Biri öldü translate English
891 parallel translation
İkizlerden biri öldü.
One of the two ended up dying.
Biri öldü.
One of them is now dead.
3 küçük adam. Biri öldü ikisi kaldı.
Three little patsies, one down, two to go.
Biri öldü de benim haberim mi yok?
Did somebody die suddenly that I don't know about yet?
Hayır, biri öldü.
No, one's dead.
Biri öldü, biri doğdu.
One's gone, one's born.
Hey, sonunda biri öldü.
Hey, someone died after all
sadece biri öldü.
only one dies,
Biz de biri öldü sandık.
Dead person on board.
Dün gece düvelerden biri öldü.
We come up with a dead heifer in the night.
- Biri öldü - bu normaldir.
What about? - A man is dead - it's usual.
- Biri öldü.
One is dead.
Biri öldü, öteki benim ve üçüncüsü Cole Thornton.
One's dead, the other's me, and the third is Cole Thornton.
Sadece biri öldü, Doktor.
That's only one down, Doctor.
Biri öldü.
Somebody's dead.
- New York bürosunda biri öldü... ve Bay Beagleman Bob'u kendini temsilen cenazeye yolladı.
- Somebody died in the New York office... and Mr. Beagleman sent Bob to represent him at the funeral.
Kölelerinden biri öldü ve içkinin yarısı zavallı oğlanın kemiklerine dökülmesi gerekiyordu.
One of his slaves died, and half our wine had to be poured over the poor boy's bones.
Adamlarιmdan biri öldü.
One of my men is dead.
Şu anda biri öldü.
Now somebody's dead.
Biri öldü... ve tel kesiciler iyi kesmiyor.
One dead... and the cutters do not cut well.
Paskalya öncesinde kloroform verdiğim hastalarımdan biri öldü.
During Lent one of my patients died under chloroform.
Bu sabah stajyerlerimden biri öldü.
One of my interns dropped dead this morning.
Fakat sonra biri öldü.
But then one died.
Onlarla bir yaşam sigortası anlaşması yaptım ve ertesi gün, biri diğerini ezdi ve öldü.
One died the day after buying a 20,000-yen policy. He was hit by a car.
Biri hariç tüm o köylü ailesi Evremonde'ların gaddarlığı ve eziyeti sonucu öldü.
All that peasant family but one died through the cruelty and oppression of the Evremondes.
Tavsanlarïnïzdan biri mi öldü?
One of your rabbits got the pip?
Belli ki Watson, onlardan biri, tören sözlerinin anlamını mirasçısına aktarmasından önce öldü.
Obviously Watson one of'em died before passing on the meaning of the ritual to his heir.
Biri mi öldü?
Has someone died?
- Biri mi öldü bayım?
- Oh, did somebody die, sir?
İyi biri değildi, öldü, bence uygun.
- It was not. He was no good and he's dead and it's OK by me.
Bir zamanlar kadın olan biri, ama canına rahmet, öldü.
One that was a woman, sir, but, rest her soul, she's dead.
Beyler 3 adam hapiste, biri kendi elleriyle 3 kişi öldü. Biri de kaçak... Ve ağır yaralı olduğunu düşünmek için nedenlerimiz var.
Well, gentlemen three men are in jail, three men dead, one by his own hand.
Bu yaratık yeni bir dünyadan çalışma arkadaşlarımızdan ikisi öldü, biri yaralı.
Two of our colleagues have died, a third is injured.
Biri mi öldü?
Somebody dead?
O adamlar eski arkadaşlarınız. Biri hayatta, öbürü öldü.
The men are old friends of yours, one alive, the other dead.
Öldü, yani artık öyle biri yok.
He's dead, so he doesn't exist.
Biri mi öldü?
Did somebody die?
Herhangi biri gibi, tozlu bir fırtınada öldü.
The man died in a dust storm, the same as anybody's death.
Geçen ay senin gibi biri gelmişti, ertesi gün öldü.
A guy like you came in here a month ago, and the next day he was dead.
Aslında, seanslardan biri sırasında öldü.
The truth is that she died during one of those séances.
Başka biri de Surrey'de öldü bile. Bildiğim kadarıyla şu koca memlekette... bu Blondie'nin neye benzediğini bilen tek sefil piç kurusu sensin.
There's another one dead in Surrey, and for all I know, there's one in every bloody Home County and you're the poor bastard that knows what this Blondie looks like.
- Peki adamlarımdan biri neden öldü?
Perhaps you'll explain to me why one of my men is dead.
Sonra onlardan biri bana dokunmaya başladı ve bir silah sesi duydum ve Paul öldü.
Then one of them put his hand on me and there was a shot and Paul was dead.
Conchis adında biri vardı, evet. Ama yıllar önce öldü.
Yes, there was a man named Conchis, but he died years ago.
Biri teslim oldu, yangın kontrol altına alındı ve O'Hara öldü.
The fire was controlled and O'Chara dead in it.
Onlardan biri şu anda öldü...
One of them is dead by now...
5 kameraman öldürüldü. Biri Almanya'da öldü.
Five cameramen have been killed, one in Germany.
Altısı intihar etti, dördü düelloda öldü, biri de Viyana Operası balkonundan düştü.
Six committed suicide, four were killed in duels, and one fell out of the gallery of the Vienna Opera House.
Biri mi öldü?
Is anyone dead or...
Bunlardan biri orada hastalıktan öldü.
One of them died of an illness there
Gaetulicus'u konuşturması için Cassius'a "işkence yap" emrini verdim ağzından laf alamadık, adam işkencede öldü muhafızlardan biri bana, Cassius'un ağladığını söyledi.
I had him torture Gaetulicus to get some information out of him, and we got no information and he died under torture, and one of the guards told me that Cassius wept.
öldürdün 19
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
oldu bil 39
öldüğünde 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
oldu bil 39
öldüğünde 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldük 27
oldu o zaman 19
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
öldür beni 219
oldu bitti 17
oldu bile 25
oldu o zaman 19
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
öldür beni 219
oldu bitti 17
oldu bile 25