Мы еще не знаем translate Turkish
604 parallel translation
- Мы еще не знаем.
- Henüz biz de bilmiyoruz.
Мы еще не знаем, что произошло
Henüz neler olduğunu bilmiyoruz.
Мы еще не знаем.
- Henüz bilmiyoruz.
Но мы еще не знаем, открыта наша вселенная или замкнута.
Evrenin açık mı kapalı mı olduğunu henüz bilmiyoruz.
Пока у нас только проблемы, не считая тех, которых мы еще не знаем.
Akıl almaz bir şey. Elimizdeki tek şey, sorunlar, ama henüz düşünemediklerimiz buna dahil değil.
Да, но мы еще не знаем, столкнули ли ее.
Evet ama hâlâ itilip itilmediğini bilmiyoruz.
Но во что это нам обойдется, мы еще не знаем!
Ne kadar ettiğini henüz bilmiyoruz.
Мы еще не знаем, во что обойдется ваше веселье!
Siz ikinizin iyi vakit geçirmesi. Bunun ne kadar ettiğini henüz bilmiyoruz.
Ну мы еще не знаем всех твоих темных секретов?
Kirli çamaşırların ortalığa dökülmeden bunu bilemeyiz.
Мы еще не знаем причину смерти.
Henüz ölüm sebebini bilmiyoruz.
- Мы еще не знаем, кому ты служишь. - Служу?
- Yine de hala sadakatinden emin değiliz!
Слушай. Мы еще не знаем, что это такое.
Ne olduğunu henüz bilmiyoruz.
То есть, в деле будут ещё двое, но мы не знаем, кто они.
Yani iki adam daha olacak ve biz kim olduklarını bilmeyecek miyiz?
Мы ещё много не знаем о его организации.
Örgütü hakkında daha bilmediğimiz çok şey var.
Покажем нашему другу Алексу, что мы тоже законы знаем. Только знание законов - это ещё не всё.
Arkadaşımız Alex'e bizim de kanunu bildiğimizi ama kanunu bilmenin... yetmediğini göstermemiz gerekiyor.
Мы ещё не знаем его причины.
Ama ne olduğunu tam bilemiyoruz.
Мы ещё не знаем.
Hala bilmiyoruz.
Поэтому должен был быть ещё и третий выстрел, о котором мы ничего не знаем.
O zaman, hiç bilmediğimiz üçüncü bir atış daha olmalıydı. Sonra da iki tane oje şişesi vardı tabii.
Мы также знаем, что системы вооружений... этой "Звезды Смерти" еще не вступили в строй.
Bu Ölüm Yıldızı'ndaki silahların..... henüz işler vaziyette olmadığını da öğrendik.
Мы не знаем как долго еще сможем противостоять Ничто.
Daha ne kadar Hiçliğe dayanabiliriz bilmiyoruz.
Мы не знаем, потому что каждый раз мы слышим ответ что мы не хотим принять себя как есть, мы отрицаем самих себя, мы пройдем мимо себя и спроектируем себя на кого - то еще и будем судить их за это.
Bunu bilmiyoruz çünkü kendimiz hakkında kabul etmek istemediğimiz bir cevap duyunca, reddediyoruz Geçiştiriyor ve onu başkalarına yansıtıp, başkalarını yargılıyoruz
И когда мы расстраиваемся что не контролируем свои эмоции, потому что мы в действительности не знаем то, что затрагивает наши эмоции, мы вымещаем это на других, мы вымещаем это на чем угодно еще, что может оказаться рядом, или действуем как катализатор для нашей же ненависти.
Duygularımızı etkileyen şeylerin gerçekte neler olduklarını bilmediğimizden duygularımızı kontrol edemiyor ve bu yüzden kötü hissediyoruz Sonra da sinirimizi başkalarından, bize bu gerçeği gösterebilecek başka şeylerden çıkartıyoruz
Мы ещё не знаем, какая она будет
Henüz tarihle işimiz bitmedi.
Но мы все еще не знаем, как корабли оказались в этом новом строю, и почему произошло столкновение.
Yeni pozisyonlarına nasıl geçtiler veya çarpışma nasıl oldu bilmiyoruz.
По мне, так сама идея страха перед успехом доказывает, что мы сами не знаем, чего бы нам ещё бояться.
