Işte buradasınız translate English
515 parallel translation
Ve işte buradasınız, ikiniz de.
And here you are, the two of you.
Bay Martineau, işte buradasınız!
Mr. Martineau, so there you are!
- Bay Sears işte buradasınız.
Mr. Sears, here you are.
Hah, işte buradasınız.
Ah, there you are.
Ah, işte buradasınız.
Ah, here you are.
Efendim, işte buradasınız.
Ah, sir, there you are.
Bir avuç dolusu halka, kıçınızda parmak ve geçen zamana sırıtarak işte buradasınız.
Here you are with a handful of holes, a thumb up your ass... and a big grin to pass the time of day with.
İşte buradasınız.
There you are.
İşte buradasınız.
Here you are.
Bana yemekten sonra parka gelmeyi çok sevdiğinizi söyledi ve tıpkı söylediği gibi, buradasınız işte.
He tells me how much you like to come to the park after lunch, and here you are, just like he said.
İşte buradasınız.
So there you are.
İşte buradasınız.
And there you are.
İşte buradasınız.
There you are, you two.
İşte buradasınız!
Calm down!
- İşte buradasınız.
- Here you are.
İşte buradasınız, Bayan Bennet. Oh!
Oh, there you are, Mrs. Bennet.
İşte buradasınız!
Oh, there you are!
Fakat işte buradasın Zamanımız yok değil mi?
But there you are we just haven't had the time, have we?
İşte buradasınız.
Oh, here you are.
İşte buradasınız.
Oh, there you are.
İşte buradasınız Bay Eden.
Ah. There you are, Mr. Eden.
- İşte buradasınız, Terry.
- Ah. Here you are, Terry.
İşte buradasınız Bayan Page.
There you are, Miss Page.
İşte buradasınız. Her zaman ki gibi çok dakik.
Here, off as always.
İşte buradasınız memur bey.
Oh, Constable, there you are.
İşte buradasın, seni hayırsız!
Bad boy!
İşte buradasınız!
Here you are therefore!
İşte buradasınız!
Here you are..!
İşte beyler, bu yüzden buradasınız.
That, gentlemen, is why you are here.
İşte buradasınız Bay Lowry.
Oh, there you are, Mr Lowry.
Ve işte siz bir Noel hediyesi ile buradasınız.
And here you are with a Christmas present.
İşte yine buradasınız.
Ah, there you are again.
İşte buradasınız General.
There you are, general.
İşte buradasın küçük kız.
There you are, little girl.
İşte buradasınız.
There you are, folks.
İşte buradasınız.
Here we are.
- İşte buradasınız.
- Ah, there you are.
- İşte buradasınız.
- There you are.
İşte buradasınız!
You were here!
İşte bu yüzden buradasınız!
That's why you're here!
İşte buradasınız, dostlarım.
There we are you see, my friends.
İşte buradasınız.
Come out!
İşte buradasınız.
Ah, there you are.
İşte buradasınız Bay Wilson.
Ah, there you are, Mr. Wilson.
İşte buradasınız.
Uh-huh. So here you are.
İşte buradasınız, beyler.
Oh, there you are, gentlemen.
İşte buradasınız!
There they are.
İşte buradasınız.
Well, there you are, Lieutenant.
İşte buradasınız, eski dostlarım!
There you are, my old friends!
İşte buradasın, küçük kız.
You were there, little girl?
İşte buradasınız, buyrun hesabınız.
There you are, there's the bill.
buradasınız 63
işte bu 2275
iste bu 21
işte burada 1824
iste burada 21
işte orada 1649
iste orada 22
işte böyle 2360
işte buradayım 238
işte bu kadar 490
işte bu 2275
iste bu 21
işte burada 1824
iste burada 21
işte orada 1649
iste orada 22
işte böyle 2360
işte buradayım 238
işte bu kadar 490
işte burdayım 25
işte bu güzel 23
işte burası 350
işte buradasın 421
işte buyrun 44
işte bu o 68
işte budur 84
işte bu yüzden 206
işte bu yüzden buradayım 17
işte burdayız 23
işte bu güzel 23
işte burası 350
işte buradasın 421
işte buyrun 44
işte bu o 68
işte budur 84
işte bu yüzden 206
işte bu yüzden buradayım 17
işte burdayız 23
işte buldum 50
işte o kadar 74
işte burda 115
işte buyur 31
işte geliyor 764
işte bu harika 123
işte öyle 69
işte bütün mesele bu 21
işte o 399
işte buradayız 137
işte o kadar 74
işte burda 115
işte buyur 31
işte geliyor 764
işte bu harika 123
işte öyle 69
işte bütün mesele bu 21
işte o 399
işte buradayız 137