Fransïz translate English
136 parallel translation
Ya sen Fransïz?
What about you?
Ben Fransïz degilim!
I'm not a Frenchy!
Bir Fransïz erkeginin burun deliklerini asla küçümsemeyin.
Never underestimate a Frenchman's nostrils, Miss Twain.
FRANSIZ ORDUSUNA
AT THE FRENCH ARMY
FRANSIZ DEVRİMİ'NDEN GAULLİST HAFTA SONLARINA
FROM THE FRENCH REVOLUTION TO GAULLIST WEEKENDS
Timbuktu'ya gidiyorsunuz. TIMBUKTU'YA GİDECEK FRANSIZ EKVATORYASI
All the way to Timbuktu.
YILIN EN İYİ FRANSIZ FİLMİ
WINNER OF THE'LOUIS DELLUC'AWARD
Dekoru en az Fransiz okulu kadar yanici hale gelmektedir. "
Thus its decor becomes... everywhere inflammable as a high school in France.
( Alexis de Tocqueville, 1848 Fransiz Devrimi Anilari )
Tocqueville, Memoirs.
( Fransiz isçilerin Ilk Enternasyonal'in kurulus konferansindaki demeci, 28 Eylül, 1864 )
Declaration of French workers at the meeting of the foundation... of the Internationale, September 28, 1864
FRANSIZ PARFÜMÜ ÖDÜL ALDI
FRENCH PERFUME GETS AN AWARD
FRANSIZ FİLMLERİ FESTİVALİ
French Film Festival
Bir Fransiz kiz.
A French girl.
FRANSIZ BATI AFRİKASI Temmuz 1938
FRENCH WEST AFRICA July 1938
Mitsukoshi aslani ; sinirlarinda nöbet tuttugu yer, bir zamanlar – Fransiz resimlerinin büyük koleksiyoncusu dükkanlarinin yüzüncü yildönümü kutlamalari için Versailles satosunu kiralayan adam - Bay Okada'nin imparatorluguydu.
The Mitsukoshi lion stands guard on the frontiers of what was once the empire of Mr. Okada — a great collector of French paintings, the man who hired the Château of Versailles to celebrate the hundredth anniversary of his department stores.
Bosanmanin da törenle olmasini isteyen su Fransiz sairin dilegini Japonya yerine getirebilir.
It's Japan that could fulfill the wish of that French writer who wanted divorce to be made a sacrament.
Güney Afrika'da nükleer çatisma tehlikesi artti. Söz konusu sehir devletinin beyaz askeri rejimi Fransiz nötron bombasini basina açikladi. Ve bombayi kentin savunmasinda son çare olarak kullanacagini bildirdi.
The threat of nuclear confrontation in South Africa escalated today when the ruling white military government of that city state unveiled a French-made neutron bomb and affirmed its willingness to use the device as the city's last line of defense.
FRANSIZ
The French Man
Fransiz barisi ve savasi arasinda... oldugu kadar bir esans farki yok, sadece aralarinda derece farki var.
There is not... as between French peace and French war, a difference of essence but only of degree.
FRANSIZ EKONOMİSİ
FRENCH ECONOMY
Tabii canim, ben de Fransiz Kraliçesiyim!
Yes, and I'm the queen of France!
Sira senin, Fransiz.
It's your deal, Caiun.
Fransiz suikastçi bizi atlatti. Gambit nerede?
The Caiun assassin got the jump on us.
Gidelim buradan, Fransiz!
Get out of here, Cajun!
BİR FRANSIZ KADINI
A French Woman
İKİ YIL SONRA BULGARİSTAN-SOFYA - FRANSIZ ELÇİLİĞİ
Two years later
digeri Fransiz kasabasi.
she was French Country.
FRANSIZ EKMEGi!
French bread!
- Evet, buna fransiz opucugu diyorlar.
- Yeah, it's called a French kiss.
O fransiz.
He's French.
- Fransiz.
- It's French.
FRANSIZ ASKER : Hemen hemen kaygılanacağımız hiçbirşey yok.
We have almost nothing to worry about.
Almanya, kaynaklarini iki cephe arasinda dagitmisti ve sinir boyundaki Fransiz kale zincirini kolayca ezemiyordu.
