Ellerını translate English
526 parallel translation
Tabi eller de sesin tınında ve çıkış gücünde önemli bir rol oynar.
The hands play an important part in the resonance and carrying power.
Eller yukarı ve çenenizi kapayın.
All you gotta do is to keep your hands up and your mouth shut.
Pekala Pete, indir silahını. Eller yukarı.
All right, Pete, drop your gun and get your hands up.
- Baskın. - Eller yukarı.
- A stickup.
Eller yukarı. Kaldırın ellerinizi.
Hold'em up there.
Bir düşmanın yüzü, diğerleri ile aynı, bir hainin bakışı, herhangi birinin ki gibi, Kana bulanmış eller, başkaların elleri gibi,
The face of an enemy is similar to any other, the look of a traitor is similar to anyone else's, the bloodstained hand is similar to anyone's.
Shalimar'ın yanında tutulduğum solgun eller.
Pale hands I loved beside the Shalimar
Işıklarsa tüm eller için daha iyi olacağını söyledi.
He said it'd be better for all hands if he lit out.
O an öğrendim ki, eğer dikkatle gözlemlerseniz eller, insanın yüzü kadar çok şey ifade edebilir.
I learned then that the hands, if you observe them well can be as expressive as the face
Silahını yere bırak ve eller havada bana yaklaş!
Throw down that gun! Walk towards me with your hands up!
Tutuk eller, onun ağzı ve göğüslerine dokunurken, yavaş çekimde filme alınmış yarış atlarının hızında hareket eder ;
The imprisoned hands move no faster than race horses filmed in slow motion as they touch her mouth and breasts ;
Teker teker çıkın. Eller havaya.
One at a time, with your hands in the air.
Enteresan çünkü, birincisi... adamda şimdiye kadar gördüğüm en büyük eller vardı, ikincisi de... bir kadınla çocuğunu ölümden kurtardığın konusunda bir hikaye anlattı eski kocası tarafından öldürülmek istenen.
There's something wrong with her. She makes stuff up. Is it her?
"Haydi eller havaya" nın antolojisini ve takıma nasıl girdiğimi.
What the jazz elite call the modern beat A complete anthology of "Well, all reet" And how I made the team
- Hepiniz birden eller havada kulübeden çıkın, yoksa Arnie'yi öldürürüm.
- All of ya! Come out of that cabin with your hands up, or I shoot Arnie.
"İneği eller cepte sağamazsın."
You cannot milk cow with hands in pockets.
Allah'ım, bana çalışabileceğim eller verdiğin için sana şükrediyorum. Dünyanın mucizelerini görebileceğim gözler verdiğin için sana şükrediyorum. Güzel melodileri dinleyebileceğim kulaklar verdiğin için sana şükrediyorum.
Lord, I praise you to have given me hands to work, eyes to see the marvels of the world hearings to listen beautiful melodies and feet to go wherever wants.
Eller yukarı ve kıpırdamayın.
Hands up and don't move
Böylelikle bu eller de... yağlansın ve takdis edilsin.
King and Prophet so may, these hands be anointed and consecrated.
Bu modern propagandanın bazı metodları. Lider daha hayattayken onu eller üzerinde göklere çıkarır.
- with all propaganda means available today, it is an affordable and practical way to be raised to the Heavens while still alive.
Eller başının üstünde.
Hands on your head.
Eller masanın üstüne.
Hands on the table!
Bu eller altın çıkartmak için başka bir şey için değil. Ve dişlerinle ateş edemezsin.
It takes two hands to pan for gold, and you can't shoot with your teeth.
Adamlarını dışarı çıkar, eller başlarının üzerinde.
Bring your men out, hands on their heads.
Sekreterin teki oturtmuş kıçını dizlerime,... senin eller de sürücünün bacakları arasına kayıvermiş halde.
I with a secretary's bum on my knee and you with your hands between the driver's legs.
Bazılarınız daha önce duymuşsunuzdur. Şovun ismi "Eller Yukarı".
Some you might have heard about me lt's called a hold up.
Eller göğüslerin üstünde bırakılsın.
Support the hands in the bosoms.
