English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ B ] / Ben seviyorum

Ben seviyorum translate English

11,528 parallel translation
Ben seviyorum.
WOMAN : I enjoy it.
- Ben de seni seviyorum.
'I love you too.
Ben de seni seviyorum.
I love you, too.
Seni seviyorum diyen genelde ben olurdum da.
It's just I'm usually the one that has to say that first.
- Ben de seni seviyorum.
I love you, too.
Hall ve Oates çünkü ben koridorda hayvan gibi volta atmayı seviyorum ve o da yulaf ezmesi yiyor.
It's Hall and Oates because I like to pace the hallway like an animal, and he eats dry oatmeal.
Bu yer beni buldu ve ben burayı seviyorum.
This place found me and I love it here.
Ben sadece onu seviyorum.
I just love him.
Bir keresinde beni neden işe aldın diye sormuştun ve bende sana çünkü hayat böyle ve ben bunu seviyorum demiştim.
You know, you once asked me why I hired you, and I told you it was because life is like this and I like this.
Ben de seni seviyorum tatlım.
I love you, too, sweetie.
Hayır, ben seni seviyorum.
No, I love you.
Ben de seni seviyorum.
I love you.
Ben Valentino Rossi'nin hikayesini seviyorum.
I like the story of Valentino Rossi.
Ama ben senin sarayın dışındaki halini seviyorum.
But I like who you are away from court.
Sen onun için bir şey ifade etmiyorsun ama ben seni seviyorum ve hep seveceğim.
While you are nothing to her, I love you and I always will.
"Seni seviyorum" yazan ayı verdim ben ona.
I gave her a bear with "I Love You" on it.
- Düşünce tarzını seviyorum. - Ben de.
I like the way you thin I like the way I think.
Ben de seni seviyorum Sammy.
And I love you, too... Sammy.
"Ben de seni seviyorum."
"Love you back."
"Ben dünyalar kadar seviyorum."
"Love you to the moon and back."
"Ben de dünyalardan daha çok seviyorum."
"Love you to the moon and back and back to the moon."
- Ben hala seviyorum.
I still like them.
Ben seni seviyorum, sen Josh'ı seviyorsun ve Josh'la ben de eskiden birbirimizi seviyorduk. Bu bir aşk çemberi.
It's a circle of love, because I love you, you love Josh, and Josh and I used to love each other.
- Şahsen ben şunları seviyorum.
Personally, I like those.
- Ben de seni seviyorum. Hadi git.
- I love you, too.
Ben de ona "Ben evliyim ve eşimi seviyorum" dedim.
"Hey, I'm married and I love my wife."
Onu ben de seviyorum.
I love her, too.
Ben de, seviyorum...
Me too, I love...
Ben bu şekilde seviyorum.
I like it that way.
Bu daha pastel tonda ama ben ikisini de seviyorum.
And this is more pastel-y but I love them both.
Ben de seni seviyorum.
I-I love you, too.
Ben de seni seviyorum.
Oh... I love you, too.
Ben de seni seviyorum!
I love you, too!
- Seni seviyorum Ben.
I love you, Ben.
Anlamsal konu dışı meseleleri herkes kadar ben de seviyorum ama iş yapıyoruz yani.
Look, I enjoy semantic digressions as much as the next guy, but, uh, this is business.
Danny, ben gerçek seni seviyorum.
Danny, I like who you really are.
Ben sadece, insanlarla konuşmayı seviyorum.
I just like talking to people.
Ben de seni seviyorum anne.
I love you too, Mom.
- Ben de seni seviyorum.
I love you too.
Kris, sana daha önce de söyledim. Ben Alex'i seviyorum.
Kris, I told you, I'm in love with Alex.
Ben de seni seviyorum.
She's gonna be my wife.
Ben de perşembeleri seviyorum, çünkü tekrar çiziyorum.
And I love Thursdays'cause I get to redraw them.
Ben senin co-co-ceket giyen seviyorum.
I like wearing your co-co-coat.
Ben onun saatini seviyorum.
I like his watch.
Vay be, ben sana yer ne yaptığımı seviyorum.
Wow, I love what you've done with the place.
Ben de seni seviyorum.
Love you, too.
Ben de seni seviyorum.
I love you too.
Tabii, biraz karanlık tarafların olabilir, ama ben seni seviyorum.
And, sure, you've been shady, but I just...
- Ben de seni seviyorum.
- I-I love you too.
Ben seni sevdiğimi söylemek istiyorum. Seni çok seviyorum.
I-I, um...
- Bunu ben de seviyorum.
- I always liked it, too.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]