Wickes translate Turkish
65 parallel translation
Les Wickes was the most pissed off when the band broke up.
Grup dağıldığında olan Les Wickes'a olmuştu.
- Hello, Wickes in Barking please.
Wickes, Barking lütfen.
- Wickes, Barking, how may I help you?
Wickes, Barking.
As President and CEO of Wickes Steel Shipbuilding, I'm proud of the work my family has put into building these great machines.
Wickes Çelik Gemi Yapımı şirketinin CEO'su ve başkanı olarak bu muhteşem makinaların yapımında ailemizin de yer almasından dolayı gururluyum.
Uh, no update yet, Mr. Wickes.
- Henüz bir gelişme yok Bay Wickes.
Target is Phillip J. Wickes of Wickes Steel Shipbuilding.
Hedef, Wickes Çelik Gemi Yapımı Şirketi'nden Phillip J. Wickes.
I want it known that Phillip Wickes is a personal friend.
Phillip Wickes'le arkadaş olduğumu bilmenizi istiyorum.
Cyber division couldn't ID the source of the breach in AUTEC's firewall, but they did tell us the blackmail message was e-mailed from...
Bilgisayar ofisi, AUTEC'in güvenlik duvarın geçen bilgisayarın IP sini belirleyemedi. ... ama şantaj mesajının Wickes Çelik'ten geldiği belirlendi.
Wickes Steel. Last month, the Navy said that they were done with Wickes.
Geçen ay donanma, Wickes'le iş yapmayı bıraktıklarını açıkladı.
So, the blackmailer is Phillip Wickes?
- Yani şantaj yapan Phillip Wickes mı?
Seeing his childhood friend shot, Wickes is highly vulnerable.
Çocukluk arkadaşını vurulurken görmek Wickes'i savunmasız bir hale getirdi.
The idea is to tell him that we've connected the shooting to Wickes Steel and AUTEC.
Ona vurulmanın, Wickes Çelik ve AUTEC'le ilgili olduğunu söylemeyi planlıyoruz.
If Wickes is part of this blackmail, then he's going to want to know why his people pulled the trigger.
Wickes şantajın parçası ise, adamlarının tetiği neden çektiğini bilmek isteyecektir.
What if Wickes isn't involved?
- Ya Wickes olayın içinde değilse?
I need you to go in there, and man-to-man, establish a bond with Wickes.
Oraya gitmene ve açık bir şekilde Wickles ile bağlantısını kurmana ihtiyacım var.
I need to study Wickes'language, his body, and most importantly, his limbic, physical response the first time he hears the word AUTEC.
Wickes'in vücut dilini öğrenmeliyim. Daha da önemlisi, AUTEC kelimesini duyunca verdiği fiziksel tepkiyi görmeliyim.
We've been at this a long time, Mr. Wickes.
Uzun zamandır bu işteyiz Bay Wickes.
Wickes Steel is going through a... pretty tough time.
Wickes Çelik zor zamanlar geçiriyor olabilir.
You know what AUTEC is, Mr. Wickes? I do.
- AUTEC'in ne olduğunu biliyor musunuz Bay Wickes?
Wickes built something for AUTEC back in the'70s.
Wickes, 70'lerin sonlarında AUTEC için çalıştı.
I told you I needed to study Wickes.
- Wickes'i izlemem gerektiğini söylemiştim.
Oh, you think Wickes was rattled enough to give up a partner just like that?
Wickes ortağının adını verip, bu işten kurtulmaya çalışıyor olamaz mı?
Third-generation steelworker, hired at Wickes Steel when he was just a kid.
Üçüncü nesil çelik işçisi. Küçüklüğünden beri Wickes Çelik için çalışıyor.
Lost thousands in company stock, he was recently laid off, and if Wickes Steel goes under, he will likely lose his pension.
Binlerce şirket hissesini kaybetmiş, emekliliğe zorlanmış. Eğer Wickes Çelik batarsa emekli maaşını da kaybedecek.
I can tell you Wickes didn't have the know-how to pull off this AUTEC job, either.
Wickes'in, AUTEC işini başaracak biri olmadığını söyleyebilirim.
So you determined from the interview that Wickes is involved?
- Wicke'le görüşmenizden bir şey çıktı mı?
Any contact between Wickes and Ridgeway?
- Wickes'le Ridgeway bağlantı kurdu mu?
Not a peep out of Wickes since we let him go.
Bıraktığımızdan beri Wickes'in sesi soluğu çıkmıyor.
Wickes is a chess player.
Wickes bir satranç oyuncusu.
Before we started playing Wickes.
- Wickes'e oyun oynamadan önce.
Ryan's had eyes on Wickes for the last week.
Ryan geçen hafta boyunca Wickes'i izliyordu.
Wickes has contacted three people since we suggested the AUTEC connection to the SECNAV's shooting.
Suikastte AUTEC bağlantısından bahsettikten sonra Wickes üç kişiyle bağlantı kurdu.
All haunt the Wickes Steel boardroom.
Hepsi Wickes Çelik yönetim kurulunda.
Wickes is lying low for a reason.
- Wickes'in gizlenmesinin bir nedeni var.
Can we link her to Phillip Wickes?
- Phillip Wickes'le bir bağlantısı var mı?
Wickes is still only talking to them and only about pushing paper.
Wickes onlarla konuşan ve belgeleri bilen tek kişi.
Wickes might be able to tell us if we ask nicely.
Nazikçe sorarsak, Wickes bu soruların cevabını verebilir.
Wickes and I are going to form a special bond of our own.
Wickes'le aramızda özel bir bağ oluşturmak istiyoruz.
Borrowed it from Wickes.
- Wickes'den ödünç aldık.
Are you gonna try to tell me that Wickes was implicating himself?
Wickes'in olayda parmağı olduğunu mu söylemeye çalışıyorsunuz?
Wickes didn't pull the trigger, but the rifle could have been his and so could the hire.
Wickes tetiği çekmedi ama birini tutup tüfeği ona vermiş olabilir.
Sir, there is a good possibility that Wickes looking at this picture was a tell.
Wickes'in bu resime bakması bize çok şey söylüyor efendim.
Get Wickes in here. Now.
Wickes'i buraya getirin.
Wickes say anything else?
- Wickes bir şey söyledi mi?
You thought Wickes was innocent the minute you left that first interview, and based on the lack of evidence we have against him and the indicators in the room with Jarvis, you were right.
İlk görüşmeden beri Wickes'in masum olduğunu düşünüyordun. Ona karşı olan kanıtların azlığına ve Jarvis'in söylediklerine bakarsak haklısın.
I keep telling myself Wickes looked at this picture for a reason, but he didn't.
Kendime sürekli Wickes'in fotoğrafa bakmasının bir nedeni olduğunu söylüyorum ama yoktu.
We also know that you're in cahoots with someone inside Wickes Steel.
Wickes Çelik'den biriyle ortak çalıştığını da biliyoruz.
All right, somebody hired me, through Wickes, but, uh, I don't have a name.
- Wickes aracılığıyla kiralandım ama kiralayanın ismini bilmiyorum.
The photo of Jarvis and Wickes, where is it?
Jarvis ve Wickes'in fotoğrafı nerede?
Wickes looked at the picture because of who was behind the camera, not in front of it.
Wickes fotoğraftakiler için değil, çeken kişi için resme bakıyordu.
We have not been able to tie Baylor to anyone at Wickes Steel.
- Baylor'ın Wickes Steel'la bir bağı var gibi görünmüyor.