English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ R ] / Rot

Rot translate Turkish

2,595 parallel translation
It'll rot your brain.
Beynini çürütecek.
You and Marcus can both rot in jail, for all I care.
Marcus'ta sende hapiste çürüyebilirsiniz. Önemsediğim bu.
The legends say that he ruled for a thousand years before he was assassinated by his youngest son, which means that he left you in there to rot while he kept your kingdom for himself.
Efsanelere göre en genç oğlu tarafından öldürülene kadar bin yıl boyunca hüküm sürmüş, bu da demek oluyor ki krallığı kendine saklarken seni orada çürümeye bırakmış.
But you didn't send him to that rendition camp to rot in obscurity because you had faith in his moral fiber.
Ama hüküm kampında çürümesine izin vermediniz çünkü onun ahlaki yapısına inanıyordunuz.
Please just... just cut me up and leave me to rot, please.
Lütfen... boğazımı kes ve çürümeye bırak beni.
But if you would rather leave travis to rot in jail, Then stay here and dance.
Ama eğer Travis'in hapiste çürümesini tercih edersen burada kal da dans et.
You didn't send him to that rendition camp to rot because he had faith in his moral fiber.
Onu hüküm kampına çürümeye göndermedin çünkü ahlakî yapısına inanmıştın.
For four years, I have kept it alive through plant lice and root rot.
Kök çürümesi ve yaprak dökülmesine rağmen dört yıl boyunca canlı tuttum.
"Rot in hell and die."
"Cehennem'de yanıp geberir."
Now I have gut-rot and I have to pee like a racehorse.
Midem bozuldu artık hem yarış atı gibi çişim geldi.
Left to rot, fully conscious.
Bilinçleri açık halde çürümeye bırakılmış.
They've been throwing away old Flesh and leaving it to rot alive!
Eski Etleri atıp canlı halde çürümeye bırakıyorlardı!
As to Cisneros'lack of desire to be a cardinal, we say, let him rot!
Cisneros'ın kardinal olmak istememesine de, bırakın çürüsün deriz.
- Kill the rot.
Çürümeyi önler.
You will tell me everything you know about Giordino's plans, or you will rot the rest of your life in jail.
Ya Giordino'nun planları hakkında bildiğin her şeyi anlatırsın ya da hayatının geri kalanını hapishanede çürüyerek geçirirsin.
Your ass is going to rot inside a prison cell until they replace yellow cabs with spaceships in this city, you don't tell me who the hell shot Sammy Khan right now.
Sammy Khan'ı kimin vurduğunu bana hemen söylemezsen şehirdeki sarı taksiler uzay aracı olana kadar sen bir hücrede çürüyeceksin.
And for all he cares, you're gonna rot inside of a prison cell for the rest of your life for the hit that he ordered on Sergei.
Sergei'nin ölmesini istediği için senin hayatının geri kalanını bir hücrede çürüyerek geçirmen onun umurunda bile değil.
I wish you'd just rot and die.
Geberip gitse keşke.
Or you'll all rot in hell!
Yoksa hepiniz cehennemi boylarsınız!
Your word, or you can leave and let an innocent man rot in jail.
Söz verin veya masum bir adamın hapiste çürümesine müsaade edebilirsiniz.
Find a public defender, you can rot in jail!
Bir avukat bul, hapiste çürüyeceksin!
Mama is gone, papa is always at work, so I just rot away at that boarding school!
Annem yok, babam hep çalışıyor. Ben de o yatılı okulda çürüyorum.
Because some people are rich and some people are left to rot.
Çünkü bazıları zengindir ve bazıları da çürümeye bırakılırlar.
Not as when you say "fur".
Rot balanstaki gibi rot değil ama.
i want him to rot there i think it's what james would have wanted
Orada çürümesini istiyorum. Bence James de bunu isterdi.
You know that stuff will rot your brain.
Fazla oyun beyin çürütür.
My father knew and he left me to rot at The Wall all the same.
Babam biliyordu ama yine de beni Duvar'da çürümeye gönderdi.
The logistics alone- - to find beautiful corpses before they rot.
Malın temini başlı başına- - Çürümeden önce güzel cesetler bulmak zor.
When the stumps rot and the roots die, then the slopes slide, and often there's not much regrowth, there's no regeneration of the forest.
Ağaç kökleri çürüdüğünde ve kökler öldüklerinde, işte o zaman yamaçtaki toprak kayacak, ve çoğunlukla orman yeniden yetişmez, orman için yeniden canlanmak diye bir şey yoktur.
- We are not going to let Big Mike just sit there and rot.
Koca Mike'ın orada çürümesine müsaade edemeyiz. - Evet!
- He can rot in hell!
- Cehennemde çürüyebilir!
If they'd been dead for a long time, wouldn't there be rot?
Uzun zamandır ölüler ise çürümezler miydi?
My mom's there and she still wants you to rot in hell.
Annem orada ve hâlâ cehennemde çürümeni istiyor.
And not removing the plate will be like leaving the egg out to rot.
Plağı çıkarmamak da yumurtayı çürümeye terk etmeye benzer.
- Stuff will rot your teeth.
- Dişlerini çürütür bunlar.
And so from hour to hour, we rot and rot.
Zaman akıyor ve biz içten içe çürüyoruz.
I need a pair of shoes that aren't going to rot my feet.
Bana ayaklarımı çürütmeyecek ayakkabılar lazım.
But if these hides rot, it's coming out of your hide.
Ama bu organlara bir zarar gelirse, zararlı çıkan taraf sen olursun.
People like you make Japan rot faster!
Senin gibi insanlar Japonya'nın çürümesini hızlandırıyor.
I'll rot outside.
Dışarıda çürürüm.
Let her rot in here.
Çürüsün, kalsın.
* Take care of your friends * * Or they'll rot and fall out *
Dostlarınıza iyi davranın, yoksa çürür ve dökülürler.
Or you can rot in some African hellhole for the rest of your life.
Ya da Afrika'da bir delikte çürürsün.
We survived Katrina, we survived BP, by boarding up the windows and piling up the sandbags to keep the rot outside from fouling our community.
Katrina'da sağ kaldık, BP faciasında sağ kaldık. Çürümeyi dışarıda tutup, bölgemizin kirlenmesini önlemek için pencereleri tahtayla kapatıp kum torbalarını istifledik.
Bloody murderers, finished off my mother and father, you will rot in this house.
adi katiller annemin, babamın katilleri, bu evde çürüyeceksiniz.
Ramiro de Lorqua, Astorre Manfredi, the dukes Vitelli, Bentivoglio, Baglioni, Fabrizio Giglioli, the entire population of Capua, all rot dead because of me!
Çiftçiler oy vermiyor.
And it's the peasants that rot.
Ama esas çürüyen bu köylüler.
Rot was setting in.
Hayatta tutmaya çalıştım, çok uğraştım ama yarası kötüleşti.
Rot-gut.
Düşük kalite ver.
Rohde, Foure...
Rohde, rot.
You can rot in hell, for all I care.
Cehennemde çürümen bana vız gelir!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]