Efendiler translate English
311 parallel translation
Oh, efendiler!
Oh, masters!
Efendiler bugün buraya Majesteleri'nin hepimizin kalbinden geçen kararını kendi ağzından duymak için toplandık.
My Lords... we are to hear from Her Majesty's own lips today... her decision on a matter... that is near to all our hearts.
Haydi efendiler, arttırın.
Come along, my masters, bid.
Efendiye karşı sorumluluk... Doğru bir şeydi, Efendiler hâlâ kendi haklarına sahipken.
Duty to the lord... it used to be true, when lords still had their rights.
Göreceğin gibi, hassas ve talepkâr efendiler.
Touchy and demanding masters, as you'll see.
Evet Efendiler. Ben Samson'ı size getirebilirim.
Yes, my lords, I can deliver Samson to you.
Uyanın efendiler!
Sirs, awake!
Çılgın Efendiler
LES MAITRES FOUS ( The Mad Masters )
Buna ne diyeceksiniz bakalım... teğmen efendiler?
It's a sweet pleasure for the satisfaction of you, lieutenants!
Yeni efendiler benim, kilise ve hatta Avusturya piskoposluğu için yaptıklarınız biliyorlar.
New gentlemen are informed about everything that you did for me, for the cloister, and for the whole Austrian diocese.
Hizmetkarlık insanın içinde varsa, Şerif Ali Faysal'dan kötü efendiler bulabilir.
Well, if it is in a man to be a servant, Sherif Ali he could find worse masters than Feisal.
Efendiler bilinmiyor.
Masters unknown.
- Dikkat, efendiler!
Achtung, messieurs!
Hanedanlar, Gerçek Prensesler, Efendiler!
The Real Princes of Boozeland, Lords!
Efendiler şimdi burada!
Here are the masters now.
Kortej'deki bey efendiler Pineau, Schuman, Bidault v.b. millet vekilleri Zafer Kemeri'nde bir çelenk koyuyor, sonra kalabalık Fransis komünist partisının merkezini saldırıp
The funeral procession with MM. Pineau, Schuman, Bidault and other deputies depose a wreath at the Arc de Triomphe.
Babalık, artık ne çar ne efendiler var.
Listen, Daddy, no more Tsars, no more masters!
Güzel efendiler, sadece bildiğimi söyleyebilirim.
Good sirs, I can only tell you what I know.
Yalnız dikkat edin efendiler. Aramızda çok ihtiyatlı davranan Bazı hainler var... ki Kral buna artık müsamaha göstermeyecek.
Mark, my Masters... there is among us a brood of discreet traitors... to which deceit the King can brook no longer.
... efendiler ve işçiler. Ülkemde böyle.
In my country, there was such a law.
Efendiler ve kölelerle ilgili her şeyden nefret ediyorum ben.
I hate anything to do with masters and slaves.
Rab sizinle olsun, soylu efendiler. Eviniz sağlık, mutluluk... ve tüm diğer güzel şeylerle dolsun...
May this house be filled with health and happiness.
Öncelikle, efendiler —
Firstly, my lord...
Buradayım, efendiler.
Here, my lords.
Efendiler, Bu mahkemeye, karımı bir köşeye atmak için değil evliliğimin üzerine çöreklenmiş ağır şüpheler yüzünden geldim. Ve bu kasvetli korkular vicdanımı sarıyor.
My Lords, I have come to this court not because I wish to discard a wife, but because such grave doubts are cast upon my marriage and such grave fears invest my conscience.
Efendiler.
My Lords,
Artık efendiler yok, artık köleler yok.
No more masters, no more slaves.
Doktorlar, efendiler.
Doctors, excellencies.
Bugün uşaklarla efendiler eşit!
Let servants and masters be equal today!
"Söyleyin bakalım, efendiler hanımlarımızı kurşunlardan niye koruyamadınız?"
How come you men couldn't save our mothers from the bullets?
Efendiler bu bölgeyi daha sıklıkla Om'dan Arındırmalı!
The Masters should... de-om more often!
Bir at efendiler, bir at.
A horse, gentlement, in a horse.
Özgürsünüz efendiler.
You're free, gentlemen.
Durun efendiler çünkü o halâ bakire, Bu kadar yeter :
And hark ye, sirs, because she is a maid, spare for no fagots, let there be enow :
Efendiler,
Masters
Efendiler efendiler!
Gentlemen's! Gentlemen's!
Efendiler!
... Gentelment's?
Durun Efendiler! Bu ne telaş?
Wait gentelemen's, what is this rush?
Buyurun oturun, Efendiler.
Here, please have a sit gentlemen's.
Artık efendiler yok.
There's no more masters.
Efendiler, köylüler, saçmalık!
Masters, peasants, bullshit!
- Bütün efendiler!
- All masters!
Efendiler bizden bir çalışma yılını çalmak istiyorlar!
Masters want to steal a working year from us!
Efendiler tarafından sömürülmüş, Faşistler tarafından öldürülmüş.
Exploited by masters, murdered by the Fascist.
Efendiler düşmandır ve onları yoketmeliyiz.
Masters are enemies and we must destroy them.
- Bütün efendiler böyle söyler.
- Now all the masters say that.
Efendiler faşistleri ektiler. Onları kendileri istedi, onlara para verdiler.
Masters planted the Fascist, they wanted them, they paid for them.
Faşistlerin yardımıyla efendiler daha daha fazla kazandılar, ta ki paraları nereye koyacaklarını bilemeyene kadar!
With the Fascist masters earned more and more, till they didn't know where to put the money!
Efendiler, çok affedersiniz 8 silahşör hanımızda buluşmaya gelecekler
Dear customers our apologies The Eight Swordsmen are meeting in our tavern
Efendiler...
Sirs
Efendiler!
Sirs!
efendim 34795
efendi 334
efendimiz 532
efendi bruce 51
efendi yabu 29
efendi toranaga 70
efendi wong 91
efendi wang 37
efendi richie 17
efendi phillipe 18
efendi 334
efendimiz 532
efendi bruce 51
efendi yabu 29
efendi toranaga 70
efendi wong 91
efendi wang 37
efendi richie 17
efendi phillipe 18