Ты передумал translate Turkish

Ты передумал?

Fikrini mi değiştirdin?

ќн сказал, что ты передумал.

Senin değiştiğini söyledi.

Мне казалось, что ты передумал.

Ben de sen değiştirdin sandım.

Я так рада, Джордж, что ты передумал насчет Венди.

Corc Vendi'yle ilgili fikrini değiştirdiğine sevindim.

Я бы хотел, чтобы ты передумал.

Fikrini değiştirmelisin.

Почему ты передумал?

Fikrini ne değiştirdi?

Ну, коли ты передумал, это очень хорошо.

Gerçekten fikrini değiştirdinse bu çok iyi.

Похоже, теперь ты передумал.

Şimdi fikrini değiştirmişe benziyorsun.

Ты передумал.

Fikrini değiştirmiştin.

Я смотрю, ты передумал, Майк.

Rahatlamış görünüyorsun Mike.

Я не мог допустить... чтобы ты передумал.

Senin değişmiş olma riskini göze alamazdım, anlıyor musun?

- Не говори мне, что ты передумал. - Нет, конечно, нет.

- Sakın bana fikrini değiştirdiğini söyleme.

– Знаешь... Не могу поверить что ты передумал играть.

- Biliyor musun ;.... oynamamayı düşündüğüne inanamıyorum.

Почему ты передумал?

Kararıni ne değiştirdi?

Что, значит, ты передумал?

- Fikrini mi değiştirdin?

Ты передумал насчёт вечера?

Bu akşamki düşünceni değiştirdin mi?

- Почему ты передумал?

- Fikrini ne değiştirdi?

Ты передумал? Уже поздно.

Onlara uğramayacak mısın?

Мне жаль, если ты передумал, но я осталась при своём мнении.

Kararını değiştirdiğin için üzgünüm, çünkü ben değiştirmedim.

Ты передумал, Онилл?

Tekrar mı düşünüyorsun, O'Neill?

Даррен, почему ты передумал?

Darren, fikrini neden değiştirdin?

Ты уверен, что нет ничего, что я могу сделать, чтобы ты передумал?

Fikrini değiştirmek için hiç bir şey yapamaz mıyım?

Ты передумал?

Fikrini mi değiştiriyorsun?

Окажи мне, ты не передумал уезжать?

Söylesene, gitme konusunda fikrini değiştirmedin mi?

Ты решила, я передумал жениться?

Beni tanımıyorsun, genç bayan.

ћак, ты говорил мне не более часа назад... я передумал.

Mac, bir saat önce bana öyle dememiştin. Fikrimi değiştirdim.

- Ты не передумал?

- Hala aynı şekilde mi düşünüyorsun?

Перед тем как я вернусь на остров, я хочу знать не передумал ли ты.

Ben adaya dönmeden önce.. fikrini değiştirip değiştirmediğini bilmek istedim.

Голосовал вместе с нами, а потом этот проповедник... разбил твое сердце рассказом об этом несчастном мальчике, и ты сразу передумал.

Önce bizim gibi suçlu diyorsun,... sonra kadife sesli bir vaiz senin kalbini yumuşatıyor,... seni aptal bir çocuğun katil olamayacağına inandırıyor ve sen de oyunu değiştiriyorsun.

- Ты не передумал, сын мой?

Şimdi nereye gidiyoruz, evlat?

- Ты что уже передумал кататься?

- Sörf yapacakmısın? - Evet!

Если ты не передумал я поведу цистерну.

Sizin için fark etmezse... o tankeri ben kullanayım.

Почему ты передумал?

Neden fikir değiştirdin?

Слушай сюда, я передумал. Я хочу, чтобы ты вышел вместе с ней.

Seni de dışarıda, onun yanında istiyorum.

Ты не передумал?

Beynini uçurmayı düşünüyor musun?

Ты цацкаться со мной решил чтоли? Ты еще не передумал?

Bütün gün havlayacak mısın yoksa ısıracak mısın küçük köpekçik?

Ты не пожалеешь что передумал, Кид.

Fikrini değiştirmekle iyi ettin.

Почему ты передумал?

Bu değişiklik niye?

Тогда пойдем скорее, пока ты не передумал.

Fikrini değiştirmeden önce hemen gidelim.

— Ты не передумал? Приезжай сейчас. Доменик и я поедем с тобой, хорошо?

Hala beni istiyorsan, hemen buraya gelip Dominick ve beni al.

Если ты когда-нибудь решишься, я возьму это на себя... Пока ты не передумал путешествовать на фрахтовщике.

Gitmeye karar verirsen seni kendim götürürüm yük gemisinde gitmeyi umursamazsan tabii.

Да мы просто решили забежать и узнать, не передумал ли ты насчет кино.

Bu civardaydık. Belki filme gelmek konusunda fikrini değiştirmişsindir diye düşündük.

Пойду позвоню им и договорюсь насчёт сеанса, пока ты не передумал.

Sen fikir değiştirmeden randevu alayım

За всё это время, Майк, было у тебя хоть раз так, что ты сходил с самолета, входил в комнату и узнавал, что твой информатор передумал? Испугался?

Ama tüm bu zaman boyunca, Mike, hiç uçaktan inip bir odaya girdiğinde... bir kaynağın fikrini değiştirdiğini gördün mü?

Но ты же хотел маленькую. Я передумал.

Güzel bir yüzü ve tam benlik dudakları var ama ben kızıl saçlıyı alacağım.

Хорош хныкать. Ты сам ее хотел. - Но я потом передумал.

Beni işe yaramazla eşleştirdiğin için teşekkür ederim.

Вот еще что скажу я знаю, что ты близко к сердцу воспринял мои слова но я передумал, честное слово.

Tavsiyelerimi dinlediğini biliyorum. Ama fikrimi değiştirdiğini bilmeni isterim.

Что такого могло случиться за четыре минуты, что ты так резко передумал?

Son dört dakikada yine fikir değiştirmeni ne sağlamış olabilir?

Послушай, Дэниел, если ты передумал, то просто так и скажи.

Bak, eğer fikrini değiştirdinse açıkça söyleyebilirsin.

Я и слова не проронила, с тех пор, как ты вдруг передумал.

Sen kararını verdikten sonra ben tek bir söz bile söylemedim.

Ты ещё не передумал?

Bunu yapmayı istiyor musun?