Batı berlin translate Spanish
141 parallel translation
... Doğu ve Batı Berlin arasındaki sınırı kapattılar.
Habiendo vivido en Berlín y habiéndolos tratado... sé a qué me refiero.
Ve Batı Berlin polis komiserini.
Luego llame al Jefe de Policía de Berlín Occidental.
... Batı Berlin'desin. Ve seni bir sübyanla çatıda yatmaktan tutuklatabilirim.
Están en Berlín Occidental y puedo hacerte arrestar... por acostarte con una menor de edad.
Batı Berlin'i alacağız. Batı Avrupa'yı alacağız.
Tomaremos control de Berlín y Europa Occidental.
Ben bildirmeyeceğim. Ama ya öğrenirlerse? O zaman sınırı geçer Batı Berlin'e gideriz, olmaz mı?
No les informaré, pero si se enteran... entonces cruzamos la frontera a Berlín Occidental.
Evet, ama Batı Berlin'de sorun çıktı.
No, pero tuve problemas en Berlín Occidental.
Burada bulunan NATO'daki arkadaşı için Batı Berlin'de biri bana verdi.
Un tipo de Berlín Occidental me los ha dado... para un amigo suyo que está aquí en la OTAN.
Batı Berlin belediye başkanı Willy Brandt, insanların Faşizm hakkında konuşmayı bırakması gerektiğini söylüyor. " Aradan 20 yıl geçti, Geçmişte yaşamayı bırakma vakti.
El alcalde de Berlín Willy Brandt invita a no hablar más del fascismo, que han pasado 20 años y que la paciencia tiene un límite, que basta de invocar a los fantasmas, que el nazismo ya no existe.
Batı Berlin'deki geçici adreslerimizden birine.
A una de nuestras direcciones de conveniencia en Berlín.
Berlin'e olan erişimi tamamen kısıtladı. İki ülke ayrıca, Amerika... işgalci Çin güçlerine karşı taktik nükleer silah kullanma kararını geri almadıkça... Batı Berlin'i 48 saat içinde... istila edeceklerini belirtti.
Las autoridades rusas y de Europa del Este... han sellado todos los accesos a la ciudad de Berlín... y han declarado su intención... de ocupar la mitad oeste de la ciudad... salvo que los americanos en Vietnam retiren la decisión de ayer... de usar armas tácticas nucleares contra las fuerzas invasoras chinas.
Batı Berlin'e girmesini takiben... iki NATO zırhlı bölüğü şehre ulaşma teşebbüsünde bulundu. Ancak sayıca üstün Komünist güçler tarafından bastırıldılar.
2 divisiones armadas de OTAN intentaron entrar por la fuerza en la ciudad y fueron repelidas por un número mayor de fuerzas comunistas.
- Batı Berlin'de ne halt ediyorsun?
- ¿ Qué hace en Berlín Occidental?
Eğer isterseniz, bir araba ayarlarız ve bir saat içinde Batı Berlin'de olursunuz.
Puedo pedir un coche y estará en Berlin occidental pronto.
Elimizde önemli haber olunca bütün muhabirleri Batı Berlin'den buraya çağırıyoruz.
Para las noticias importantes invitamos a nuestros corresponsales de Berlin occidental.
Batı Berlin'deki Amerikan vize bürosuna yazıyorum.
Escribi a Berlin occidental a la oficina... de visados americanos.
Batı Berlin'e dönen tren üç dakika sonra yola çıkacak.
Hay un tren de vuelta al Berlín Oeste dentro de tres minutos.
Batı Berlin ablukası devam ediyor...
Algo está pasando. Tengo que escuchar todo el día... Repito :
Ve neden bir ajanımız Batı Berlin'de öldürüldü.
Y por qué mataron a uno de nuestros agentes en Berlín Este.
009 öldüğünde Octopussy Sirki'nin Batı Berlin'de olduğunu teyit ettik.
Verificamos que el Circo estaba en Berlín Este cuando perdimos a 009.
Ruslar Batı Berlin'e giriş ve çıkış bağlantılarını kesti.
... los rusos han cortado las entradas y salidas a Berlín...
- Umarım. Batı Berlin'e giden bir Amerikan askeri konvoyunun... Doğu Alman sınırındaki Helmstedt'te durdurulduğu anlaşılıyor.
Eso espero... todavía hay detalles llegando, pero parece que el convoy americano se ha detenido en la frontera alemana.
Batı Berlin'in doğusunda.
Está al Este de Berlín del Oeste.
Şey, düşük bir ihtimalle sizin Batı Berlin'e gönderilmenizi sağlarız.
Si remotamente sucediese eso,... hemos hecho arreglos para que los lleven a Berlín del Oeste.
Batı Berlin'de sıcaklık 57 derece civarında.
La temperatura en Berlín del Oeste es de 13 grados.
