böyle uzaklaştıracağım.
- Well, the voters may remove him.
- Seçmenler onu görevden alabilir.
Remove him.
Götürün lütfen.
- Remove him, Josiah.
- Götür onu, Josiah.
And he'll be there till I remove him.
Ve, seni sheriff olarak atıyorum.
Excellency, they've been told at the barracks to come remove him.
Gelip onu almaları için kışlaya haber verdik ekselansları.
We have little choice. If we don't remove him now, we shall be thought of as traitors to the fatherland.
Onu şimdi devirmezsek, vatan hainleri olarak görüleceğiz.
If we do remove him now, history may one day call us patriots, heroes.
Onu şimdi devirirsek tarih bizi vatansever olarak niteleyebilir.
Remove him.
Yok et onu.
Remove him from the heart-lung machine.
Kalp-akciğer makinasından ayırın.
We cannot remove him from the heart-lung machine.
Kalp-akiğer makinasından ayıramayız.
We'll be ready to remove him shortly.
Az sonra, götürmek için hazır oluruz.
Kryton, remove him.
Kryton, götür onu!
Remove him.
Götürün onu.
Remove him.
Götürün şunu.
" Please remove him immediately.
" Lütfen onu derhal görevden alın.
Are you suggesting I invest another million to remove him?
Onu temizlemek için bir milyon dolar daha mı vermemi öneriyorsun?
Till you and the rest of Arabia remove him to save your way of life and while you wait?
- Ne kadar sürecek bu bekleyiş? Sen ve bütün Arabistan karar verinceye kadar. -...
If any of you break the rules, my rules, I have no choice but to remove him for the good of the rest.
Eğer bazılarınız kuralları çiğnerse, benim kurallarımı, o kişiyi uzaklaştırmaktan başka çarem kalmaz.
- Remove him, Apollo.
- Çıkar onu Apollo.
Remove him.
Götürün.
- Remove him.
- Götürün.
Besides, he's a traitor, remove him
Zaten ihanet etti. Kaldır onu!
We can surgically remove him.
Onu ameliyatla alabiliriz.
Like remove him from prison mortuary alive?
Onu hapishane morgundan canlı olarak çıkartmak gibi mi?
Remove him physically.
Fiziksel olarak ortadan kaldıralım.
Remove him?
Onu öldürmek mi?
Remove him!
Götürün onu buradan!
I must remove him.
Onu çıkarmalıyım.
Remove him!
Yakalayın onu!
Would it be a sin to remove him?
Onu aradan çıkarmak günah olur muydu?
I'll have security remove him from your quarters.
O halde, güvenliği çağırıp onu odanızdan çıkarttırmam gerekecek.
Remove him.
Onu çıkarın.
Jack, the stepson of Paul Renauld, is sent to Chile, simply to remove him from the scene.
Jack, Paul Renauld'nun oğlu, Şili'ye gönderildi. Amaç sadece onu uzak tutmak.
Tell him the body's in ice and Dr. Carrington wants permission to remove the body from the ice for examination.
Ona şöyle söyle ; Ceset buzun içinde, Doktor Carrington muayene için buzdan çıkarmak istiyor.
- Remove that knife and tomahawk from him.
- Bıçağı ve baltayı üzerinden alın.
Remove his chains and have him taken to the pits.
Onun zincirlerini çıkarın ve çukura atın.
Let him that moved you hither, remove you hence.
O zaman seni buraya kim taşıdıysa, Gene o kaldırıp götürsün.
Remove his suit and search him.
Giysisini çıkarıp üzerini arayın.
Harcourt, give him a hand to remove the bodies.
Harcourt, cesetleri taşıması için ona yardım et.
Now, please tell him also, if he does place his set in the vault he will not be able to remove it until morning.
Ayrıca lütfen söyleyin, eğer setini kasaya koyarsa sabaha kadar onu kasadan alamayacak.
We fought this war to remove this king not to put him back on the throne!
Savaşı bu kralı indirmek için yaptık tekrar tahta geçirmek için değil!
Colonel. Remove the patient and isolate him.
Hastayı trenden çıkartın, ve hemen karantinaya alın.
If we remove it, it could kill him.
Çıkarırsak, onu öldürebilir.
To make him remove his hand from my bra.
O anda elini sutyenimden ayırmak için en uygun yol göründü.
well, you threatened to remove brian from school, you questioned the credentials of his teacher... and you refused to ask him to remove... the 2 extra planets from his project.
Pekala, Brian'ı okuldan almakla tehdit etmişsiniz, Öğretmeninin yetkisini sorgulamışsınız... Ve 2 ekstra gezegeni çıkarmasına karşı gelmişsiniz.
Here's where they cut him open to remove his innards.
Burası, iç organlarını çıkarmak için kestikleri yer.
" O darkness, remove thyself from before him.
"Karanlık, ondan önce kendini kaybet."
The curator agreed to remove the paintings from the exhibition and sent a letter to the artist inviting him to submit alternatives.
Müze müdürü resimleri müzeden kaldırma kararı verdi. ve ressama alternatif müzelere başvurması için tavsiye mektubu yolladı.