English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ К ] / Кричат

Кричат translate Turkish

506 parallel translation
Пусть глашатаи кричат это повсюду.
Yardım ve yataklık yapan herkesi asın.
Моряки разбросаны по морю, как мухи они кричат, хватаются за доски.
İnsanlar çaresizce palamarlara tutunmuş, dev dalgaların karşısında çığlıklar içindeler...
Кричат, как будто ребёнок плачет.
Sesleri bir bebek gibi.
Это когда свидетелей заставляют молчать, а газеты кричат в новостях?
Demek bu o vakalardan öyle mi? Tanıkların susturulduğu ve gazetelerin haber diye kırıldığı.
Одни от боли кричат.
Bazısı acıya katlanamaz çığlık atar.
Кричат на меня,
Bana bağırırlar.
Он кричат, чтобы я поторопился.
Acele etmem için bağırırlar.
По радио и в газетах кричат о том, что он создан для вашей защиты.Это все чушь!
Radyo ve gazeteler kadınları korumak için diyorlar ama bu yalan.
Кому-то кажется, что он видит движущиеся огоньки в небе и вот уже тысячи истерических свидетелей кричат на весь мир и клянутся, что нас атакуют марсиане.
Bazıları gökte hareket eden ışıklar gördüğünü zannediyor. Sonra dünyanın dört bir yanında Marslıların bize saldırdığına yemin eden yüzlerce histerik tanık ortaya çıkıyor.
И люди кричат "Боже храни королеву!" В Чикаго, в роскошном Холле Конвенции, Делегаты от республиканцев объединены чтобы назвать своего кандидата
Chicago'da, görkemli Convention Holu'nda cumhuriyetçi partisinin temsilcileri topladılar adayı seçmek için başkan seçimlerine.
А еще я видел сон, будто я минарет, а на моей голове кричат муэдзины.
Ben kendimi minareye çıkmış hayal ettim.. ve baktım en iyi müezzinlerden biri ağlıyor.
Мне пора. Кругом кричат менеджеры и предатели, что хотят вернутся к работе, во имя свободы работать.
- Pazartesi gunu, yoneticiler ve grev kiricilar yine burada olacaklar çalisma ozgurluğu için geri geldiklerini soyleyecekler.
Обо мне кричат все газеты.
Manşet konusu oldum.
Кричат хозяева : "Ура!" - Они ужасно рады!
Ev sahibi, "Yaşasın!" der, acayip mutlu olur.
- Ой, как oни кричат! - Они не мoгут кричать.
Neden bağırıyorlar?
И все гребни кричат мне :
Ve bütün taraklar bana vururdu :
Слышите как они кричат?
Onları duymuyor musun?
В Атланте кричат?
- Atlanta'da bağırıyorlar mı? - Atlanta'da bağıran var mı?
В Батон Руж кричат. Вставайте!
Baton Rouge'da bağıranlar var.
" они кричат.
Ve gürültülü.
В случае если я один из тех брызгающих слюной парней... которые болтаются в кафешках держа полиэтиленовый пакет, и кричат о социализме.
Yani ağzından tükürükler saçarak, kafelerde elinde bir alışveriş torbasıyla sosyalizm üzerine nutuklar çekmediğim sürece.
Все разевают рты и хором кричат :
Herkes yutkunur ve bağırmaya başlar :
В моём возрасте это молодит, когда на тебя кричат.
Aslında bu durum hoşuma bile gidiyor. Bu yaşımda kimse canımı sıkmaya cesaret edemiyor.
Я начинаю падать, люди кричат.
Onlara doğru alçaldım. Dağıldılar.
Те, кто кричат : "Да здравствует Дантон!", не считают ли они, что этот человек заслуживает исключительного правосудия?
"Yaşasın Danton!" diye bağıranlar bu adamın istisnai bir adalet hak ettiğini mi düşünüyorlar? Evetse.
Они гонят меня, кричат "Ты сумасшедший!"
Ve bağırıyorlar "sen delisin" diye.
Все они в панике. Кричат : "Продавай! Продавай!"
Panikliyor ve bağırışıyorlar, "sat, sat" diye.
* Никакое время не сможет стереть... * ( Все кричат ) * Я могу открыть дверь, взять с полок
* Hiçbir zaman uzağı aşındıramaz... * * kapıları açabilirim, raflardan alabilirim * kaldırmayı istediğim tüm kitapları.
- Это кричат мертвецы.
- Ölü insanlar bağırıyor.
Они ужасны. Они кричат.
Korkunçlar ve bağırıyorlar.
- Кричат?
- Bağırıyor mu?
- Такие простые души, они кричат "мама", когда кончают.
Basit ruhlar, boşalırken "mamma" diye bağırıyorlar.
Странные люди, они кричат.
Arka tarafa da Wedding mi diyorlardı? Peki doğu?
Они кричат!
- Billy orada mı?
- Почему все кричат?
- Herkes neden bağrışıyor? .
Шутник получил... [Кричат]
Joker oradan kaça- -
"Урод!" - кричат они мне иногда, когда я иду по улице.
Sokakta yürürken "Ucube!" diye bağırıyorlar.
А Вы уверены, что люди на улицах не кричат Вам "обманщик"?
Sokaklarda size "dolandırıcı" demediklerine emin misiniz?
[Все кричат]
Buna rağmen çoğu çok benzer.
[Электронное жужжание ] [ Кричат] - Простое тестирование. - Зачем ты...
SPRINGFIELD EVSİZLER BARINAĞI
[Кричат, жужжание продолжается]
Bu düştüğümüz en kötü durum.
- Люди, остановитесь! [Жужжание ] [ Все кричат ] [ Смизер] Мальчик.
Sadece iskeledeki John Hancock'ımı koyacağım ve siz de bana kilidin anahtarını verebilirsiniz.
Все орут, кричат.
İşte arkadaşın hakkında düşündüğüm şey!
И на каждом углу продавцы газет кричат :
Ve her köşe başında, gazete satıcıları şöyle bağırıyor :
[Разговаривают, кричат] - Поедем еще в одно место, Сапфировый бар.
Bir yer daha deneyeceğiz, Sapphire Lounge.
- Давайте. [Кричат]
Hadi gel.
У вас есть возможность шокировать их, и они также смогут поразить вас... [Электронное жужжание ] [ Кричат] - Простое тестирование.
onları şoklayabilirsiniz, ve onlar da sizi- sadece deniyordum.
Они кричат, говорят, что видят Мадонну.
Meryem Ana'yı gördüklerini söylüyorlar!
Птицы кричат. Сороки!
Evet, saksağanlar.
Я все слышал, что кричат там парни.
Buraya gel ve öpücüğünü sana veriyim.
[Оба кричат ] [ Оба кричат] Маленькие уродцы, вы с нами.
Sizi küçük sinsiler, benimle geliyorsunuz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]