Солнце светит translate Turkish
177 parallel translation
- Ему солнце светит в глаза.
- Gözüne güneş vurdu.
Солнце светит!
Güneş parıldıyor.
Солнце светит.
" Gunesli bir gun.
Они, должно быть, думают, что солнце светит из твоей задницы, сынок.
Güneşin, senin kıçından doğduğunu sanıyor olmalılar, evlat.
И вдруг однажды утром... он просыпается... и солнце светит, и с ним его семья.
Sonra bir sabah uyandığında, güneşin parıldadığını ve ailesinin hâlâ yanında olduğunu farkeder.
ВО ИМЯ ОТЦА # Чтобы увидеть, как солнце светит #
Başkasının gününü ışıtan
Или солнце светит в полночь, что ли?
Ya da geceyarısı gün ışığı?
Или солнце светит в полночь, что ли?
Geceyarısı gün ışığı?
Или солнце светит в полночь, что ли?
yada geceyarısı gün ışığı?
Синее небо, солнце светит, свежая подстриженная травка.
Mavi gökyüzü, yeni kesilmiş çimenler, şakıyan kuşlar...
" Всё по-старому солнце светит, В братской сфере звуков, Его предначертанный путь
Güneş, kardeş gezegenlerin... çağrısına eski moda bir cevap veriyor... belirlenmiş görevini tamamlayarak... ve fırtınalar sunarak.
Солнце светит, птички поют.
- Hava güzel, kuşlar ötüşüyor...
Солнце светит, птицы поют. Правда?
Güneş parlıyor, kuşlar ötüyor.
Ќе обижайтесь, но ¬ ы думаете, что солнце светит из вашей задницы.
Kişisel algılama ama, sanki güneş kıçınıza doğuyor sanıyorsunuz.
Как будто солнце светит для тебя, и всё прекрасно.
Sanki güneş üstüne parlıyormuş gibi, müthiş bir duygu.
Солнце светит, чудесный день...
Güneş parlıyor, güzel bir gün.
Например : "Солнце светит правому и неправому одинаково". - Это о чем?
Mesela "Güneş hem haklının hem haksızın üstüne doğar." Niye?
Солнце светит и мелкий снег летит в глаза!
Güneş parlak, kar eriyor! Şimdi yana kay!
Солнце светит, птички поют... все прекрасно в моем мире.
Güneş parlıyor, kuşlar ötüyor... Dünyamda ki her şey yolunda.
Солнце светит в глаза?
Güneş gözüne mi geliyor Min?
Мне нравится, когда солнце светит так ярко.
- Böyle parlak olunca harika.
"Солнце светит и тебе хорошо, " и птички поют на деревьях. "
Kendini iyi hissettiğinde, güneş parlıyor kuşlar ağaçlarda şarkı söylüyor.
"Солнце светит и искрится, Радость падает с небес"
" Alev saçan güneş
Светит солнце и от края павильона подувает лёгкий ветерок.
" Güneş parıldıyor ve hafif bir rüzgar esmekte.
- Солнце немного светит в глаза.
- Gözüme güneş vuruyor. - Aslan durdu.
На мой взгляд, везде светит солнце.
Durduğum yerden, güneşin her yere parladığını görüyorum.
Дождь ли льёт, светит солнце или дует ветер.
Yağmurlar, kuraklık, rüzgârlar...
Солнце ещё светит, но потихоньку начинаешь дрожать.
Güneş varken her şey iyi ama karanlık çekince ortalık buz kesiyor. İşte böyle hastalanılır!
Ласково светит солнце, но это ненадолго.
Havalar hala sıcak. Ama yakında soğuyacak.
В лугах светит солнце, в разгаре июль, олень скачет в чаще лесной.
"Ormandaki geyik özgürce koşuyor. " Yaklaşan fırtınayı selamlamak için toplanıyorlar.
И Солнце ярко светит весь день,
# Güneş de gün boyu parlamışsa
Почему солнце редко сюда светит?
Eskiden burası bu kadar güneş almıyordu.
Можно многое увидеть, если у тебя есть глаза, ты не слеп, и солнце ещё светит.
Tepende güneş varsa neler görürsün sen neler!
Джек, пока светит солнце, мы можем его победить.
Jack, güneş hala parladığı sürece onu yok edebiliriz.
Я знаю сейчас дождливо. И солнце не светит.
"Yağışlı olduğunu biliyorum ve güneşin açmadığını da."
Как может быть так холодно, когда светит солнце?
Güneş parlarken hava nasıl bu kadar soğuk olabiliyor?
- — ара. " з моей задницы светит солнце.
- Sarah, Güneş kıçıma doğuyor.
которая улыбается всем нам, и кажется, что солнце ярче светит.
Sürekli herkese gülümseyen, içimizi sevgiyle dolduran biri.
Птицы поют, белки делает множество мерзких маленьких бельчат. Солнце приятно светит, не убивая.
Kuşlar ötüyor, sincaplar bir sürü küçük sincap yapıyor.
Кто, например, решил - рассуждают они - что хорошо, когда светит солнце, или противно, когда идёт дождь?
Örneğin güneşin parlamasının güzel olduğuna ya da... yağmurun kötü olduğuna kim karar verdi ki?
"Фу!", если светит солнце, То же самое происходит и здесь.
Ve güneş berbat dediler... ve yağmurun yağması ne kadar güzel.
"Мы улетим далеко-далеко от этого уродливого Крота и от его дома. " Далеко за горы, в теплые края. " Там солнце светит ярче, чем здесь.
Kuşağınla kendini bağlaman yeterli ve bu çirkin köstebek ve bu köhne evden uzaklara, dağların arasından sıcak ülkelere uçalım güneşin buradan daha çok parladığı ve sevimli çiçekleriyle, hep yazın olduğu yerlere sevgili küçük Thumbelina. "
такой покой, светит солнце, синее море.
Huzurlu... Güneş parıldıyor, deniz masmavi...
Светит солнце и идет дождь.
Güneş var ama yağmurlu.
- Как вы можете видеть, на одной стороне Рема всегда светит солнце.
Görebileceğiniz üzere, Remus'un bir tarafı her zaman güneşe dönük.
Это похоже на мир, где никогда не светит солнце.
Güneşin hiç parlamadığı bir dünya sanki.
Кто сказал, что в мире, где солнце не светит, не может быть красоты?
Kim güneşin parlamadığı bir dünyada güzellik olamayacağını söylüyor ki?
Посмотри, как светит солнце. Я уже и не помню, каково это.
Nasıl bir his olduğunu hatırlamıyorum bile.
Я заберу тебя туда, где больше нет темноты где всегда светит солнце.
Seni karanlık olmayan bir yere götüreceğim... ... güneşin hep parladığı.
они изумительно выглядят, когда на них светит солнце.
Güneş vurduğunda çok şaşırtıcı görünüyorlar.
Я просто буду идти туда, где светит солнце.
Sadece güneş ışığının nerede olduğuna bakarım.
светит 24
солнце моё 16
солнце 667
солнце садится 52
солнца 24
солнце восходит 20
солнце взошло 28
солнце встало 26
солнце моё 16
солнце 667
солнце садится 52
солнца 24
солнце восходит 20
солнце взошло 28
солнце встало 26