Buradan dön translate English
3,099 parallel translation
Şimdi buradan dön!
Turn here, now!
Buradan dön.
Turn there.
John, buradan dön.
John, turn here.
Sence buradan sarkıp mı indi?
I don't know, Jane. It's two stories.
Neden Kern'i de alıp buradan gitmeme izin vermiyorsunuz?
Why don't you just let me take Kern and leave?
Buradan başka bir yol olduğunu düşünmüyorum.
I don't know if there's any way around this one.
Buradan geçebileceğimizi de sanmıyorum.
I don't think there is.
Seni buradan çıkarmak için sıraya giren başkasını göremiyorum.
I don't see anyone else lining up to get your ass out of here.
Onlara içi mikrofon dolu şeyler satacaksın. Bu aralar gerçekten çok asabiler. Bu yabancı tiplerden gerçekten hoşlanmıyorum ama buradan çalışmayı tercih ederim.
to sell them stuff filled with microphones they're really nervous right now i don't really like strangers much, but i prefer to work from here.
Neden ebeveynlerimi arayıp beni buradan çıkarmıyorsunuz? Tamam.
Why don't you call my parents and get me the hell out of here.
Artık buradan gitmek istiyorum.
I don't want to be here anymore.
Şu an buradan nasıl çıkacağımı bile düşünemiyorum.
I don't even think I can get out of this ride right now.
Buradan birinin yaptığını düşünmüyorsunuz öyle değil mi?
You don't think someone here did it, do you?
- Evet, hemen buradan uzamazsan onlarla kaplı olacaksın.
- Yeah, and you're gonna need them all if you don't back the hell away.
Eğer buradan canlı çıkmazlarsa listedeki tüm müşterilere, senin tüm paralarını kaybettiğin bildirilecek.
But if they don't walk out of here alive, every client on your list will be notified that you've lost all their money.
Bak, sana onun numarasını versem de, buradan çıkıp onu arasan da öyle muhabbete girsen?
Look, why don't I give her your number, you get outta here you giver her a call, get your geek on?
Dinle, Frankie, buradan ne kadar çok ayrı kalırsan, dönmek o kadar zor olur, o yüzden atla arabana ve eve dön.
Listen, Frankie, the longer you stay away from this place, the harder it's gonna be to come back, so just get in the car and come home.
Akıl oradan okunmaz, buradan.
You don't read minds there! . It's here!
Buradan gittiğimde kapını kilitle ve dua et de geri dönmeyeyim.
When I leave here, lock your door and pray I don't come back.
Lütfen kimseye, böyle dediğimi söyleme. Buradan çıkabilmek için, aklımın yerine geldiğini düşünmeleri gerek.
Please don't tell anybody that I told you, because I need for them to think that I'm coming to my senses so that I can get out of here.
Bunları ta buradan dinlemek istemiyorum.
I don't need to do it long distance.
Bay J. yeşil kartımı alamazsam beni buradan gönderecekler.
Mr. J., if I don't get my green card, they're gonna turn me back into a washing machine.
Buradan ayrılınca nereye giderim bilmiyorum.
So when I have to leave this place, I... I don't know where I go from here.
Buradan gerekli izin olmadan, Kimse bir çocukla ayrılamaz.
You don't just leave here with a child, unless you have prior permission.
Umrumda değil, yalnızca buradan kurtulmak istiyorum.
I don't care I just got to get out of here.
Peki, anneni ara da seni alsın buradan.
Okay, why don't you have your mommy come pick you up?
Hadi hep beraber gidelim buradan.
Why don't we all just walk away here?
Belki buradan hoşlanmadın. Ama elin boş da gitmek istemiyorsun.
Maybe you don't like it here but you don't want to leave empty-handed.
Geri döndüğünde kendini başka bir yerde bulacak ama endişelenme buradan en fazla üç km ötede olacaktır.
Well, he's going to end up someplace else when he comes back through, but don't worry... it'll be within three klicks of right here.
Bence biz başka bir gezegenden geldik çünkü buradan pek hoşlanmıyoruz.
But I think we came from another planet and the reason is we don't like it here.
Anlaşma şu ; buradan gideceksin, seni bir daha görmeyeceğim böylece sen de hapse girmeyeceksin.
The deal is that you walk away, I never see you again, and you don't go to jail.
- Nikki'yi arama! - Kameranı al ve git buradan!
Pat, don't look for Nikki!
Buradan hemen gitmezsek öleceğiz.
If we don't leave here right now, we're going to die.
- Buradan sağa dön.
You should take a right at the exit.
Ne olursa olsun buradan ayrılma.
And whatever you do, don't move from this spot.
Buradan gitmeye ne dersin?
Um, why don't we get out of this place?
Bırak kapıdan çıkıp gideyim buradan.
Why don't you just walk away from the door, and let me get out of here.
Ama bilediği tek şey bir evlilik yıkılışı sorunuyla gelmediyseniz onsuz buradan ayrılmamanızı sağlamaktan emin olmaktır.
Says he's "honed his method." The only thing he's honed is making sure that if you don't walk in with a marriage-destroying problem, you won't leave without one.
Eğer buradan gidersen, Seni bir daha görmek istemeyeceğim.
If you leave here, I don't ever want to see you again.
Buradan gördüğüm kadarıyla, hayati değerleri pek iyi görünmüyor.
From what I'm reading on her vitals here, it don't look good.
Buradan sola dön, şehir merkezine gidelim.
Take a left here, head to the centre of town.
"Tabağını bitirmezsen, buradan çıkamazsın" dedi.
"If you don't clear your plate, you won't get out of here."
- Buradan gir, sağa dön.
- Straight up here, then take a right again.
Ama merak etme buradan çıkacağız.
We'll get out of here. Don't worry.
Neden buradan gitmiyoruz?
Why don't we get out of here?
Buradan aşağı in ve sola dön!
All the way down and to the left!
Neden bir uğrayıp beni buradan almıyorsun?
Why don't you swing by and pick me up right now?
Para filan kazandığım yok sonuçta buradan.
I don't make any money off it or anything. - It's just to help them out.
Eminimki buradan farklı ve güzel bir yerde bir eviniz daha vardır?
- I bet you have another beautiful home someplace else, don't you?
Buradan çıkmayı başaramazsak...
Let's say, if we don't make it out of here...
O burada doğdu, burada yaşıyoruz, buradan ayrılmayı da düşünmüyoruz.
She was born here, we live here, we don't plan on leaving.
dönüyor 123
dondurma 106
dönmüşsün 59
döneceğim 198
döndüğünde 18
döndüğümde 48
dönüyoruz 28
dönecek 30
donanma 44
döndük 21
dondurma 106
dönmüşsün 59
döneceğim 198
döndüğünde 18
döndüğümde 48
dönüyoruz 28
dönecek 30
donanma 44
döndük 21