Bakïyorum translate Spanish
107 parallel translation
Simdi zavallïcïga ben bakïyorum.
Ahora la cuido yo, pobrecita.
Bakïyorum ögrenmissin.
Has aprendido.
Nell için henüz çïkarïlmïs bir kapatma emrine bakïyorum.
Ha llegado una orden de reclusión para Nell.
Buna fotograf makinasï denir ve sana bu küçük pencereden bakïyorum.
Es una cámara, y yo te miro por esta ventanita de aquí.
Sana bu küçük pencereden bakïyorum ve...
Te miro por la ventanita y...
Bakiyorum iste.
Sólo miro.
ªu gümüº dolarlarla fazla savurgansin bakiyorum Gus.
Es un gastador libre con los dólares de plata que consigue, no, Gus?
Sana bakiyorum.
Te miro.
Duvarlara bakiyorum...
- Miraré las paredes...
Rock, bakiyorum kurallari hiçe sayiyorsun.
Acaba de echar el reglamento por ia borda.
Katilanlara bakiyorum da...
Yo miraba a los participantes.
Makinelerine bakiyorum.
Miro sus máquinas.
Evet, ona iyi bakiyorum.
Bueno, es que lo cuido bien.
isime bakiyorum. Sen de kendi isine baksan iyi edersin.
Me encargo de mi negocio, y te sugiero que te encargues del tuyo.
Sana bakiyorum gibi görünüyorum ama aslinda çenene bakiyorum.
Como cuando te veo a ti pero en realidad. - Veo tu mentón.
Donutlara düskünüz bakiyorum.
En persona.
Jordan bak, su anda ekrana bakiyorum ve Steve Madden hissesinden yüklü bir kisim satiliyor, anladin mi?
Veo la pantalla y muchas acciones de Steve están siendo vendidas.
bakiyorum ve dünyanin duracagi bir dönem Böyle olasi kutlama!
Vamos a celebrarlo ¡ que todos lo vean!
Sadece ona bakiyorum.
Miralo.
Buradalar. ªu anda birine bakiyorum.
Están aquí, les estoy mirando.
simdi zihin özüne bakiyorum.
Estoy mirando a través del ojo de tu mente.
Bakiyorum.
Revisando.
Basarili bir donemde yapilmis martini seti bakiyorum.
Así es. Estoy buscando un kit para Martini.
Beni cildirtir. Ben birseye bakiyorum, belirli bir seye.
Tengo que buscar una cosa y solo una cosa.
Beni baglayan hicbir sey yok. Beni baglayan hicbir sey yok, eglenceme bakiyorum. Kimseye bagli degilim.
No tengo ataduras. así que me divierto... no estoy atado a nadie.
Beni neyin bekledigine bakiyorum.
Busco por lo que viene. - Si.
Bakiyorum, sömine halisi yok.
No hay alfombra del hogar, por lo que veo.
- Kime bakiyorum o zaman, Ari?
- ¿ A quién miro, Ari?
Fotograflara bakiyorum.
Estoy mirando las fotos en este momento.
Bakiyorum oraya tek parca gidip dönebilmissin.
Veo que regresaste entera.
- Dostum zaten sana bakiyorum.
- Tío, ya te estoy mirando.
Ilk nisancidan yarim kilometre uzaktaki bir elektrik teline bakiyorum.
Mirando un cable de electricidad A medio kilómetro del primer francotirador.
Nasil bakiyorum? Bu benim bakis seklim.
- Qué cara, es mi única cara.
Oyunlarima bakiyorum..
Revisando mis juegos...
Bakiyorum iki kisisiniz.
Veo que trajiste a tu amigo.
Babama bakiyorum diye beni seviyorlar.
Me sonríen y me preguntan por mi papá.
Bakiyorum hâlâ o tüylü seyle oynuyorsun.
Veo que aún llevas en el dedo, esa cosa peluda.
- Ben mi anahtar deliginden bakiyorum? - Bitirmeme izin verin lutfen.
Yo estoy viéndolo a través de- -
Aynaya bakiyorum
Me estoy mirando en el espejo
Saatte 10 kere bakiyorum.
Unas 10 veces por hora.
Sokaga bakiyorum, Ben tek parca halinde gelmesini istiyorum.
Estoy viendo la carretera, quiero llegar entero.
- Ben bir kadina bakiyorum.
- En busca de una mujer.
Demek öyle, bir bakiyorum "insanlari tehlikeli yapiyorsun," oluyor,... bir bakiyorum, "Seni birakmiyoruz!"
- Vale, así que primero es, "Haces que la gente se ponga en peligro", y lo siguiente es, "No vamos a abandonarte".
- Hemen bakiyorum.
- Estoy en ello.
Bakiyorum da, hala haril haril çalışıyorsunuz.
Redoblan esfuerzos, ¿ no?
Sanirim birisine bakiyorum bile.
Creo que estoy viendo una.
su anda tam ona bakiyorum.
- Estoy viéndola en este momento.
Bu adam konusmaya basladiginda... Dikkatlice bakiyorum ve Tanri üzerine yemin ederim ki, Daley'in dudaklari kimildiyor.
Cuando este tío empieza a dar un discurso, miro y veo los labios de Daley moviéndose, lo juro por Dios, palabra por palabra.
Pekala, etrafa bakiyorum da, sadece uniformanin icinde iyi gorundugu icin diyebilirim.
Bueno, mire alrededor, solo puedo suponer que es porque le queda bien el uniforme.
Tum gun hasta anneme bakiyorum.
Todo el dia cuido de mi madre enferma.
- Ben sadece ona bakiyorum.
- Lo estoy mirando ahora mismo.