Bana göre, başarı korkusu sadece korku dağarcığının artık dibini kazıdığımızın bir kanıtı.
Мы ещё не знаем, что искать.
Neyi arayacağımızı bilmiyoruz.
Но мы столько о тебе еще не знаем.
Ama seninle ilgili hala anlayamadığımız çok şey var.
Мы всё еще не знаем, что случилось с остальной командой.
Mürettebatın geri kalanına ne olduğu hakkında hala hiçbir bilgimiz yok.
Мы знаем, что он еще не мертв.
Hala ölmediğini biliyoruz.
Мы не знаем, что происходит внутри потому что еще никто не измерял состояние торнадо внутри.
İçerde neler oluyor bilmiyoruz... çünkü hiç kimse huninin içinde ölçüm yapamadı.
Нашли всех, о ком знаем, но остаются ещё те, о ком мы не знаем.
Bildiğimiz herkesi gönderiyoruz ama bilmediklerimiz kalıyor haliyle.
А еще мы не знаем что делать с этим.
Üstelik bununla ne yapacağımızı da bilmiyoruz.
Мы ещё многого не знаем о вашем народе.
Neden? Halkın hakkında bilmediğimiz daha çok şey var.
И мы еще слишком много не знаем о ней.
Onun hakkında, hala bilmediğimiz çok şey var.
Держись, Анджелика. Мы еще ничего не знаем.
Henüz bir şey bilmiyoruz...
- Мы еще ничего не знаем.
Ray, henüz hiç bir şey bilmiyoruz. Her yerde olabilir.
Мы все еще не знаем наверняка, Джорджия.
Hâlâ sindirmeye çalışıyoruz, Georgia.
- Но мы всё ещё не знаем, что знает он.
Onun ne bildiğini bilmiyoruz ki.
По крайней мере мы точно знаем, что у него такого еще нет.
O makastan onda olmadığına eminiz
Никто не знает, что тебе ещё приходит в голову, чего мы ещё не знаем.
Kimbilir bundan sonra neler yapacaksın!
Ты хочешь понравиться ему, сорвав эксклюзивный приём? И мы не знаем, кто ещё там будет.
Özel bir partiye davetsiz giderek bu adamı kızdırmayı gerçekten istiyor musun, oradaki diğer insanları söylemiyorum bile?
Мы все знаем, в какую категорию я попадаю, Нэлл, и мне не нравится попадать в отставку каждый раз, когда у женщины созревает яйцеклетка, и еще это фиаско с сексом по телефону, и эта Риса, которая отдалась ее сексуальным фантазиям, прежде чем идти к алтарю...
Hangi kategoriye girdiğimi hepimiz biliyoruz. Ve kadının yumurtası her ısındığında kovalanmak hoşuma gitmiyor. Bunun üzerine telefon seksi yıkımını ekle, düğününe gitmeden önce cinsel fantezisini sonuna kadar yaşayan şu Risa'yı, Ally'nin oto yıkamadaki...
Мы даже не знаем, жива ли ещё эта женщина.
Kadının sağ olup olmadığını bile bilmiyoruz.
Мы многого ещё не знаем друг о друге.
Birbirimiz hakkında bilmediğimiz bir sürü şey var.
- Кармэла, мы еще ничего не знаем.
Yapma, daha hasta mı onu bile bilmiyoruz.
К сожалению, насколько мы знаем, с Нету ещё никто не убегал.
Maalesef, bilgimize göre, Netu'dan hiç kimse kaçamadı.
Некоторые вагоны до сих пор горят, везде обломки, мы пока еще не знаем, будет ли работа спасателей успешной.
Bazı vagonlar hâlâ yanıyor ve de enkâz her yere saçılmış. Şu anda hâlâ emin değiliz kurtarma ekipleri olay yerine nasıl ulaşacak.
- Мы ещё не знаем.
- Henüz bilmiyoruz.
Мы всё ещё не знаем, какие у них цели.
Hala ilgili hedefleri bilmiyoruz.
- Еще мы знаем, что он не местный.
- Aynı zamanda onun buralardan olmadığını biliyoruz.
Мы всё ещё не знаем, каковы их долгосрочные эффекты.
- Uzun süreli etkileri hakkında hiç bir şey bilmiyoruz.