За ним translate Turkish
9,370 parallel translation
Ты за ним следи.
- Sen de Joon Sung'un vücuduna iyi bak.
Ты должен приглядывать за ним, и убедиться, что его работа чего-то стоит.
Onu kollamalısın ve çalışmasının bir anlamı olduğundan emin olmalısın.
Поехали за ним.
Gidip alalım onu.
Он торопился, а она не успевала за ним.
Babasi acele ediyordu ve kiz ona ayak uyduramiyordu.
Пишет, что д-р Гамильтон Райс следом за ним идет эспедицией.
Hamilton pilavı yapıyor diyor. Izinde sıcak.
За ним так и не приехали.
Ama almadılar.
Давайте быстрей за ним! Он убегает!
- Yaya olarak kaçıyor.
Пошел! За ним!
Koş, koş, koş!
Порядок За ним. За ним.
- İyiyim, yürü sen yürü.
Присмотри за ним А ещё она утверждает что брат Геиба Расселл скончался тут на днях.
Araştırın bakalım kimmiş. Bir de Gabe'in abisi Russell'ın geçen gün öldüğünü söylüyor.
Шпионил за ним сквозь щелочку.
Onu kapı deliğinden gizlice gözetledim.
Я пришел сюда с наёмниками за ним же. 25 пет назад.
Ben de, 25 yıl önce, paralı askerlerle birlikte aynı şeyi yapmaya geldim.
Мы вернёмся за ним.
Onun için geri döneceğiz.
Они все за ним бегали.
Hepsi yanına koşmuştu.
Понял, следите за ним.
Bourne'u takipte olun.
Продукты для потребителей - самый крупный источник дохода, за ним идут военные контракты и протезы на второй и третьей позиции.
Tüketici elektroniği en büyük gelir kaynağın. İkinci sırada Savunma Bakanlığı anlaşmaları var, protez ise üçüncü sırada.
И почему люди так за ним следят?
Peki neden buna dikkat veriyorsunuz?
Затем, что вы за ним следите.
Çünkü çok fazla üzerinde duruyorsunuz.
Он видит всё, что видят они. За ним невозможно шпионить.
Onların gördüğü her şeyi o da görüyor, yani ona gizlice yaklaşamazsın.
Агентство охотится за ним долгие годы.
Teşkilat yıllardır peşinde.
Повторяйте за ним.
Ne yapıyorsa onu yapın!
За ним!
Yakalayın şunu!
я присмотрю за ним.
Ona göz kulak olurum.
¬ идимо, это ролл. ƒавай за ним.
Krall olmalı. Takip edin.
Ты же присмотришь за ним на свадьбе, правда?
Düğünde ona göz kulak olursun, değil mi?
Полезла за ним.
Onu takip ediyordum.
- Я за ним.
- Peşinden gidiyorum.
Поэтому я и поспал за ним машину.
Bu yüzden onu alması için o arabayı gönderdim.
За ним.
Onu yakalayalım.
Тогда хватит за ним гоняться.
O halde onu takibi bırakalım.
Он сказал, что и за ним охотятся, но оставил подсказку.
Onu da takip ettiklerini söyledi. Fakat bir ipucu bıraktı.
Отказ - уже другое преступление, за ним следует арест.
Reddetmen ayrı bir kusur olur ki o zaman anında tutuklanırsın.
Так почему же пошли за ним?
Peki onu takip etmenize ne sebep oldu?
Войт, ты хочешь бегать за ним?
Voight. Benim için onu ezer misin?
Отправишься за ним?
Onu aramaya gideceksin, değil mi?
Ты должен быть следить за ним.
Onu izliyor olman lazımdı.
Если откроется, что он здесь, за ним придут.
Burada olduğunu öğrenirlerse onun için geleceklerdir.
Оуэнс вырывается вперед, за ним идет Робинсон.
Owens uçtu gitti, Robinson da öyle!
Закончил Йелль и в 1947 м написал "Ребёнок и уход за ним"
Yale'i bitirdikten sonra 1947'de Bebek ve Çocuk Bakımı'nı yazdı. Çocuk bakımı ile ilgili ufuk açıcı kitaplardan biridir.
Оу, ну поехали за ним.
- Takip et o zaman.
- Бегите же за ним. Эй!
- Onun ardından gitsene.
- Прис, не беги за ним.
- Pris, takip etmeyi bırak...
Я не присматривал за ним.
Ona bakmıyordum.
Я обещал, что позабочусь о нем... но я не присматривал за ним.
Ona bakacağıma söz verdim ama ona bakmıyordum.
На следующее утро он проснулся и ничего не помнил, пока за ним не пришла полиция.
Ertesi sabah yaptığı şeyden habersiz bir şekilde uyanmış...
( Билсон ) Вы следите за ним?
Adamı takip ediyor musun?
Да, я присматриваю за ним.
Evet, gözüm üzerinde.
Я встречался с ним дважды за последние 7 дней.
Son bir hafta içinde kendisiyle iki defa bir araya geldim.
За ним!
Koşun!
За что ты так с ним?
Ona neden böyle davranıyorsun?
Я пойду за ним.
- Peşinden gideceğim.