Whines translate Turkish
133 parallel translation
Old Mr Winter whimpers and whines
Old Mr Winter whimpers and whines
Already the Mongol whelp whines!
Moğol şimdiden yalvarmaya başlamış.
You let it go, and she whines!
Ayağını gazdan çekince vınlamaya başlıyor!
The first who whines, goes to the court.
Mızmızlanmak isteyen mahkemeye gitsin.
If anyone whines, I'll call my boss.
Eğer mırın kırın eden olursa patronumu çağırırım.
( SLYTHER WHINES ) - Let's get out of here!
- Hadi, kaçalım buradan.
Do you think Mayer will be free? ( Dog whines )
Yakında, hep istediğimiz tiyatromuz olacak.
It's grotesque. ( Dog whines )
Seni ona takdim etmek için sabırsızlanıyorum.
[Groans, whines]
Çok fazla gürültü var! Salondakini açmam lazım!
It whines and whimpers.
İnliyor, ağlıyor.
Rock always whines abuse at the opponent too.
Hem rakiple dalga geçiyor.
If it whines, it always misses.
Eğer ciyaklarsa ıskalıyorlar demektir.
Smokey Robinson for the whines, and Aretha for the whole lot put together.
Çığlıklar için Smokey Robinson, ve bunların hepsini bir araya getirmek için de Aretha.
He fuckin'whines about such trivial shit.
Basit şeyleri kendine dert ediyor!
[Dog Whines]
[Köpek inlemeleri]
You're breathing rather heavily. ( Whines )
Çok ağır nefes alıyorsun, tatlım.
I know a guy who whines and cries until he finds a way to save everyone.
herkesi kurtaracak bir yol bulana kadar ağlayıp zırlayacak bir adam tanıyorum.
( WHINES ) British guys always capture my butterflies.
Eğlenmenize bakın. Naomi, Burda olduğun için çok mutluyum.
It doesn't say "Grace Adler Whines," it says "Grace Adler Designs,"
"Grace Adler Mızmızlanma" demiyor. "Grace Adler Tasarım" diyor.
[Whines] Oh! Usually a mink massage makes me feel better.
Genelde mink masajı kendimi daha iyi hissettirirdi.
- You're under arrest for "megacide." - [Whines]
"Devkatli" nden dolayı tutuklusun.
- What? - [Whines]
Neyi?
- You remember what she almost did to you. - [Whines]
- Sana az kaldı neler yapacaktı hatırlıyorsun.
- [Whines] - Do you like it?
Bu sensin.
Where is it? - [Whines]
Köpek filan görmüyorum.
- [Whines] - "Bone" appetit!
Afiyet olsun!
He whines like a girl, but he's not a girl.
Kız gibi ağlıyor, fakat o bir kız değil.
- [Whines] - - you don't react when I attract -
Dikkatini çekmeye çalışıyorum Ama tepki vermiyorsun
What is it, Skuff? BARKS AND WHINES
Ne oldu, Skuff?
- What are you doing, fella? - ( Jerry Lee whines )
Ne yapıyorsun, dostum?
- You want some Alka-Seltzer? - ( whines )
Biraz Alka-Seltzer ister misin?
- ( Jerry Lee whines ) - Come on, hurry up.
Haydi, elini çabuk tut.
That sounds fair. [Whines] Yeah.
- Bu bana adil geldi.
[whines]
- Elbette.
- [Dog Whines, Barks] - Whoa! Hey!
Lütfen onu benden uzaklaştır.
- [Whines] - Well, next fall, you'll get your wish.
Muradına gelecek sonbaharda erersin.
He's probably hungry,'cause he wakes up and he just whines...
Herhalde acıkmıştır çünkü hep uyanır ve...
- Hey, Junior. - [Dog whines]
Selam, Junior.
Every time I ask for it, he whines,
Borcu istediğimde hep sızlanıyor.
He just whines about the same crap over and over.
He just whines about the same crap over and over.
He never whines.
O, asla mızmızlanmaz.
I'm sick of trying to come up with a plan while little miss Perfect over here just whines.
Beni de burada plan yaparken bayan mükemmelin orada sızlanması hasta ediyor.
It whines through... not only people's hearts but your teeth as well.
İnsanların kalblerinde değil, dişlerinde uğulduyor.
DOG WHINES 'Not the dog. Not the dog!
Köpek olmasın.
So, once a month Dave whines about his life to a Beantown headshrink.
Yani, Dave her ay Boston'daki bir deli doktoruna hayatı hakkında mızmızlanıyor mu?
[Sighs, Whines]
- Ya beni boşa ya da...
( screams and whines )
O adamın aradığı köpek bu mu?
[Whines]
Rip :
- ( Jerry Lee whines ) I don't see why not.
Neden olmasın?
[Whines]
Dr. Calls, 2241.
- [Baby whines]
İşte.