Dışarı gel translate English
786 parallel translation
Dışarı gel, Profesör.
Come on out, Professor.
Dışarı gel de gemiye bakıver.
Come on out and see the ship.
- Dışarı gel Judy.
Come outside, Judy.
Dışarı gel.
Come outside.
- Dışarı gel.
- Come out.
- Dışarı gel de bu işi erkek gibi halledelim.
- Come on outside and settle it like a man.
Evlat, bir dakika benimle dışarı gel.
Son, step out with me a moment.
İleri, geri, içeri, dışarı Gel ve kovalamacaya sen de katıl
♪ Forward, backward, inward, outward Come and join the chase
dışarı gel!
Come out of there!
- Ben giyindim, tatlım. - Dışarı gel!
- I'm finished dressing.
Dışarı gel.
Come on out.
Dışarı gel ve gör!
Come on out and see it!
Dışarı gel ve bir bak!
Come on out and take a look!
Lütfen dışarı gel!
Please come out!
- Dışarı gel.
- Step out.
Dışarı gel ve beni yakala.
Come out and get me.
Dışarı gel.
Come on outside.
Dışarı gel de ağzındaki dişleri dökeyim.
Step outside, I'll kick your teeth in.
Dışarı gel!
Come outside!
Bill Bonney, dışarı gel!
Bill Bonney, come out!
Ellerin omuzlarının hizasında dışarı gel.
Come out with your arms at your shoulders.
- Öyleyse dışarı gel.
- Come out, then.
Çabuk dışarı gel, bak!
Come out quickly. Look!
Seibei, dışarı gel!
Seibei, come out!
Dışarı gel!
Come on out!
Katie, hemen benimle dışarı gel lütfen!
Katie, come outside with me at once!
Kendini hazırla ve dışarı gel.
Prepare yourself, and step outside.
Morgan, dışarı gel.
Morgan, come out.
Dışarı gel Morgan.
Come out, Morgan.
! Dışarı gel!
Outside!
Gel benimle dışarı.
Come out with me.
Erkeksen dışarıya gel.
Step outside, if you're a man.
Yaramazlık ettin diye seni dışarı çıkarttılar. Gel bakalım.
Because you were a naughty dog, they made you leave the room.
Dışarı gel.
Come out.
Dışarıya gel.
Come on out.
Ellerini yukarıda dışarıya gel.
Come out with your hands up.
Hey, Celsa, dışarıya gel.
Look at this.
Hank, hadi dışarıya gel.
Come on out, Hank.
- Hadi gel, dışarıda bekleyelim.
- Come on, let's go outside and wait.
Gel haydi içeri gel durma orada dışarısı serin.
Hurry up! It's cold!
Dedim ki, " Gel bebek, burası sıcak, dışarısı çok çok serin
I said, come on, baby, it's hot in here And it's oh-so-cool outside
Gel dışarı da orada pardon de.
Come outside and Excuse Me there.
Hey, Moldabek, dışarı gel!
Moldabek!
Gel dışarı!
Come out!
Rose dışarı çıktığında beni görmeye gel.
When Rose is out, come by and see me.
Gel ve pencereden dışarı bak.Neden?
Come here and look through this window. Why?
Gel ve çık dışarı.
Come and get out.
Ya içeri gel, ya da dışarıda kal.
Come in, or I lock you out.
Öncelikle, çık dışarı, kapıyı çal ve öyle gel!
First, come back in again and knock!
Gel dışarı!
Get out!
Gel, arabam dışarıda.
I have a car.
dışarı gelin 19
gelin 2175
geliyorum 2650
geller 16
geldin 84
geldim 384
gel bana 68
geldi 321
geliyor 1263
geleceğim 238
gelin 2175
geliyorum 2650
geller 16
geldin 84
geldim 384
gel bana 68
geldi 321
geliyor 1263
geleceğim 238
gelmedi 96
geldin mi 58
gelecek misin 89
gelecek 246
geldik 352
geldiğinde 28
gelir 55
geldiniz 33
gelen 22
gelmek ister misin 244
geldin mi 58
gelecek misin 89
gelecek 246
geldik 352
geldiğinde 28
gelir 55
geldiniz 33
gelen 22
gelmek ister misin 244
gelirim 97
gelip 69
geleceksin 36
geldik mi 60
geliyorsun 30
geliyor musun 650
geldin demek 49
geleceğe 29
gelmiş 30
geldi mi 70
gelip 69
geleceksin 36
geldik mi 60
geliyorsun 30
geliyor musun 650
geldin demek 49
geleceğe 29
gelmiş 30
geldi mi 70