Бороду translate Turkish
420 parallel translation
Ты наклеишь фальшивую бороду, а я накину вуаль, так что никто нас не узнает...
Sen sahte bir sakal takarsın, ben de bir başörtüsü ayarlarım. Böylece tanınmamış oluruz.
А зачем в тот вечер Вы носили эту фальшивую бороду?
Peki neden takma sakal taktınız?
Я поправлялся и отпустил бороду поглощая Бальзака, которого раньше не читал.
Yavaş yavaş iyileşiyordum. Daha önce hiç okumadığım Balzac eserlerini bir çırpıda bitirirken sakalımı da kendi haline bırakmıştım.
Быстро, или я подстригу твою бороду!
Çabuk, yoksa sakalını tıraş ederim!
- Он потерял бороду и нервничал.
- Ufak bir sorun vardı. Biri sakalına yapışmış olmalı.
Вы должны были знать его, месяца три растя бороду.
Aylardır onu gözlemliyor olmalısınız. Sakalı bu şekilde uzatmak çok süre alır.
Но я ведь мог не растить бороду, а приклеить фальшивую.
Tabii benim sahte bir sakal takıyor olabileceğimi unutuyorsunuz.
А отчего бы не проверить? Потяните его за бороду.
Neden içinizi rahatlatmak için sakalını çekmiyorsunuz?
Убить человека вам ничего не стоит,.. ... а потянуть за бороду не можете!
Soğukkanlılıkla bir adam öldürebiliyor ama onun sakalını çekemiyorsunuz!
Если хотите, потяните и меня за бороду.
Eğer içinizde ufak bir şüphe varsa neden benim sakalımı da çekmiyorsunuz?
Вы даже не потянули его за бороду.
Burada sakallı bir adam var ve sen onun sakalını çekmedin bile.
Я бороду хочу отрастить.
Sakal bırakıyorum.
Вам придется носить бороду, но это не проблема!
O zaman sakal takmalısın! Senden bunu isteyecekler
ичитс € своей красотой, не хочет носить бороду.
O kadar güzel ki, sakalının bunu örtmesine izin vermez.
Грузить, разгружать, на балкон, с балкона,..... в бороду, из бороды.
Her gece yükle, indir. Pencereden in çık.
Может ли твоя тётушка носить бороду и повязку на глазу, и могут ли её звать лорд Х?
Teyzen sakallı ve göz bandı takan biri mi? Adı da Lord X mi?
Взял ножницы, обычные ножницы, какими шьют красивые платья, И постриг ему бороду.
Alelade bir makas aldı eline güzel elbiseler dikmek için kullanılan bir kumaş makası ve sakalını kesti.
Сделаю тебе большую бороду.
Bak sakalların çıkmış.
В детстве я думала, что Бог носит бороду.
Küçük bir kızken, Tanrı'nın sakalı olduğunu düşünürdüm.
Отрасти бороду.
Saç sakal uzatsan iyi olur.
Как говорится, седина в бороду.
Tehlikeli bir yaştır.
Ещё вчера я начал учиться у тебя, когда сбривал бороду.
Sakalımı kesince çok şey öğrendim bugün.
Скажите-ка, приклеили настоящую бороду почтенного старца.
- Pivert mi? Bu taktığın, gerçek bir peygamber sakalı değil mi?
Сними бороду, Пивэр!
- Sakalını çıkart, Pivert!
Я сказал ему, что отправляю очень хорошего работника, который носит бороду, говорит по-испански, работает под прикрытием.
'Ona çok çalışan bir memur yolladığımı söyledim.' Sakallı, İspanyolca konuşan. Hakiki bir gizli polis olacağını söyledim.
Хочешь бороду отрастить.
Sakalın çıksın istemezsin heralde.
Можно быть хорошим журналистом и носить бороду.
İyi gazeteci olduktan sonra sakal olsa ne olur?
Я ему ответил, что можно быть хорошим инженером и носить бороду.
Ona, sakalın iyi bir mühendis olmak için bir engel oluşturmadığını söyledim.
Бороду, мадам?
- Sakal, bayan?
Отрасти себе бороду.
Sakal falan bırak.
- Что тебе нужно? - Отдай мне мою бороду!
- Ne güzel, sensin ha!
Только верни мне мою бороду!
Sadece sakalımı bana geri ver!
Если отдашь мне мою бороду...
Eğer sakalımı geri verirsen...
Мы уважали твои седины, оставили тебе волосы и бороду.
Eline, bozgun Hipokratların eline ne geçecek? ! Yaşına, sakalına, kavalına hürmet ettik de, sakalınızı, saçınızı kesmedik!
Ты сбрил бороду.
Sakalını kesmişsin.
- Сорви с него бороду.
- Hadi sen de sakalını çek.
Эдвард отпустил бороду?
Edward sakal mı bırakıyor?
- Верните шляпу и бороду.
- Şapka ve sakalı geri alayım.
Возвращаясь к своему обычному облику господин Давенхайм вынужден был носить ложную бороду.
Kendi kimliğini sürdürürken Mösyö Davenheim, sakal takmak zorunda kaldı.
Через два дня Фрэнсис сбрил бороду и вылетел в Лос-Анджелес.
İki gün önce, Francis tıraş olup sakalını kesti ve Los Angeles'a uçtu.
Можно подложить ему в бороду, пусть выпадет.
Sakalına bir şeyler sürün, dökülsün.
Немедленно сбрей бороду.
Bill, merhaba.
Или я наклеиваю бороду?
Sakallı mı, sakalsız halim mi?
Наклеивай бороду.
Sakallı.
В свитере я бороду наклеивать не могу.
Sakalımı takmak için kazağımı çıkaracağım.
И отрастить бороду.
Belki de sakal bırakmalısın.
Я давно знаю Рыжую Бороду.
Kızıl Sakal'ı uzun zamandır tanırım.
Этот сумасшедший чуть не оторвал мою бороду!
Delinin teki.
- Про Синюю Бороду.
Mavi Sakal.
- Про Синюю Бороду?
Mavi Sakal mı?
- Отрасти бороду.
- Keçi sakalı bırak.