Eller, çekirge, dokunmanın gözleri ve dilidir.
The hands, grasshopper, are the eyes and tongue of touch.
Eller duvara. Bacaklarını aç.
Palms up on the wall and spread'em.
" Eller kalçalara, itin kalçalarınızı
" Hands on your hips, give them a push.
Duyusal organlar kaybolur suratlar ifadesizleşir eller değnek veya kıvrık kancalardır. İnsani temasın özellikleri ortadan kaldırılmıştır.
The sensory organs disappear faces become blank hands are clubs or curved hooks as the features of human contact are eliminated,
Buradaki ölülerin haçları yok mezar taşları yok, eski ihtişamlarını ifade edecek çelenkleri yok sadece burada yatıyorlar, çürüyen bozulan, paslı yığınlar halinde aç, hunhar eller tarafından içleri dışlarına çıkartılmış.
The dead here have no crosses, nor tombstones, nor wreaths to sing of their past glory, but lie in rotting, decaying, rusty heaps, their innards ripped out by greedy, vulturous hands.
Ya bu gece kelepçeler gidecek ya da yarın eller.
Either the cuffs come off tonight or the hands tomorrow.
Eller yukarı kalsın!
Get your hands up!
Eller başınızın üstüne, ikiniz de.
Hands on your head, both of you.
Eller sıraların üstüne!
Hands on your desks!
Eller sıranın üstüne.
Hands on your desks.
Çıplak bir kadın resmi yapsa, karşınızda sarkık göğüsler, çarpık eller belde korseden, bacaklarda da jartiyerden kaynaklanan izler bulursunuz.
If he paints a naked woman, you get sagging breasts, distorted hands dents from the corselet in the belly and from the garters in the legs.
Eller, başın arkasına.
Get on your f... ing knees.
Bir bakmışsın eller, ayaklar kopuvermiş.
Hands and feet have been known to disappear.
O... tasli topragi... ver ¡ ml ¡ kiImak ¡ ç ¡ n... kend ¡ eller ¡ yle... çalisip durur.
He works on flinty soil to make it productive with the labor of his own hands.
"Eller cepten çıksın, dik durun!" Biz de aynını yapıyoruz tek farkı, kendi cebimizden değil.
He was lying in bed there, hidden under the covers,
"Eller cepten çıksın, dik durun!"
"Hands out of your pockets and stand up straight!"
Eller yukarda dışarı çıkın.
All right, you two, come out with your hands up.
- Eller başınızın üstüne.
- Hands on your head.
- Kıpırdamayın! Eller yukarı!
Hands in the air.
Eller başın arkasına.
Hands behind your head.
Eller yavaş, Güvercin çırpınışı gibi...
Your hands slow, fluttering like doves...
Eller başların arkasına!
Hands behind your heads!
Bu minik eller sizleri şaapmaya çalışacak, yavaş, yavaş. hayatınızda tatmadığınız bir heyecan için.
Those tiny fingers will work you up, slowly, slowly, to an excitement you've never had before.
Eller çok aşağıda ne yaptıklarını zar zor görebiliyorsun.
Hands so low you can hardly see what they're doing.
ellerini yıka 31
ellerini uzat 28
ellerinizi kaldırın 59
ellerini üzerimden çek 45
ellerini havaya kaldır 33
ellerini yukarı kaldır 17
ellerini kaldır 128
ellerini çek 31
ellerini başının üzerine koy 19
ellerini başının üstüne koy 27
ellerini uzat 28
ellerinizi kaldırın 59
ellerini üzerimden çek 45
ellerini havaya kaldır 33
ellerini yukarı kaldır 17
ellerini kaldır 128
ellerini çek 31
ellerini başının üzerine koy 19
ellerini başının üstüne koy 27
eller 50
ellerim titriyor 21
elleri 19
eller havaya 54
ellerin 45
ellerim 62
eller yukarı 378
ellerime bak 26
ellerine dikkat et 18
ellerim titriyor 21
elleri 19
eller havaya 54
ellerin 45
ellerim 62
eller yukarı 378
ellerime bak 26
ellerine dikkat et 18