English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Д ] / Дедушкин

Дедушкин translate Turkish

53 parallel translation
Это дедушкин.
Büyükbabamın idi.
Дедушкин...
Büyükbabanın...
- Ну же, Стефан. Разверни дедушкин подарок.
Dedenin hediyesini açsana.
Он вылитый дедушкин портрет.
Büyükbabasının tam bir kopyası.
Разве он не просто вылитый дедушкин портрет?
Büyükbabasının kopyası değil mi?
Потому что Сэмми Дэвис Джуниор был дедушкин любимый певец.
Çünkü Sammy Davis Jr. büyükbabamın en sevdiği şarkıcıydı.
Так вышло, что это оказался Джорж Майкл, который наконец-то заставил работать дедушкин реактивный ранец.
Anlaşılan, sonunda büyükbabasının jetpack'ini çalıştıran George Michael'mış.
На нем была коричневая рубашка, синий джемпер, коричневые теннисные туфли и дедушкин перстень с красным камнем.
Ve mavi bir sweatshirt. Kahverengi bir tenis ayakkabısı giymişti. Ve parmağında büyükannesinin kırmızı taşlı yüzüğü vardı.
Я решил, что дедушкин кольт разлетится на куски когда ты в следующий раз нажмёшь на курок.
Dededen kalma tabancanın tetiği bir dahaki çekişinde parçalara ayrılabileceğini düşündüm.
- Трифон - дедушкин побратим.
- Büyükbabamın kan kardeşi. Trifun öldü.
Дедушкин брат помог.
Büyükbabamın kardeşi yardım etti.
Я сам охотник, у меня дедушкин Симпсон.
Kendim de avcıyım. Büyükbabamdan kalma bir Simpson'um var.
Я Гонза. Дедушкин...
Benim adım John.
Может быть, дедушкин виноградник купит дядя Франтишек.
Belki Frank amca dedenizin yerini alabilir.
А перед отъездом я проверил дедушкин чемодан.
Gitmeden önce dedemin çantasına baktım.
С одной стороны как Радж, ты показал ей небеса а с другой стороны как Сури ты показал ей дедушкин коттедж.
Raj olup ona cennet konağını sunuyorsun diğer taraftan Suri olduğunda sunduğun şey daracık bir gecekondu.
Мы больше не будем отмечать дедушкин день рождения?
Şimdi büyükbabanın doğumgününü kutlamayacak mıyız?
То есть, бабушкин и дедушкин мавзолей. Где всегда пахнет выстиранными носками.
Yani, dedem ve babaannem her zaman kokuşmuş çorap gibi kokar.
Это дедушкин кардиомонитор.
Dedemin kalp cihazının sesi bu.
Дедушкин дом тоже подожгли.
Dedemin evini de yaktılar.
- Можешь открыть дедушкин.
- Dedeninkini açabilirsin.
- Дедушкин?
- Bu büyükbabamın mı?
√ рег, он видел, как его папа вонзил иглу в дедушкин пенис.
Oğlun babasını, büyükbabasının penisine adrenalin enjekte ederken, gördü.
Дедушкин револьвер, новый дробовик, старый дробовик, винтовки, пистолеты, на ваш выбор.
Büyük babamın revolver'ı yeni bir çifte namlulu eski çifte namlulular tabancalar, ne istersen.
Вообще-то этот цвет называется "дедушкин башмак."
Bu renge aslında "dedenin ayakkabısı" deniyor.
Раньше был дедушкин.
Her ne kadar büyükbabamın olsa da.
Как дедушкин маленький боец?
Dedesinin küçük askeri nasılmış?
Ты дедушкин солдатик, правда, Эдди?
Dedesinin küçük askerisin değil mi Eddie?
- Дедушкин друг?
- Büyükbabanın arkadaşı?
Дедушкин армейский сундук! Держу пари, самые важные для него вещи в мире находятся в этом ящике!
İddiaya varım onunla ilgili en önemli şeyler bu kutunun içindedir!
А почему бы тебе не сдавать в аренду дедушкин старый дом?
Neden büyükbabamın eski evini kiraya vermiyorsun?
Это был всего лишь Дедушкин будильник Извини, я немного запуталась
- Sadece Büyükbaba'nın alarmıymış. - Affedersin, pek anlamadım.
До моего появления те танцоры неделями репетировали, к тому же, я спустила 800 баксов на дурацкий дедушкин костюм.
O dansçıların, ben gelmeden haftalar önce dansı çalıştıkları çok belliydi. Ben de o aptal babaanne giysisine 800 dolar ödedim.
Тогда иди поиграй в дедушкин компьютер.
O zaman git büyükbabanın bilgisayarıyla oyna.
Дедушкин телескоп... был.
Büyükbabamın teleskobu.
- Она съела дедушкин рулет.
- Büyük babamın rulo pastasını yedi.
Дедушкин закон.
Müktesep hakların korunması.
Дедушкин любимый.
Dedenin en sevdiği yemek.
Пап, я понял, почему ты не развеял дедушкин пепел.
Baba, sanırım büyükbabanın küllerini neden savurmadığını biliyorum.
Фредерик замешан в этом! Он все это время носил в себе дедушкин дух!
Frederick büyükbabamın ruhunu üzerinde taşıyormuş!
Я мог бы использовать твою мудрость, дедушкин совет.
Senin bilge, büyükbaba tavsiyelerinden yararlanabilirim.
Посмотрите на дедушкин плакат.
Reklam panosunda dedeme baksanıza.
Помнишь, как мы починили дедушкин "Малибу"?
Büyükbabamın Malibu'sunu tamir etmiştik, hatırlıyor musun?
Ладно, сходи на дедушкин горшок.
Sen dedenin lazımlığını kullan.
Это дедушкин.
Dedenindi bu.
Это же дедушкин.
Dedemin bu.
Мама с Элиз поехали в Северную Каролину продавать дедушкин ресторан.
Annemle Elise dedemin restoranını satmakta Kuzey Karolina'ya karşı koyamadılar.
Ненавидите друг друга - ваше дело, но я возьму дедушкин ножик и сделаю вам обрезание.
ikinizde birbirinizden nefret ettigi için sizi cezalandirmayacagim. Ama büyükbabamin biçagini.. sizin özel bölgelerinizde kullanmaktan da çekinmem..
Дедушкин.
Dedeminki bu.
Старый дедушкин сундук
Ama içinde yaşadığımız durmadan değişen bu dünya seni yıpratıp ağlatırsa yaşa ve yaşat de.
Дедушкин.
Dedemin takımı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]