Germany's resources were split between two fronts and she couldn't easily smash through France's forts along the border.
Belçika'ya girme fikri General Schlieffen'nindi. Plani, büyük bir hizla Fransa'ya girip, Fransiz ordusunu kusatmakti.
The idea of going through Belgium was General Schlieffen's, his way of storming into France and encircling the French army.
Aslinda ates, geri çekilen küçük Fransiz ve Belçika birliklerinden ya da birbirine ates eden sinirleri gergin Alman taburlarindan geliyordu.
In fact, most shots came from retreating units of French and Belgian soldiers or from nervous German troops shooting at each other.
Fransiz taburlari, Sambre irmaginin karsi kiyisinda ilerleyen Almanlara ates açti.
French troops kept up a storm of fire at the advancing Germans from across the River Sambre.
Ama Fransiz atesiyle vurulup yere yigildilar... içlerinden biri çildirmiscasina bize saldirdi ve ancak arkasinda bir dul ve 3 yetim birakan zavalli Materne'ye süngüsünü indirdiginde durdu.
One charges at us like a man possessed, only stopping when his bayonet has gone through Materne, who leaves a widow and three orphans.
Savasin ilk ayinda, içinde kadin ve çocuklarin da bulundugu toplam 6.500 Fransiz ve Belçikali sivil öldürüldü.
A total of 6,500 French and Belgian civilians, including women and children, were killed in the first month of the war.
Belçika ve Fransiz kuvvetleri, Alman saldirilarinin yogunlugundan bezmisti.
Belgian and French forces bore the brunt of the German onslaught.
21 Agustos'ta, ingiliz birlikleri, Mons'un Belçika kasabasinin Fransa sinirina yakin kisminda, Fransiz 5. Ordusunun yaninda pozisyonunu aldi.
On 21st August, British troops moved into position, with the French army, near the Belgian town of Mons close to the French border.
Savasin basinda, Poincare tüm Fransiz halkina ulusal birlik için çagrida bulundu.
At the war's start, Poincare had appealed to France for national unity
Ama yakalamis olmamiz gereken tüm o Fransiz mahkumlar ve silahlari neredeydi?
But where are the French prisoners and guns we should have captured?
Çatismanin arifesinde Fransiz Baskomutan Marshal Joffre subaylarina seslendi :
On the eve of battle, the French Commander in Chief, Marshal Joffre, addressed his officers...
Önümüzde sürekli Fransiz mermileri patliyordu.
French shells explode incessantly in front of us.
Tüfegimi omuzuma yasladim iki Fransiz yere düstü tekrar ates ettim ama birsey olmadi sarjörüm bosalmisti.
My rifle went to my shoulder. Two Frenchmen fell. I fired again.
Bir Fransiz uçagi aniden görünüyor dönüyor ve birsey birakiyor hava, siddetli bir patlamanin takip ettigi tuhaf bir islikla doluyor.
A French plane suddenly appears. It turns and drops something. The air fills with a whistling, followed by a violent explosion.
Fransiz kasabalarindan geçerek geri çekiliyorduk..
We continued to fall back, passing through French villages.
Louis De La Grandiere, Fransiz ambulans söförü savasin yogunlugunda Sophie'deki çiftlikte konuslandirildi.
Louis de la Grandiere, a French ambulance driver, was based at St Sophie farm, in the thick of the battle.
Kimsenin olmayan ve Alman piyade ve topçularinin ötesinde kalan bölgede 11 milyon Fransiz ve Belçikali erkek, kadin ve çocuk Alman isgali altindaki siviller olarak degisen yasamlarina alismayi ögreniyorlardi.
Beyond no-man's-land, beyond the German lines, 11 million French and Belgian men, women and children were learning to adapt to their changed lives as civilians under German occupation.
10 yasindaki Fransiz bir erkek ögrencinin olaganüstü günlügü "Fransiz-Alman Savas Haberleri" olarak isimlendirildi.
The extraordinary diary of a ten-year-old French schoolboy titled Journal Of The Franco-Boche war.
Birkaç bin Fransiz ve 58.000 Belçikali.
Several thousand French and 58,000 Belgians.