English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Where's my girl

Where's my girl translate Turkish

102 parallel translation
- Where's that girl you said was my friend?
Arkadaşım olduğunu söylediğin kız nerede? Buradayım.
- Then where's my little girl?
O zaman nerede benim küçük kızım?
Where's my little girl?
Nerede benim küçük kızım.
So where's my girl?
Benim kız nerede?
Well, where's my girl?
- Kızım nerede?
Where's my little girl?
Küçük kızım nerede?
My dear girl, that's where the workers buy their sunday best.
Sevgilim, çalışanların bayramlıklarına aldıkları yer orası.
Where's my girl?
Kızım nerede?
Where's my birthday girl?
Nerede benim doğumgünü kızım?
- Where's my girl?
- Kızım nerde?
Where's my little girl?
Kızım nerede?
Come on, girl, where's my scoff?
Nerede benim yemeğim?
Where's my girl?
Benim sevgilim nerde?
Where's my girl?
Sevgilim nerede?
Where's my little girl?
Nerede benim küçük kızım?
Pop-pop, pop-pop, pop-pop-pop! Where's my widdle girl?
Neredeymiş benim küçük kızım?
Just to see my best girl Donna, that's where.
Kız arkadaşım, Donna'ı görmeye.
He's supposed to find my girl, not shoot the man who knows where she is.
Onun işi kızımı bulmaktı, yerini bilen adamı vurmak değildi.
Where's my clergy girl?
Nerede benim ruhban sınıfına mensup kızım?
- Hey, where's my best girl?
- Nerede benim bir tanem?
- Where's my little girl?
- Küçük kızım nerede?
- Where's my little girl?
- Kızım nerede?
I've been working my ass off here for the last year and a half, and the last thing I need is another one of your condescending speeches where you spoon-feed me some lesson and call me a girl's name.
Son bir buçuk senedir burada kıçımı yırtıyorum ve en son ihtiyacım olan şey, sizin bana bir ders verip, beni bir kız adıyla çağırdığınız vaazlarınızdan birisini daha dinlemek.
Where's my girl?
Hani benim kızım?
On the other hand, I'm terrified... I'm petrified that if I tell you where that girl is camped out, her father's gonna fire my ass. Where's the girl camped out, Ron?
Diğer taraftan, ödüm patlayarak... sana kızın nerede kamp yaptığını söylersem babası kıçıma tekmeyi basacak.
- Where's your frock, my girl?
- Hani kıyafetin?
Where's me leading my girl to the altar?
Kızımı mihraba götürmem nerede?
"Where's my stuff and my girl? Who cut up all these crazy newspapers?"
"Eşyalarım, sevgilim nerede, bu gazeteleri de kim kesti?"
So my girl, where's the best place for me to get a used car?
Pekâlâ kızım nereden kullanılmış araba alabilirim?
Where's my girl? Where's my Master of Fine Arts?
Güzel Sanatlar mastırını bitiren kızım nerede?
But here you are ticketed up with Eunetta in her best precincts and then ticketed up with my girl Daniels where she's running strong.
Ama Eunetta'yı en iyi bölgesinde alıyorsun daha sonra da benim kız Daniels'ı güçlü olduğu yerde alıyorsun.
- Where's my girl?
- Kızım nerede?
Where's my girl? Huh?
Hani benim kızım?
Come on. That's where I'll find my girl.
Hadi, kızımı bulacağımız yer orası.
Where's my girl?
Neredeymiş benim kızım?
I use my own campaign car... and drive to my party's flat... where I rape a 19-year-old girl.
Kendi kampanya aracımı kullandım,.. ... on dokuz yaşında bir kıza tecavüz ettim,.. ... partime ait daireye gittim.
Where's my girl?
Benim kız nerede?
Where's my little girl?
Neredeymiş benim küçük kızım?
Where's my little girl?
Beni kaçırdı.
- So where is my baby girl? - She's asleep.
- Küçük kızım nerede?
Tell me where he is because he's with my girl... don't you know?
Nerede olduğunu söyle. Çünkü kızımla birlikte. Kafan basmıyor mu?
And where's my girl?
Ve nerede benim kızım?
Your window of opportunity's closing down. Where's my baby girl?
Küçük kızım nerede?
Where's my other girl?
Diğer kızım nerede?
Where's my girl?
Nerede benim kız?
Where's my girl, fool?
Salak herif, nerede benim kız?
Hey, where's my girl?
Nerede benim kızım?
Where's Coco Chanel? Bad little girl. Oh, my God.
Coco Chanel nerede? kötü küçük kız. tanrım ne yaptı o?
And if I did, um, totally above board, got the parents'permission and everything, and it's not like I'm going to a supermarket and dragging the little girl out by the hand and off down the woods, you know, Mum screaming, "Oh, where's my child?"
Yapsam bile ailesinin iznini alırım yani markete gidip kız çocuğunu elinden tutup sürüklemem. Ormana götürmem. Annesi "Çocuğum nerede benim?" demez.
Where's my script girl?
Senaryocu kız nerede?
Where's my baby little girl?
Bebeğim nerede?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]