English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Somewhere between

Somewhere between translate Turkish

669 parallel translation
She's somewhere between here and Miami.
Burayla Miami arasında bir yerde işte.
The leftover pieces are all scattered somewhere between here and a thousand one-night stands.
Artan parçalarım bir sürü tek gecelik ilişkiler arasında kayboldu.
I think the truth lies somewhere between you, and for that reason I suggest that you take one male and one female of each species.
Herkes kendince haklı galiba bu sebeple her bir hayvan türünden bir dişi ve bir erkek almanızı öneriyorum.
Somewhere between here and the Texas border you're going to have to grow up.
Teksas sınırı arasında bir yerde büyümen gerekecek.
I was born on a Greyhound bus somewhere between Tucson and Los Angeles.
Tucson ve Los Angeles arasında sefer yapan bir Greyhound marka otobüste doğmuşum.
During the following geological period, the Cretaceous, a creature somewhere between the marine reptiles and the evolving terrestrial animals was born.
Takip eden jeolojik dönemde Kretase çağında deniz sürüngenleri ile karada yaşayan hayvanlar arası bir yerde bir yaratık dünyaya geldi.
Now, somewhere between 500 and 5 million... there must be an acceptable figure.
500 ile 5 milyon arasında anlaşabileceğimiz bir miktar olmalı.
Then he's somewhere between here and Vienna's.
Öyleyse burasıyla Vienna'nın Yeri arasında bir yerde olmalı. Hadi.
Somewhere between the two.
İkisinin ortasını bulmalı.
I've made peace with myself somewhere between my ambitions and my limitations.
Kendimle barıştım, tutkularım ile sınırlarımı barıştırdım.
They should be somewhere between here and Kingman waiting on that train.
Burayla Kingman arasında bir yerde şu treni bekliyor olmalılar.
You are living between two planes now, somewhere between the ceiling and the floor.
Şu anda iki düzlem arasında yaşıyorsun taban ile tavan arasında bir yerde.
Somewhere between Edgware and Stanmore, I should think.
Edgware'la Stanmore arasında bir yerdeyiz herhalde.
But somewhere between here and there there's got to be a bar.
Ama burasıyla orası arasında bir yerde bir bar olmalı.
According to my calculations, I am somewhere between Elmira, New York, and Muncie, Indiana.
Hesaplamalarıma göre, arasında bir yerdeydim.. ... Elmira, New York ve Muncie, Indiana.
No, it was somewhere between the train and the hotel.
Hayır, trenle otel arasında bir yerde kaybettim.
I'm somewhere between paediatrics and linguistics
Ben Pediatri ile Dil Bilimi arası bir yerdeyim.
Somewhere between here and here.
Şu iki yer arasında bir yerde olmalı.
Dr. George's wife is worth somewhere between 50 and 1 00 million dollars.
Dr. George'un karısının bir yerlerde 50 ile 100 milyon doları var.
Well, if the lyrics of this song are any indication it's somewhere between moron and dull-normal.
Bu şarkının sözlerini esas alarak... moronla donuk zeka arası bir şey olduğunu söyleyebilirim.
Somewhere between logic and charity, there falls a shadow.
Mantık ile hayırseverlik arasındaki yer, alacakaranlıktır.
Lost somewhere between immensity and eternity is our tiny planetary home, the Earth.
Küçük gezegenimiz Dünya ise, bu büyüklügün sonsuzlugunda bir yerlerde kaybolmus.
He must be somewhere between five and ten Earth years
- 10 dünya yılı ile 5 arasında bir şey olmalı.
Somewhere between a bootlegger and a banker.
İçki kaçakçısı ile bir banker arasında bir yerlerde.
I know they got a drop-off point somewhere between here and Big Bend.
Burayla Big Bend arasıda bir sevk istasyonları olduğunu biliyorum.
He's somewhere between us To break out of this formation
Buralarda bir yerde olmalı bağlantımızı kırmaya çalışıyor
Forensics estimates the time of death... at somewhere between 4 : 00 and 6 : 00 p.m.
Adli tıp, ölüm saatini, akşamüstü dört ile altı arası olarak tahmin ediyor.
So we could say that she... lost her head somewhere between September 7th and 10th.
O zaman kafasının 7 ve 10 eylül arasında kesildiğini söyleyebiliriz.
That dope is somewhere between here and Thailand. It's on the move.
O sersemi burada ya da Tayland'da bulacağım.
Which means there's an unmarked floor somewhere between.
Bu, arada bir yerde belirsiz bir kat daha olduğu anlamına geliyor.
The truth is likely somewhere between the two.
Gerçek, muhtemelen bu ikisinin arasındadır.
I imagine it'll kill somewhere between two and five thousand people...
Tahminime göre 2 ile 5 bin arasında insan ölecektir.
He's somewhere between here, communications and the officers'gymnasium.
Burası, iletişim bölümü ve subay spor salonu arasında bir yerde.
You best not lose these again, madam. I seem to have lost my ruby earrings somewhere between 64th... and 68th Streets. " - Again?
Bunları yeniden kaybetmeyin madam.
I'm somewhere between... I don't know. Toledo and Cleveland.
Bilmem, Toledo ile Cleveland arasında bir yerlerde.
We're somewhere in between.
Arada biryerlerdeyiz.
But somewhere in between those sobs maybe you could tell us... who it is you're crying for.
Ama ağlarken bize bir yandan da kimin yüzünden... ağladığınızı söyler misiniz?
Only the elephant gun is somewhere in the mail between here and California.
Yalnız fil tüfeği burasıyla Kaliforniya arasında postada bir yerde.
Somewhere in between, he is waiting for me.
Orada bir yerde beni bekliyor.
Somewhere in an aeroplane between New York and Miami.
New York ve Miami arasında bir uçakta.
It's somewhere in-between.
İkisinin arası bir yer.
Somewhere in between.
Arada bir yerdesin diyelim.
Well, I guess it's somewhere right in between, just kind of on a tightrope.
Sanırım her ikisinin arasında bir yerde, cambaz ipi gibi.
Somewhere in between.
İkisinin arasında.
Wait until you get shot down behind enemy lines somewhere, and the only thing between you and a POW Camp is what you learn from me.
Düşman hatları ötesinde vurulun ve kendiniz ve esirler kampıyla başbaşa kaldığınızda elinizde bir tek benden öğrendikleriniz olacak.
He was, I suppose, somewhere in between.
Sanırım, aralarda bir yerdeydi.
somewhere between here... and Santa Mira.
Santa Mira arasında.
In spite of a nagging suspicion that somewhere, you have an ulterior motive hidden between the entree and dessert.
Ama yemeğe başladığımızdan tatlıya geçene kadar ki bölüme kadar, bu kadar konuşmana rağmen, her nasılsa, bana içinde saklı tuttuğun gizli birşeyler var gibi geldi.
Or somewhere in between. Right.
- Ya da arada bir yer.
"Somewhere in between you can survive."
"Bu ikisinin arasında bir çizgi bulmalısın."
This is somewhere... between a skelp and a tup, right?
Bu kısım çiftleşmekle geçiş arası bir yer, değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]