Bitirin translate English
1,113 parallel translation
Ben içeri girince, işi bitirin.
I'd just as soon ride in, get it over with.
İşini bitirin.
Bust him.
Tanrı aşkına, bitirin şu işi!
For pity's sake, finish it!
Bitirin!
Finish it!
Bitirin şunların işlerini " diye bağırıyor.
Everybody's, " Yay, jets! Do it to'em.
Bitirin.
Finish.
Hadi beyler, bitirin şu kütükleri.
Keep them logs moving, men. Think how lucky you are. You're warm.
Haydi bitirin şu işi.
Get on with it.
- Bitirin şunu!
- Quit it!
Ne gerekiyorsa kullanın, ama bitirin şu işi.
Use whatever it requires, but end it.
Görüşmenizi bitirin.
Finish your call.
çabuk bitirin hadi!
Quiet, quiet! Come, eat quickly!
- İçkinizi bitirin.
- Finish your drink.
Gösterin onlara, çocuklar. Bitirin işlerini!
Bring it home, girls, bring it home!
Savaşı bitirin, sizi aptallar.
End the war, you fools.
Şimdi, siz dükkanı kurmayı bitirin.
Now, you finish setting up the store.
Bitirin işlerini çocuklar!
Go get'em boys!
- Bitirin işini!
Finish him!
İşlerini bitirin!
Cut them down!
Pazar başlamadan önce işlerini bitirin.
Let's finish them after the auction.
O zaman işi bitirin.
Then finish the work.
El ele verip, bitirin şu düşmanlığı.
... Get together and end it up.
Raporu bitirin.
I want a report.
Hayır! Hayır! - Bitirin bu boğuşmayı!
- Quit that scrapping'now!
Yüce Sezar diyor ki yemeğinizi bitirin.
Almighty Caesar says finish your dinner.
Kahvaltıda yulafınızı bitirin.
Finish your oatmeal at breakfast.
İşini bitirin!
Kick his ass!
Biraz acelemiz var, takdisi bitirin de gidelim.
We're in kind of a hurry, so just bless it and we can go.
Hadi fikrimi değiştirmeden bitirin şu işi.
Go on, Father, hit me, before I change my mind.
Ya Lockwood'u bitirin ya da insanlık suçu işleyin.
Finish Lockwood or commit humanicide.
Rıza'nın işini bitirin.
Finish Riza off
- Lütfen bitirin.
- Please finish up.
Hadi yiyin bitirin beni.
Come on. Have a chew, fellas, on me.
Dışarıda tek başına yetişkin bir adam var, Osterman, ilk temasta bitirin işini.
We have a single male adult out there. Osterman. Terminate on contact.
Yemeğinizi çabuk bitirin. Babanızın bu akşam randevusu var.
Daddy has an appointment tonight.
- Evet, lütfen acele edin ve bitirin.
We are, so please hurry and finish.
Bitirin işini!
Let's finish it!
Bitirin işini!
Get her!
- Haydi bitirin artık.
- Let's get on with it.
Hayır, önce bitirin.
- No, no, you finish first.
Sohbetinizi bitirin.
Finish talking.
Sorularınızı davayla ilişkilendirip bitirin artık.
Confine your self to this case.
Bitirin işini efendim.
Finish him off, sir.
- Şimdi, bitirin işini.
now, get him!
"Gidin, şu domuzların işini bitirin!"
"Go on, finish off those swine!"
Gidip bitirin iyisi mi.
Why don't you finish up?
Onları bitirin!
Let them finish!
İletişimi bitirin.
End transmission.
- Sağ olun, sonra bitirin, lütfen.
- Thank you. Finish it later, please.
"'315 numaralı odada oturun ve bütün kitabı okuyup bitirin.
"'Just sit down in room 315 and read the whole book... "
Ya hemen özür dileyin, ya da son damlasına kadar bitirin çorbayı!
Apologize right now.
bitirin işini 20
bitir 49
bitirdin mi 156
bitirdim 122
bitirelim şu işi 55
bitirdik 45
bitireceğim 16
bitir onu 21
bitirebilir miyim 16
bitirdiniz mi 34
bitir 49
bitirdin mi 156
bitirdim 122
bitirelim şu işi 55
bitirdik 45
bitireceğim 16
bitir onu 21
bitirebilir miyim 16
bitirdiniz mi 34