English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ С ] / Слухи

Слухи translate Turkish

3,485 parallel translation
Ходят слухи о том, что кто-то из федералов поспособствовал гибели Ники Огастина.
Nicky Augustine'in ölümünde parmağı olan... -... federal bir kanun adamı olduğuna dair bir söylenti var.
Затем шли слухи об избранном мальчике, который вырастет и выведет человечество из тьмы, эта легенда быстро распространилась, дав людям надежду, причину давать отпор, и ангелам это не понравилось.
Sonra seçilmiş bir çocukla ilgili bazı fısıltılar yayılmaya başladı. Büyüdüğünde insan ırkını karanlıktan kurtaracak kişi efsanesi hızlıca yayıldı ve insanlara savaşması için umut verdi. Melekler de bundan nefret etti.
А как только Сара здесь ночь провела поползли слухи.
Şimdi ise Sara burada kaldı diye dedikodu mu yapıyorlar?
Это лишь слухи.
Çünkü bu hâlâ bir spekülasyon.
Когда его кузен Дейл был убит, и все эти слухи про мертвых людей восставших из могилы... это просто вывело его из себя.
Kuzeni Dale öldürüldüğünde ve mezardan çıkan ölü insanlarla ilgili tüm bu söylentiler kontrolden çıkmasına neden oldu.
Сейчас... До меня дошли слухи, что среди вас есть те, кто больше не хотят продолжать свою миссию.
Kulağıma gelenlere göre içinizde bu göreve devam etmek istemeyen bir grup arkadaşınız varmış.
- Слухи хорошие ходят.
- Bu daha başlangıç zaten. - Öyle mi? - İyi şeyler duydum.
- Прибыльные слухи.
- Nakit para gibi şeyler.
Давно ходят слухи, что Лютер трудился над несколькими черновиками документа.
Luther'in bu belgenin kaba taslağı hakkında uzunca bir süre söylentiler oldu.
Итак, правдивы ли слухи, что вы с Чарли расстались?
Yani, uh, hakkında fısıltılar duydun mu sen ve Charlie kesiliyor?
— Уже ходят слухи?
- Kelime zaten yayılır mı?
Да, после покупки пошли слухи.
Satın alma sürecinden itibaren söylentiler ayyuka çıktı.
Мне бы хотелось думать, что это всего лишь слухи, но я не могла себе позволить так рисковать.
Ben de bunları sadece söylenti olarak düşünmek istedim ama işimi sanşa bırakamazdım.
Учитывая слухи о вашей работе, вас, должно быть расстроила новость о том, что Элла несла компромат на "Современную моду" конкурентам. К чему ты клонишь?
Bakın, işiniz hakkında çıkan söylentilerden sonra Ella'nın Modern Fashion'a zarar verecek türde bilgiler bulması sizin açınızdan endişe verici bir olmalı.
Всего лишь слухи, косвенные улики, и мы оба знаем, что этого не достаточно для убийства.
Bunlar kulaktan dolma, pek önem arz etmeyen şeyler. Ve her ikimiz de bunun bir cinayet vakası olabilmesi için yeterli olmadığını biliyoruz.
Э-э, ходят слухи, что нам собираются выдавать Рождественские подарки от компании.
Söylentiye göre şirketin noel hediyelerini vermek üzerelermiş.
Выходит слухи не врут.
Demek söylentiler doğruymuş.
До меня дошли слухи, что Мэдисон с подругами изводили Джордан.
Madison ve arkadaşlarının Jordan ı rahatsız ettikleriyle ilgili bir dedikodu duydum.
Ходят слухи, что он может проиграть в опросах.
Alabildikleri şeylerle övünüyorlar bir de. Yani bu olay bir gece senin bilgin dışında gerçekleşmiş olabilir.
Слухи повсюду.
Haberler çabuk yayılıyor.
Рассказы или слухи, которые вы слышали о причастности кадета Стэнсбери к этому инциденту, не имеют под собой оснований.
Öğrenci Stansbury'nin bu olayla ilişkisi olduğuna dair duyduğunuz dedikoduların aslı yoktur.
Это слухи.
Bu söylenti oldu.
Джон говорит мне, что ходят слухи о лейтенанте Скиннере.
