Nasıl başardın translate English
1,054 parallel translation
Bunu nasıl başardınız?
How you manage that?
Billie-May, kocalarımız konusuna tekrar gelmeyi nasıl başardın?
Billie-May, how'd you happen to get on the subject of our husbands again?
Bu kadar adamı toplamayı nasıl başardın?
How did you manage to get all these people together?
Bu farklılıkları Direniş'te bağdaştırmayı nasıl başardınız?
I never once made contact with the Communists. – Although you were supposed to?
Bunu nasıl başardın?
How did you manage that?
Bu kadar hızlı büyümeyi nasıl başardın?
How did you manage to grow up so quick?
Bunu nasıl başardın?
How did you get through?
- Nasıl başardın peki?
Ha-ha. - How'd you do it?
Nasıl başardınız kaptan?
How did we succeed, Captain?
Onları izole etmeyi nasıl başardın?
How do you isolate them?
Onu nasıl başardın?
How did you do it?
- Nasıl başardın? Sır değilse söylesene.
- How did you do it, if it's not a secret?
Fakat bu kadar kavgaya karışıp sağ kalmayı nasıl başardınız?
But how could you get into so many fights and always come out on top?
Nasıl başardın bilmiyorum, ama milyonlarca kez sana teşekkür ederim.
I don't know how you did it, but I thank you a million times.
O halde bunu nasıl başardınız?
Then how did you do it?
Gelebilmeyi nasıl başardın?
How did you make out?
İçeri girmeyi nasıl başardın?
How did you get in?
- Kapıdaki görevliyi geçmeyi nasıl başardın?
- How'd you get past the security?
Bize yetişmeyi nasıl başardın?
How did you manage to overtake us?
Beni bulmayı nasıl başardın?
How did you manage to track me down?
Bunu nasıl başardın?
How did you manage?
Nasıl başardın? - Beni bilirsin.
How do you do that?
Beni bulmayı nasıl başardın?
Listen, how'd you find me?
Bütün bunları almayı nasıl başardın?
How on earth did you manage to assemble all this?
Arabayı o hale getirmeyi nasıl başardın?
How did you get that car fixed up like that?
Bunu nasıl başardın?
HOW DID YOU DO IT?
Bunu nasıl başardın?
How did you do it?
Söylesene bana, bunu nasıl başardın? "
* "Pray, how did you manage to do it?" *
Nasıl başardın? Uzun hikâye.
There's a story in that.
Bunu nasıl başardın?
How did you do it, huh?
Sadece bilmek istiyorum, sen nasıl başardın?
I JUST WANT TO KNOW WHAT DID YOU DO?
Bunu nasıl başardın?
How'd you manage that?
( Çavuş Dedektif Sonny Crockett ) Bunu nasıl başardın?
What's the book on him?
- Öyle mi? Nasıl başardınız?
And how have you got on?
Bunu yapmayı nasıl başardın?
How did you manage that?
Onu nasıl başardığınızı bilmiyorum.
I don't know how you do it.
- Nasıl bunu tüm getirmeyi başardınız?
- How did you manage to bring it all in?
" Kurbanın bedenini tenis kortunun ortasına koyup kırmızı toprakta hiç bir iz bırakmadan kaçmayı nasıl başardı acaba?
"I wonder if you would explain how the murderer managed to leave the body of his victim... " in the middle of the tennis court and effect his escape... " without leaving any tracks behind him in the red dust.
Onu nasıl başardığını bilmiyorum.
I don't know how the hell you do it.
Ona hem işin hem evin üstesinden nasıl geldiğini sorduğumda..... içini gözlemleyen hafif bir gözlemlemeyle..... bunu başardığını çünkü Johan'la birbirlerine yardım ettiklerini söyler.
When asked how she copes with a job and a household, she smiles with shy delight "and replies that she and Johan help each other." That's true. "
Bunu nasıl başardığını öğrenmek istiyoruz, o kadar.
We just want to know how you make it.
Kendin nasıl incindiysen hayatta, beni de incitmeyi başardın.
You managed to injure me for life, just as you are injured.
İngitere'ye dönmeyi nasıl başardığımı öğrenmek için can attığınızdan eminim.
And I guess you're dying to know how I got back to England?
Bu kadar küçük bir şeyle yaşamayı nasıl başardığını görmek beni hayrete düşürüyor.
It amazes me how you manage to live in anything that small.
Bunu nasıl başardığını anlayabilmem çok uzun sürdü.
It took me forever to figure out how you pulled it off.
Bunu nasıl başardığını hiç anlayamayacağım!
He was such a wonderful chap.
Nasıl başardığımıza inanamazsınız.
You wouldn't believe, how we did it.
Face, bunu nasıl yaptın bilmiyorum ama gerçekten çok iyi iş başardın.
[Murdock] Face, I don " t know how you do it, but you sure do it good.
Bunu nasıl başardığını hiç anlayamayacağım!
How you did that, I'll never know!
Geri dönmeyi nasıl başardığını ve serbestçe işini yapmasına nasıl izin verdiklerini anlamıyorum.
I don't understand how she managed to come back... and is allowed to go about her business freely.
Nasıl oldu da bu dik şato duvarlarına tırmanmayı başardınız?
How do you climb up the walls?
başardın 415
başardınız 52
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasılsınız 3074
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasıl oldu 268
başardınız 52
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasılsınız 3074
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın canım 26
nasılsın tatlım 38
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın canım 26
nasılsın tatlım 38
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221