Telefon çalışmıyor translate English
168 parallel translation
- Fakat telefon çalışmıyor!
- But the phone doesn't work!
Telefon çalışmıyor.
I tell you, the telephone is out of order.
- Telefon çalışmıyor, efendim.
- Phone circuit's out, sir.
Telefon çalışmıyor.
The telephone is not working.
Telefon çalışmıyor.
Phone's out of order. Yeah. I know.
- Telefon çalışmıyor.
- The phone isn't working.
Telefon çalışmıyor beyim. Koridordakini kullanabilirsiniz.
The phone isn't working. sir You can make a call from the hallway.
Kuledeki hiçbir telefon çalışmıyor.
None of the telephones in the tower works.
Telefon çalışmıyor.
The telephone isn't working.
- Telefon çalışmıyor.
- Phone's dead.
Telefon çalışmıyor.
The line's dead.
Telefon çalışmıyor, hatırladın mı?
- The phone isn't working, remember?
Şansa bak Phil, telefon çalışmıyor.
Bum luck, Phil, phone's out.
Telefon çalışmıyor.
Phone's dead.
Bu telefon çalışmıyor.
This phone is dead.
Telefon çalışmıyor.
The telephone isn't working, of course.
Telefon çalışmıyor.
The telephone is dead.
Telefon çalışmıyor.
The telephone does not work.
Bu telefon çalışmıyor... ve ben babandan telefon bekliyorum.
This one's out of order... and I'm expecting a call from your dad.
- Telefon çalışmıyor.
- The phone's dead.
Bu telefon çalışmıyor.
These damned things never work.
Jetonlu telefon çalışmıyor.
Hey, the pay phone's out.
Hiçbir telefon çalışmıyor.
None of the phones here work.
Sanırım, telefon çalışmıyor.
I think it's out of order.
Telefon çalışmıyor.
Phone don't work.
Telefon çalışmıyor.
The phone doesn't work.
Telefon çalışmıyor.
Phone's out.
Telefon çalışmıyor.
The phone's dead.
- harika, artık telefon çalışmıyor.
- Great, now the phone doesn't work.
Telefon çalışmıyor.
Phone's out of range. It doesn't work.
Buradaki telefon çalışmıyor.
There's no telephone here that works.
Bu telefon çalışmıyor.
This phone isn't working.
Onlardaki telefon çalışmıyor daha fazla sorun yaratacaklarını düşünmüyorum.
His cell phone is dead. I don't think he'll be anymore trouble.
Telefon çalışmıyor...
The phone doesn't work.
Telefon çalışmıyor.
The phone is not working.
- Denedim, fakat telefon da çalışmıyor.
I tried, but the phone doesn't work either.
Bir telefon görüşmesi yapmam gerekiyor ve bizim telefonumuz da çalışmıyor.
I need to make a call, but our phone's not working.
Telefon hatları çalışmıyor.
Their telephone lines are cut.
- Telefon hattı üzerinden çalışmıyor.
- It does not go out over the phone lines.
Bu telefon da çalışmıyor.
- This phone don't work either!
Telefonu yaptıracak birini getiremiyorum ; çünkü asansörler çalışmıyor ve telefon olmadan da asansörü yaptırtamıyorum.
Can't get anybody to fix the phone because the elevators don't work and you can't call anybody to fix the elevators without a phone.
Telefon çalışmıyor.
It's our wedding anniversary.
3000 telefon hattı kesik, çalışmıyor.
I got 3000 phones out in Greenwich Village.
Telefon çalışmıyor ki.
The phone's dead.
Telefon hatları çalışmıyor.
GRACE : The phone lines are down.
Telefon da çalışmıyor.
This isn't gonna work!
Elektrikler yok. Telefon, televizyon çalışmıyor.
It makes sense to take precautions.
Telefon artık çalışmıyor.
The phone lines are all dead.
Telefon da çalışmıyor.
The phone's not working either.
Telefon hattı kesildi ve telsiz de çalışmıyor.
The phone's cut off and the radio's dead.
Zaten telefon hiç çalışmıyor!
The phone never works anyway!
çalışmıyor 158
çalışmıyorum 33
çalışmıyor mu 17
telefon 495
telefonu kapat 45
telefonu aç 47
telefon numarası 27
telefonda 73
telefon et 35
telefonu al 19
çalışmıyorum 33
çalışmıyor mu 17
telefon 495
telefonu kapat 45
telefonu aç 47
telefon numarası 27
telefonda 73
telefon et 35
telefonu al 19
telefon sana 113
telefon ettim 16
telefona bak 34
telefon var 19
telefon yok 49
telefona cevap ver 23
telefonunu kullanabilir miyim 34
telefon çalar 36
telefonun var 33
telefonum yok 16
telefon ettim 16
telefona bak 34
telefon var 19
telefon yok 49
telefona cevap ver 23
telefonunu kullanabilir miyim 34
telefon çalar 36
telefonun var 33
telefonum yok 16