Gelir misin translate English
3,668 parallel translation
Benimle gelir misin Johnse?
You up to goin'with me, Johnse?
Marty, biraz buraya gelir misin?
Marty, come over here with me for a moment.
Benimle gelir misin?
Will you go with me?
- Gary, gelir misin?
- Gary, come.
Benimle gelir misin?
Would you mind following me for a moment?
Benimle evlat edinme kurumuna gelir misin sonra?
Well, you want to go to some adoption agencies with me later?
Çok zor ihtimal ama yarın gece Debbie'nin partisi var, gelir misin?
Total long shot. Do you wanna come to Debbie's sleepover tomorrow night?
Doug, lütfen, yukarı gelir misin?
Doug, please, could you come back upstairs?
Lütfen kendine gelir misin?
Will you pull yourself together, please?
Mason öğle yemeğine evime gelir misin?
Mason, could you come to the house for lunch?
Eğer sana tekrar gelir misin diye sorsam...
So if I was going to ask you to come over again...
Giovanni bir dakika gelir misin?
Giovanni, could I have two minutes?
Benimle gelir misin?
Come with me?
- Lütfen şuraya gelir misin?
Can you just come and stand here!
Sana "benimle gelir misin" derken romantik söylemedim, değil mi?
Hey, you didn't think I was asking you in a romantic way, did you?
- Evime gelir misin?
- Will you come to my house?
Annem yemeğe gelir misin diye soruyor.
Mum asks if you want to come over for dinner.
- Sen de bizimle gelir misin?
Will you come with us, too?
Yani, partiye benimle gelir misin?
So, will you go to the party with me?
- Arabayı alıp gelir misin?
- Want to go grab the car?
Korra! Buraya gelir misin?
Korra, please come in here.
Jean, gelir misin, lütfen?
Jean, can you come here, please?
Jayne, bir saniye gelir misin?
Hey Jayne, come here a second. Ed here
Ron, bir saniye gelir misin?
Ron, a moment.
Casey, ofisime gelir misin?
Casey, you want to step into my office?
Sen gelir misin lütfen?
How about you?
Sae, biraz gelir misin?
Sae, can you come here?
- Buraya sıkça gelir misin?
- You come here often?
Sadede gelir misin artık?
Would you get to the end?
Bir saniye benimle gelir misin?
Could you come with me for a second?
Buraya gelir misin?
Mind coming over?
Bizimle gelir misin lütfen?
Will you please come with us?
Biraz gelir misin?
Will you come along?
Hazırlanıp ameliyata gelir misin?
Why don't you scrub in and join us?
İçeri gelir misin?
You want to come in?
Charlotte, benimle çalışma odasına gelir misin lütfen?
Charlotte, would you join me in the study, please?
Biraz gelir misin?
Do you have a moment?
Pamela, lütfen içeri gelir misin?
Pamela. Could you step in, please?
Yanıma gelir misin?
Can you get over here?
Ama lütfen benimle bir yere daha gelir misin?
But would you please come with me to one more place?
Biraz buraya gelir misin, lütfen?
Come in here for a second, please.
Çıktığımda, benimle balo dansına gelir misin diye sormak istemiştim.
I'd like to know, when I get out, will you go ballroom dancing with me?
Buraya gelir misin, Marta?
Would you come in here, Marta?
Görüşmeye benimle gelir misin?
Any chance you'll come with me to see her?
Patron bir dakika gelir misin?
Hey, boss, can I see you for a moment?
Giyinip benimle gelir misin?
Can you get dressed and come with me?
Buraya gelir misin!
Come here, please!
Buraya sık gelir misin?
Come here often?
Mark, benimle gelir misin?
Mark, do you want to follow me?
Benim gibi kadınlar yaşlandıklarında başlarına ne gelir bilir misin?
Do you know what happens to women like me when we get old?
Buraya sık sık gelir misin?
Do you come here often?