John bana Komiser Skinner hakkında bir söylenti olduğunu söyledi.
А без Зарека это все слухи.
Ve Zarek olmadan elimizde kalanlar kulaktan dolma şeyler.
Правитель сказал, слухи о тебе, что к югу от Куинши правдивы.
Valinin, Quinsai'nin güneyi ile ilgili sana anlattığı şeyler doğru.
Если мы будем делить одну комнату, могут пойти слухи.
Aynı odayı paylaşırsak, insanlar konuşabilir. Sana özel oda ayırttım.
Ходят слухи, что он вырастил мальчика.
Söylentiye göre çocuğu kaldırdı.
Все, что у нас есть - лишь сплетни и слухи о попытках.
Elimizde olan başarısız girişim söylentileri.
Слухи смертельны для человека его положения.
bu durumdaki bi adam için söylentiler ölümcüldür.
Слухи смертельны и для королевы.
Söylentiler bir kraliçe için de ölümcüldür.
Одни только слухи могут подорвать твое королевство и уничтожить все твое наследие.
sadece söylentiler bile topraklarını parçalamaya yeter ve tüm mirasını yok etmeye.
Не нужно учить меня, как работают слухи.
bana söylentilerin nasıl yayıldığını öğretmene gerek yok.
Ходят слухи, что вы с Кармой расстались.
Karma'yla ayrıldığınızı duydum.
Если уж слухи и до меня дошли, полагаю, это правда.
Ki bana kalırsa da doğru gibi.
Ходят слухи, что это заслуга мужчины, за которого она вышла замуж в 2012 году, пластического хирург доктора Стивена Эдельмана.
Ve tüm bunların 2012 yılında evlendiği plastik cerrahi doktoru Dr. Steven Edelman sayesinde olduğu söyleniyor.
Слухи пока не подтвердились.
Fakat bu söylentiler daha doğrulanmadı.
Только слухи.
- Efsaneyi biliyordum.
Я почуствовал к нему симпатию, потому что он остался любимцем для всех и я уверен, что до него дошли слухи про... меня.
Onun için içim biraz buruldu açıkçası çünkü herkesin gözdesi olarak ayrılmıştı ama eminim benim olayımı hemen duyacaktır işte.
- О тебе ходят слухи. - Какие?
- Etrafta bir söylenti dolaşıyor.
По замку ходят слухи, что... у тебя будет ребенок.
Kalede senin hamile olduguna dair bir dedikodu dolanmakta.
Любовь моя, мне жаль, что такие ужасные слухи омрачают твою жизнь.
Askim, çok özür dilerim. Bu yalan seni berbat bir konuma düsürmüs olmali.
А до меня дошли слухи, что вы вернулись из Нью-Джерси с захваченным в плен генералом.
Bir kuş bana New Jersey'den yanında ele geçirdiğin generalle geldiğini söylüyor.
А до меня дошли слухи, что ваши рейнджеры рыщут в поисках еды и готовы выполнить любое задание за любую сумму денег.
Kuşlar bana da süvarilerinin herhangi bir görev için herhangi bir miktar teklifi alma amacıyla yem aradıklarını söylediler.
Ради Пита, Боб, хватит распространять слухи о бедняге.
Tanrı aşkına Bob, zavallı adam hakkında dedikodu yapma.
Знаешь, я слышал некие слухи о каститанце по имени Скивер, так?
Biliyor musun şu Skevur adındaki Castili adam hakkında bir takım söylentiler duydum.
Или из-за наркотиков? – Только слухи.
Sadece dedikodu.
Ходили слухи... таким был и сквайр Бун.
Söylentiye göre, Sincap Boone da onlardan biriydi.
Слухи.
Söylenti.
ТЫ НАХОДИШЬСЯ В ГЛАВНОМ ОФИСЕ IBM. ХОДЯТ СЛУХИ, ЧТО ЕДИНОЖДЫ ВОШЕДШИЙ НИКОГДА НЕ ВОЗВРАЩАЕТСЯ.
~ IBM'in genel merkez binasındasın.
Слухи ходят.
Sorun değil.
Здесь зарождаются и заканчиваются слухи....
Kesinlikle.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]