English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ В ] / Вдохновляющая

Вдохновляющая translate Turkish

43 parallel translation
- Фигура Биркута. Вдохновляющая тема.
- Birkut'un profili, etkileyici!
- Это была хорошая вдохновляющая речь.
- Canlandırıcı bir konuşmaydı. - Tesekkürler.
Ты очень вдохновляющая личность.
İnsana ilham veriyorsun.
- Это вдохновляющая речь.
- İlham veren bir konuşma.
Вдохновляющая история.
İlham verici bir hikaye.
И один из ключей, как мне кажется, что когда у вас есть вдохновляющая идея, поверьте в неё и действуйте в соответствии с ней.
İşin püf noktası da şu : İlham geldiğinde, ona güvenin ve harekete geçin!
- О. Хм, так как... уникальная и вдохновляющая, и заслуживающая внимания.
O kadar eşsiz ilham verici ve içten ki.
Ну, первая вдохновляющая речь дня была произнесена женщиной, которая взобралась на Эверест и убила всех остальных.
Neyse, günün ilk etkileyici konuşması bir kadının Everest Dağına tırmanması ve onun dışındaki herkesin ölmesi hakkındaydı.
Это неотъемлемая часть, позволяющая нам любить и страдать, и, в конце-концов вдохновляющая нас прожить большую часть отпущенного нам времени.
Bu, sevebilmemizi ve incinebilmemizi sağlayan ve en sonunda verilmiş zamanımızın nasıl yaşayacağımıza ilham veren şeyin bir parçası.
Какая вдохновляющая музыка, кто это?
İlham verici müzik bu mu, ne bu?
Да, вдохновляющая.
Evet adamım, ilham verici.
Это была самая вдохновляющая проектная работа за всю карьеру.
Bu tüm kariyerimdeki en yaratıcı tasarımlarımdan biriydi.
И ей разбило бы сердце то, что ее прекрасная, добрая, вдохновляющая дочь так страдает.
Güzel, nazik ve ilham kaynağı kızının, bu şekilde acı çektiğini görmek, onun kalbini kırardı.
- Очень вдохновляющая мысль!
- Ne güzel düşünce.
Вдохновляющая работа.
İlham verici bir iş.
Вдохновляющая история.
İlham verici hikaye.
Эта вдохновляющая жизненная история - вымысел.
O ilham verici hayat hikayesi sadece bir kurgu.
Для начала мне нужна вдохновляющая музыка.
İlham verecek müzik olmadan başlayamam ki.
Это вдохновляющая история о пути молодой девушки от продавщицы универмага до всемирно известной бродвейской звезды.
Tezgahtarlıktan dünyaca ünlü bir Broadway yıldızına dönüşen genç bir kadının ilham verici öyküsünü anlatıyor.
На самом деле это вдохновляющая история.
Aslında ilham verici bir hikâye.
В таком случае, эта вдохновляющая история подходит к концу.
Öyleyse görünüşe göre bu ilham verici hikâyenin de sonuna geldik.
Я не хочу какого-то неудачника с бедного района вводить в Игры и расшевелить массы её навыком стрельбы из лука, и тем, что она брюнетка с клеймом в стиле одной косы, вдохновляющая восстание, которое не только свергнет мое президентство, но также порождает успех четырехчастного блокбастера.
Fakir bir mıntıkadan Oyunlara katılan zavallı birinin, okçuluk yeteneği, siyah saçları ve son moda tek örgülü saçı ile insanları isyana teşvik edip başkanlığımı yıkmasına ve aynı zamanda bunun gişe rekorları kırmasına izin vermeyeceğim.
Спасибо, что рассказала, Джэн. Ваша история - на самом деле очень вдохновляющая.
Tavsiye için teşekkürler Jan. Yani hikayenizi duymak ilham vericiydi.
Вдохновляющая речь.
Konuşmadan etkilendim.
Вдохновляющая проповедь, отец.
Heyecan verici bir vaaz, Peder.
Я решила, что как сильная, успешная, вдохновляющая...
Düşündüm ki ; güçlü, başarılı ve ilham verici... Sadede gel.
Бесценное общение, вдохновляющая работа, независимость, ваше место в этом мире...
Anlamlı arkadaşlıklar, ilham veren çalışmalar, özgürlük, dünyadaki yeriniz...
Клиника, да, вдохновляющая вещь, и....
Klinikte çalışmak benim için önemli bir şeydi ve gerçekten- - - Evet, önemli bir şeydi.
Очень вдохновляющая.
Oldukça ilham vericiydi.
А потом тебе нужны две смешные цитаты и одна вдохновляющая.
Ayrıca iki tane komik cümle lazım ve bir tane de ilham verici cümle.
Вдохновляющая, даже опасная идея.
Tehlikeli olmakla beraber, yaratıcı bir fikirdi.
Она совершенно прекрасная и вдохновляющая. - Да.
Kendisi kesinlikle çok güzel biri, ve bir ilham kaynağı.
А у тебя была вдохновляющая версия монолога "твой босс помер", которую ты хотел мне исполнить?
Patronun öldü muhabbetinin heyecan verici bir versiyonunu mu sergileyeceksin?
Это такая вдохновляющая история, Рэй.
Çok ilham verici bir hikaye bu, Rae.
Вдохновляющая.
İlham verici.
Ваша работа с инсулярными клетками - вдохновляющая.
Adacık hücreleriyle ilgili çalışmanız büyüleyiciydi.
- Это такая вдохновляющая идея. Попробуй.
- Ne kadar harika bir fikir.
Она очень энергичная и вдохновляющая.
Çünkü burası okul gezileri için ideal bir mekan. Sana küçük bir soru. Ortalama bir çocuk trambolinde ne kadar yükseğe zıplayabilir?
Взрыв станции, чтобы убедить остальных присоединиться, - не самая вдохновляющая история для Дня Единства.
Diğer istasyonları birleşmeye ikna etmek için bir istasyonu patlatmak Birleşme Günü'nde anlatılacak bir hikaye değil.
вдохновляющая речь.
Güzel konuşmaydı.
Ты очень вдохновляющая учительница.
Sen çok teşvik edici bir öğretmensin.
Такая вдохновляющая...
Etkileyici.
Вдохновляющая метафора, да?
Teşbihe bak sen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]