English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ У ] / Узнаю

Узнаю translate Turkish

4,621 parallel translation
Это все, что я узнаю?
Bu kadar mı?
И сейчас я узнаю, что есть вещи, от которых... не защитить своего ребёнка, понимаешь?
Şimdiyse çocuğumuzu koruyamayacağımız şeyler olduğunu öğreniyorum.
Кажется я узнаю дома.
Evleri fark ettim.
Это от неё на холме! Я узнаю этот запах!
Bu kokuyu biliyorum.
- Конечно узнаю.
- Tabii ki biliyorum.
Я ничего не помню, никого не узнаю.
Ben hiçbir şeyi hatırlamıyorum. ... kimseyi tanıyamıyorum.
Но если я узнаю что ты лжешь мне обо всем этом... я покажу вам способы умереть вы никогда не мечтали.
Ama bunlar hakkında en küçük bir yalanını yakalarsam asla hayal etmediğin ölüm şekillerini gösteririm sana.
Я узнаю его из Аббатство Даунтон.
Downton Abbey'den öğrendim. Hayır, şaka yapıyordum.
Может, я взгляну, узнаю, в чем проблема?
Bir bakıp sorun neymiş anlamaya çalışayım mı?
Если я буду оставаться здесь, я никогда этого не узнаю.
Burada kalırsam, kafam hep boş olacak ve kalbimin de boş olacağından korkuyorum.
А если нет, то я узнаю конец этой истории.
Gitmezsem dilinden kurtulamam. Ne demek istediğimi anlıyor musun Harold?
Я больше тебя не узнаю.
Seni tanıyamıyorum artık.
* Если я * * узнаю как тебя зовут, *
# Eğer # # İsmini öğrenirsem #
Вы знаете, я узнаю про Росса от людей, которые не имеют ни малейшего понятия о том, кто он на самом деле
Ross'un gerçekte nasıl biri olduğunu bilmeyen insanların yazdıklarını okuyorum.
Все эти годы мы стирали руки ради маленьких осколков пиксума, а теперь я узнаю от м-ра Сми, что вы знаете, где их целые залежи.
Bunca yıl birkaç parça Piksum için ellerimizi patlattık ve şimdi Bay Smee'den bunlardan dağ dolusu olduğunu öğrendik.
Я тебя не узнаю.
Sen kimsin?
Либо я узнаю цель, либо я ухожу. Точка.
Amacınız ne öğrenmek öğrenmek istiyorum, yoksa giderim, nokta.
Я не узнаю большинство этих людей.
Bu insanların çoğunu tanımıyorum.
Узнаю свою девочку.
İşte benim kızım.
Да, это телефон Софии, я узнаю ее мелодию.
Evet, Sophia'nın telefonu. Zil sesini biliyorum.
Ты думал, я не узнаю что ты сделал?
Yaptıkların kulağıma gelmez mi sandın?
- Покуда я не узнаю, что ты скажешь людям, я не дам тебе с ними говорить.
Adamlara ne diyeceğini bilmedikçe yanlarında ağzını açmana izin veremem.
Мы все знаем что ты это делаешь, когда тебе лень, но я предупреждаю, я узнаю.
Ne halt yediğini biliyoruz. Uyarıyorum bak, haberin olsun.
Я узнаю две задницы гетто-шлюх, когда увижу их!
2 kenar mahalle kaşarını gözünden tanırım.
Вероятно я никогда не узнаю точно.
Ben de emin olamıyorum.
Я узнаю тебя.
Ben seni tanıyorum.
Первый, что-то изменилось внутри неё, что-то настолько значительное превратило её в человека которого я едва узнаю, или второе... всё это время я знал лишь её вымысел.
İlki, içinde bir şeyler değişti onu başka birine çevirebilecek kadar kayda değer bir şeyler ya da ikincisi onu tanıdığımı düşünmem bir hayâlden ibaretti.
И самое тревожное во всём этом, так как это Энн... я скорей всего, никогда не узнаю что из этого.
Bu hususta beni en çok rahatsız eden şey, Anne hakkında... Asla hangisi olduğunu bilemeyeceğim.
ѕоверьте, € узнаю, кто это делает.
Bunu çözeceğim, söz veriyorum.
Нет, я свяжусь с тобой, как только узнаю.
Bir şeyler duyar duymaz seni geri arayacağım.
Как только узнаю, дам тебе знать.
Ben öğrenince sana da söylerim.
Чё-то я его даже не узнаю.
Bu adamı çıkaramadım bile.
Ну, знаешь, когда ты говоришь со стариком, ну или со мной на худой конец, знаешь, они скажут типа :, "Странно, что мы говорим, я ведь чувствую твой возраст". И тогда я смотрю в зеркало и... не узнаю себя.
Bilirsin yaşlı bir adam gibi konuştuğunda ya da bana göre öyle şöyle derler, " Konuşmamız enteresan çünkü senin yaşını biliyorum ve sonra aynaya bakarım ve öyle değildir.
- Что если я никогда не узнаю.
Ya ondan hiç haber alamazsam.
Потому что ты как будто чужая... Я не узнаю этого человека.
Çünkü çok farklı bir yerdenmiş gibi tanıdığım insan bu olamaz.
Пока все. Но если я узнаю, что вы стоите за исчезновением Сорена, вы оба ответите за это.
Ama eğer Soren'in kayboluşunun ardında senin olduğunu anlarsam ikinizi de bundan sorumlu tutarım.
- Когда я узнаю ее намерения.
- Niyetini öğreneceğim. - Sonra ne olacak?
Если я узнаю все сама, зачем тогда ты мне нужен?
Eğer kendi başıma öğreneceksem sana niye ihtiyacım olsun ki?
- Нет. - Я не знаю, но узнаю. Зачем мне это?
- Hayır, neden böyle bir şey yapayım?
Едва узнаю это место.
- Tanıyamıyorum bile artık.
Если узнаю, что хоть один доллар американских налогоплательщиков пошёл на этих проституток, я его вам в зад засуну.
Eğer bir tane bile Amerikan vergisi olan doların o fahişelere gittiğini bulursam, sizin başınıza bela olacak.
– Я голубятню узнаю за милю.
- Hapishanenin dışında bir kümes var.
Но как я узнаю вашего друга?
Peki arkadaşınızı nasıl tanıyacağım?
Я поеду в правительство, узнаю смогут ли они помочь нам, и сразу вернусь.
Hükümete başvurup bu konuda bize nasıl yardım edeceklerine bakacağım ve sonra da doğruca geri döneceğim.
- Но тогда я не узнаю вас.
O zaman hiç tanışamayız ama.
Я узнаю ваш адрес и отправлю приглашение, если позволите.
Adresinizi verirseniz size de bir davetiye göndermek isterim.
Думаю, когда его пришлют, я узнаю немало интересного.
Elime ulaştığında, okumasının çok sürükleyici olacağına eminim.
- Хорошо. Не вздумай где-нибудь шататься, я узнаю об этом.
Dışarıya çıkıp saçma sapan dolanmayı düşünme bile, haberim olur çünkü.
Донна, несмотря на то, что мы знакомы много лет, я узнаю что-то новое о тебе каждый день.
Donna, seni yıllardır tanıyor olmama karşın hakkında her gün yeni bir şey öğreniyorum.
А ты глупец, если смел подумать, что я не узнаю о действиях твоих маленьких друзей.
Arka taraftaki arkadaşlarını anlamayacağımı düşünmeye cüret edip salağa yattın demek.
- Я сама всё узнаю.
Öğrenebilirim yerini.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]