English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / She'll be fine

She'll be fine translate Turkish

962 parallel translation
- She'll be fine.
Evet, bir şeyi kalmaz.
Oh, she'll be fine, guys.
- Ona bir şey olmaz beyler.
Yes, she'll be fine.
İyi olacaktır.
When she gets her paint on, hears the music, she'll be fine.
Makyajını yapıp müziği duyunca hiçbir şeyi kalmaz.
Looks like Alice is going to get married, and I think she'll be very happy because we just met the boy you sent her and he looks fine.
Görülüyor ki Alice evlenecek, bence çok da mutlu olacak... çünkü ona gönderdiğin delikanlıyı az önce gördük, iyi birine benziyor.
We'll take care of her and she might be fine until you're married and have kids.
Ben de dün gece çok korktum. Biz ona iyi bakacağız ve sen evlenip, çocuk sahibi olana dek sağlıklı kalacak.
No, she'll be fine.
Hayır, iyileşecek.
- She'll be fine.
- Düzelecek.
She'll be all right. You'll be fine.
Sende iyi olacaksın.
- Yes, she'll be fine.
- Evet, iyileşecek.
She'll be fine.
İyileşecek.
- She'll be fine after the brain treatment.
- Beyin tedavisinden sonra düzelir.
Nah, she'll be fine.
Sever sever.
She'll be fine.
İyileşeceksin.
She'll be fine.
- İzleri hala duruyor mu?
- She'll be fine.
- O iyi olacak.
I'm sure she'll be fine.
Eminim iyi olacak.
- She'll be fine.
- Onu merak etme.
It's okay, it happened before. Don't worry, she'll be fine.
Tamam bu daha önce de oldu, Merak etme iyi olacak.
No, no... it's nothing serious... I'm sure she'll be fine.
Hayır, ciddi bir şey değil.
She'll be fine.
İyi olacak.
Michael, she'll be fine.
Michael, o iyileşecek.
She'll be fine.
O idare eder.
Maybe that's nothing, maybe she'll be fine in the morning, but how do I know?
Belki bu önemli bir şey değildir, belki yarın sabaha bir şeyi kalmaz ama bundan nasıl emin olabilirim?
- She'll be fine.
- Başaracak.
She'll be fine.
O iyi olacak.
Oh, she'll be fine.
Oh, O iyi olacak.
Oh, Dorothy, she'll be fine.
Dorothy, iyi olacak.
She'll be fine.
O iyileşecek.
She'll be fine.
Ona bir şey olmayacak.
"Study hard!" She'd say. "Study hard, and you'll grow up to be a fine man...."
"Sıkı çalış!" demişti. "Sıkı çalış, ve büyüdüğünde kaliteli bir adam ol...." 10 : 25 kadarki çeyrek saat içinde ilk arazi teftişi olacak.
- Yeah, she'll be fine.
- Evet, iyileşecek.
She'll be fine.
O iyi olacak ortak.
I want her lucid. She'll be fine tomorrow.
- Onu kendinde istiyorum, uyuşturulmuş değil.
With a little spiritual treatment, she'll be fine by tomorrow.
Biraz ruhanî tedaviyle, yarına iyi olur.
She'll be fine
İyi.
She'll be fine.
İyi olacaktır.
She'll be fine once she gets some rest.
Dinlenince bir şeyi kalmaz
Soon as I get her cooled off... and get some fluids in her, she'll be fine.
- Su kaybını telafi edip..... onu serinlettiğim an iyileşecek.
She'll be fine.
Düzelecek.
She'll be fine, son.
Annen iyileşecek, oğlum.
She'll be fine. You'll see.
O iyi olacak göreceksiniz.
Soon as she gets used to the notion, she'll snap out of it. She'll be fine.
En kısa zamanda durumu kavrayıp bu fikre alışınca, iyi olacaktır.
She'll be fine.
Bir şey olmaz.
She'll be fine. Rosie won't do anything as long as I meet him at a certain place and time in six hours.
Rosie altı saat içinde..... onunla buluşursam hçbirşey yapmaz.
She'll be fine.
Ona bir şey olmaz.
Don't worry She'll be fine with Boss
Sıkıntı çekme. Patronla birlikte değil mi.
When the chloroform wears off, she'll be fine.
Kloroformun etkisi geçince o iyi olacaktır.
She'll be fine.
Bence olur.
- She'll be fine.
- İyi, iyi.
Oh, she'll be fine.
Oh, iyi olacak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]