Политик translate Turkish
428 parallel translation
Он. кажется, большой политик?
Önemli bir politikacı, değil mi?
Будущий политик.
Politik yeteneği var. Zavallı çocuk.
Все таки он политик.
Ne de olsa politikacı.
я не политик. я полицейский... ѕолицейский с делом, у которого нет ни руководства, ни точки зрени €.
Ve ben politikacı değilim. Polisim ipucu, bakış açısı olmayan dosyası olan bir polisim.
Я не политик и не торговец, но и не ребёнок десяти лет!
Politikacı ya da satıcı değilim, ama 10 yaşında çocuk da değilim!
Но поможет им не политик, не газетчик, а ученый.
Ama bir politikacı ya da gazeteci değil, bir bilimadamı tarafından.
Слава богу, я не политик.
Neyse ki siyasetçi değilim.
Ты ещё не совсем политик.
Daha tam siyasetçi olamamışsın.
Политик должен быть ловким.
Politika beceri ister.
Он важный политик., может стать министром и мы его не знаем!
Adam önemli bir politikacı, bakan olmuş olabilir ve biz onu tanımıyoruz.
Адвокат, политик.
Avukat. Siyaset.
Линдон Джонсон - политик!
Lyndon Johnson bir politikacı!
Рэймонд Расп, знаменитый политик, наконец-то раскрыл свою истинную сущность оказавшись никчёмным мазохистом.
Raymond Raspe, saygın siyatçi, maskesiz. Ama birazcık mazoşist.
- Он политик.
- Siyasi suçlu.
Потому что он политик.
Çünkü o politikacı.
Он - политик.
Bruce'u severim. O, politiktir.
( Дэн Куейл - амер.политик - "мастер слова" аналог Черномырдина или Джорджа Буша Мл. ) Тупой, мешок с дерьмом да ещё и ёбнутый впридачу!
Bunların üçü beyinsiz bok beyinli ve kafadan kontak.
Послушайте, я политик, что означает обманщиц и лжец, и когда я не целую младенцев, я краду у них леденцы, но это также значит, что я готов принять варианты.
Ben bir politikacıyım, yani bir sahtekar ve yalancıyım. Çocukları öpmüyorsam bil ki ellerindeki şekeri çalıyorumdur. Ama olasılıkları her zaman dikkate alırım.
Теперь есть политик, которому есть дело.
Şimdi de politikacı çıktı başımıza ama kimin umurunda.
- Арестован продажный политик.
Son dakika! Son dakika! Federal Polis kokuşmuş temsilciyi yakaladı.
Я никогда не осознавал, что ты такой хороший политик.
Bu kadar başarılı bir politikacı olduğunu hiç farketmemiştim.
Политик?
Politikacı mı?
Политик не может упустить такой возможности.
Bir politikacı böyle bir fırsatı geri tepemez.
Вам нужно прочитать, потому что эта гостья - бывший политик.
Okumalısınız çünkü bu konuğun siyaset geçmişi var.
Он - настоящий политик, у него много власти. В Америке у него друзья, некоторые - наши друзья.
Bak, şu bizim Bay O'Banion'un çok güçlü Amerikalı dostları var, ve dostları da bizim dostlarımız.
Оратор. Политик.
Hatip, siyasetçi...
Меч объединит нас, если его держит настоящий клингон, а не политик вроде Гаурона или беззубый номинальный правитель вроде императора.
Kılıç bizi birleştirir gerçek bir Klingon'un elindeyse Gowron gibi bir politikacının değil ya da imparator gibi omurgasız bir kuklanın.
Ведущий политик и ведущий летчик в Персидском заливе - не одно и тоже.
Körfez savaşında pilotlara liderlik yapmak politik liderlikten farklı...
Он политик.
O bir politikacı.
Эдмон, ты прирождённый политик. У тебя чутьё на человеческие слабости, но не хватает сил.
Bak, siyasetten anlarsın insan zaaflarını bilirsin, ama cesaretin yok.
Как политик он превосходит даже меня.
Siyaset yapmakta beni bile geçti.
Как политик вы должны знать, что компромисс требует, чтобы я дала вам медаль за отвагу а потом расстреляла.
Bir politikacı olarak herkesi memnun etmek isterim bu da demektir ki önce madalyanı takacağım sonra kafana kurşun sıkacağım.
Вы не поддержали эти смехотворные нападки, вы - мудрый политик.
Şu saçma saldırıya karşılık vermemeniz çok akıllıca bir tutumdu.
Есть один политик из самой палаты губернатора.
İçlerinden biri, eyalet başkentinden gelen bir politikacı.
По сравнению с тобой из меня получился бы неплохой политик.
İnsanlarla konuşma konusunda senden daha iyi olduğumu biliyorsun.
Судья, хочу сразу подчеркнуть, я не политик, я практик.
Şunu anlamanı isterim ki... ben bir partizan değil netice adamıyım.
Если вдруг судья или политик грешит этим -... для нас, журналистов, это находка. - Ясно.
Eğer bir hakim veya bir politikacı ağzına bir cigaralık koyarsa... bundan iyi bir hikaye çıkar.
Для человека, у которого нет политических взглядов, ты думаешь как политик.
Politik bir pozisyonu olmayan bir adam için, politikacı olarak düşünebilirsin,
У меня был друг политик.
Siyasete girmiş bir dostum vardı.
Она кажется отличайся от всех другой политик.
- Farklı bir politikacı gibiydi.
Он политик-идеалист, а не убийца.
O, politik bir idealist, katil değil.
И не забывай - она политик, а им не стоит доверять.
Ve politikacı olduğunu unutma. Politikacılara güvenilmez.
- Палпатин тоже политик.
Palpatine de bir politikacı.
Да, вы правы, Немеров политик.
Harika. Nemerov hayranı.
Этот парень — прирождённый политик.
Bu adam kesinlikle bu iş için doğmuş.
Нет, такой политик, как Вильфор, избавляется от людей подобного рода.
- Hayır. Hayır. Villefort gibi bürokratların bu tip işlere bulaşan arkadaşları yoktur.
А что, если ты не политик, который старается делать всем добро?
Şey, peki ya politikacı olmasaydınız da insanlara iyi şeyler yapmaya çalışsaydınız?
Он серьезный политик.
Politik nüfuzu olan bir şahsiyet.
Ты всего лишь политик.
Sadece kendini, kendi gücünü düşünüyorsun.
Ћиндон ƒжонсон политик!
Ben bitti demeden de bitmeyecek!
Всегда и прежде всего политик.
Ben onlara açıklarım.