Shit just got real translate Turkish
34 parallel translation
Shit just got real.
Bu iş ciddileşti.
This shit just got real.
Bu iş ciddileşti.
Frank, this shit just got real.
Frank, bu iş ciddileşti.
Well, this shit just got real personal.
Şey, bu iş kişisel işti.
This shit just got really fucking real!
Bu boktan plan artık sike sike işleyecek!
Shit just got real for you, slumdog.
Artık başın belada, tatlım.
This shit just got real.
Gerçekten geldiler.
This shit just got real.
Bu lanet olayın içinde bir iş var.
When you see him lose it, then you know, like shit just got real.
Çaresizliğini gördüğünüzde, biliyorsunuz ki bunlar gerçek.
I'm afraid he insisted that it was quote, "mad important," and that "shit just got real."
Çok ısrar ediyor, şöyle dedi : "Manyak önemli" ve "bok şimdi gerçek oldu."
Shit just got real.
Bok şimdi gerçek oldu.
- It means shit just got real.
- Boka battığı anlamına gelir.
Shit just got real.
Bu herif hayal aleminde.
This shit just got real.
- Dediğini duydum.
Shit just got real.
Vallaha da bulduk.
Shit just got real.
Kabus gerçek oluyor.
Shit just got real.
İşte şimdi sıçtık.
Oh, shit just got real, huh?
Birden durdunuz mu?
Shit just got real.
- İşler ciddi bir hal aldı.
Shit just got real.
İş ciddiye bindi.
I'ma tell him shit just got real.
- Ona işin gerçeğe döndüğünü söyleyeceğim.
Uh-oh. Shit just got real.
İş ciddiye bindi.
Shit just got real!
İşler ciddiye bindi!
Yeah. Shit just got real. Hey!
Evet, işler ciddiye bindi.
Shit just got real.
İşler ciddiye bindi.
Shit just got real. You, put your gun down, put your gun down.
Sadece gerçek var Sen, silahını indir, silahını indir.
K, I'm sorry. I just got a real shit storm going on over here.
K, üzgünüm. Burada işler felaket.
Holy shit, this just got real.
Vay canına, bu şey gerçek.
I'm just having a real powerful wave of emotion right now, because a whole new realization is opening to me about what I'm actually saying, and this is some serious fucking shit, so I got to get my head around it for a second.
Şu anda çok yoğun bir duygu seli hissediyorum. Çünkü söylemekte olduğum şey hakkında içimde yeni bir tasavvur oluşuyor. Bu hakikaten çok ciddi bir şey.
Well, I just wanted to, you know, say could be any day now, could be today. If you got into the real shit, you're gonna find out what you're really made of, you know.
Bilmeni isterim herhangi bir gün olabilir, bugün olabilir kendini gerçek bokun içinde bulursan gerçek hâlini o zaman görürsün.
I just got back from doing a dime for some real nasty shit.
- İçeride 10 yıl yattım. Elimi kirlettim.
I'd invite you in, but Peggy's mom just got institutionalized for bipolar disorder, so shit's pretty real upstairs.
Seni ben davet ettim, ama Peggy'nin annesi bipolardan akıl hastanesine yatırıldı, ve üst katta oturuyor.