English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Sic him

Sic him translate Turkish

59 parallel translation
- Sic him, Pop!
- Böyle, babalık!
You make one pass at me, and I'll sic him on you.
En ufak bir hareketinizde, birini üzerinize salarım.
Sic him! Sic!
Aynen!
Chopper, sic him!
Chopper, saldır ona!
Sic him, boy!
Saldır ona oğlum!
Now he said : "Sic him, boy."
Açıkçası "saldır ona oğlum" demişti.
Sic him, Bulldog.
Saldır ona Buldog.
He's yours, Ray. Sic him.
- O senin, Ray.
Joanna, sic him!
Joanna, yakala onu!
Sic him, boy.
Saldır oğlum.
Sic him!
Yakalayın onu!
Yeah. Sic him.
Evet, saldır ona.
Sic him on those dogs.
Şu köpeklerin üzerine sal.
Sic him!
Saldırın!
You try to jet, I'm gonna sic him on you.
Arıza yaparsan onu üzerine salarım.
Sic him, Killer.
Kötü adamı yakala.
I need to sic him on you if you don't show up.
Ayrıca mahkemeye gelmeme ihtimaline karşı sana göz kulak olması için ona ihtiyacım var.
Sic him.
Parçalayın onu.
Sic him, Nigel.
- Saldır Nigel.
Sic him, Butchie.
Saldır Butchie.
Sic him, boy.
Yakala oğlum.
Sic him, boys.
Yakala oğlum.
Sic him, boy.
Yakala oğlum!
We ought to sic him on Tom Walker.
Onu, Tom Walker'ın üzerine salmalıyız.
Sic him, boy!
Yakala oglum!
Sic him, Rex.
Tut onu Rex.
Sic him.
Tut onu.
And no offense, Mr. Grayson, but my only fear coming into tonight was that you'd try to sic him on me again.
Alınmayın ama Bay Grayson ama bu gece gelirken ki tek korkum o adamı yeniden üzerime salmanızdı.
Sic him, boy!
Yakala oğlum! Şu haline bak. Berbat durumdasın.
SIC HIM, BOY!
Yakala oğlum!
You just sic your boyfriend on him, OK? How is he, by the way?
Bu arada o nasıl?
Take him to the kennel, sic the dogs on his ass.
Kafese alın hemen. Köpeklerini sal kıçına.
Sic him.
Eğer nazik biri olmasaydım o koca kıçını bir vuruşta patlatırdım. Saldır.
We could sic the animal rights people on him.
Hayvan hakkı savunanları kışkırtabiliriz.
Sic him, boy!
Amerika'ya geri dön!
Don't tell me you plan to sic that big man on him.
Sakın bana bu iri herifi onun üzerine salmayı planladığınızı söylemeyin.
Who could I sic on that son of a bitch to tear him to shreds?
Parçalasın diye o orospu çocuğunun üstüne kimi salabilirim?
The answer is downstairs in a cage. Sic Angelus on him.
Cevap aşağıda kafeste duruyor, Angelus ona gıcık oluyor.
Sic Franks on him.
Franks bir bakar.
I think it would be easier to sic your father on him.
Babanı onun üstüne salmak daha kolay olurdu.
Sic the police on him.
Polisi onun üstüne gönder.
- Come on, girl. You want me to sic my cousin Travis on him?
Otur kızım, sana kuzenim Travis'i ayarlamamı ister misin?
- Sic him, W!
- Saldır WI
You ought to sic Billy on him.
Billy'yi ona göndermen lazım.
When he tried that Casanova shit on me I told him, "You touch me again, I'm gonna sic my 300-lb husband on your bony ass."
Kazanova numaralarını bana yapmaya çalıştığında ona "Bir daha bana dokunursan 150 kiloluk kocamı kemikli kıçının üzerine salarım." dedim.
Let's sic our resident Iraqi on her, let him do what he does, then see.
lraklı arkadaşımızı üzerine salalım. İşini yapsın, bakalım kadın ne söyleyecek.
What, you gonna sic the Marshals on him?
Federalleri mi salacaksın üstüne?
We sic the F.B. I. On him. Problem solved.
FBI'ı üstüne salacağız, sorun çözüldü.
So you're telling us you did not sic Holly onto him?
Yani Holly'yi aramadım, öyle mi?
You sic your dogs on him, or did you rip him up yourself?
Köpeklerini üzerlerine mi saldın, yoksa onları kendin mi deştin?
Sic him!
Isır onu!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]