Beytlehem, Helsinki, Batı Berlin ve Mercan Adalarından canlı olarak, Charles Dickens'in ölümsüz Noel klasiği,
Belén, Helsinki, Berlín Oeste y la Gran Barrera de Coral, el inmortal clásico navideño de Charles Dickens,
- Batı Berlin mi? - Evet, Batı Berlin.
- ¿ Berlín Oeste?
Ben, bölünmüş Batı Berlin'in Amerikan bölgesindeki Treptow Şatosu'ndan Ike Pappas. Bunun insanlık tarihindeki en muazzam anlardan biri olduğu kesin.
Soy Ike Pappas, desde... la zona de EU en Berlín occidental... en lo que será un momento histórico... para toda la humanidad.
Ben Ike Pappas, sizlere Batı Berlin'den bildirdim.
Soy Ike Pappas, desde Berlín Occidental.
Batı Berlin tıpkı Doğu Berlin gibi görünüyor. Bu kargaşa da nedir?
Berlín Occidentales iguala Berlín Oriental. ¿ Porqué tanto alboroto?
Batı Berlin'e gittiğim zaman bana doldurmam için belgeler verdiler. İsim, meslek, yaşayan en yakın akraba.
Cuando llegué a Berlín Occidental... me dieron los documentos de a llenar... nombre, ocupación, vida familiar más cercano.
Ama 1 965'te Batı Berlin'de izinize rastlandı.
Pero luego, en 1965, lo vieron en Berlín Occidental.
Doğu Alman mültecilerin Batı Berlin'de yuva arayışı hareketi, Stalin'in ölüm haberiyle rekor seviyelere ulaştı.
" El flujo de refugiados de Alemania Oriental al santuario en el sector occidental de Berlín alcanzó proporciones récord con la noticia de la muerte de Stalin.
Büyüyen gerilim haberleri kısa sürede Batı Berlin'e yayıldı.
Las noticias del descontento creciente pronto se propagaron a Berlín Occidental.
" 16 Haziran günü askeri hükümette yer alan muhtemelen istihbarattan olan bir arkadaşım yanımdan aracıyla geçerken durup'Charles, mutlaka Doğu Berlin'e gelmen lazım'dediğinde Batı Berlin'de açık hava restoranında yemek yiyordum.
" Yo estaba almorzando en un restaurante al aire libre en Berlín Occidental el 16 de junio cuando un amigo mío, quien estaba en el gobierno militar y probablemente en inteligencia, pasó conduciendo y me dijo,'Charles,
Endişeleri, Batı Berlin'e güvenli giriş yollarına sahip olmak ama Ruslarla problem yaşamamaktı.
Su preocupación era tener seguridad en las rutas de acceso a Berlín Occidental pero no se meterían en complicaciones con los rusos.
Yeni Alman Markı'nın Batı Berlin'de kullanıma girmesine General Clay ve Batılı müttefikleri Ernst Reuter ikna etti.
El General Clay y los aliados occidentales fueron persuadidos por Ernst Reuter para emitir el nuevo Marco Alemán en Berlín Occidental.
Sovyetler, Batı Almanya ve Batı Berlin arasındaki tüm ana yolları, demiryollarını ve kanal bağlantılarını kapattı.
Los soviéticos bloquearon todos los caminos principales, ferrocarriles y canales entre Berlín occidental y Alemania Occidental.
Berlin'in batı kısmına yapılan tüm seferler durdurulduğunda....... kriz zirveye ulaştı.
La crisis se ha agudizado esta tarde al interrumpirse el transporte ferroviario entre Berlín y las zonas occidentales.
Berlin İstasyonu'nu ben işletiyordum. Batı Almanya'daki tüm ajanları yönetiyordum.
Dirigía el puesto de Berlín, a todos los agentes de Alemania Oriental.
Berlin'de, ayaklanan... Batı Alman siviller ile silahlı Doğu Alman polisinin... bir araya gelmesi... olayların patlaması için gerekli kıvılcımı çıkarmaya yeter.
En Berlín, con los disturbios de civiles germano-occidentales, y con la policía armada de Berlín Este, allí es donde es más probable que se diera el necesario punto de inflamación.
Berlin'e gideceksen, umarım batı yakasında kalırsın. Tamam mı?
Pero si vas a Berlín, espero que te quedes en el Oriental, ¿ vale?
Batı Almanya'da tam donanımlı bir kaç yüz Amerikan askeri... bu sabah Berlin'e otoban kontrol noktasına... Helmstedt'e hareket etti.
Algunos cientos de soldados americanos en la RFA... con equipo de campaña, se trasladaron a Helmstedt esta mañana... el puesto de control de la autopista hacia Berlín.
Sabah saat 10'da, Berlin'den Nauen'e giden yolu kesmeyi başarmışlar. Bize çıkış yolu olarak, sadece batı kalıyor.
A las 10 : 00 Hs. han logrado cortar la ruta entre Berlín y Nauen, nuestra única salida hacia el oeste.
"Eh, artık Batılı güçler Berlin'i salıvermek için geliyor."
"Bueno, ahora que las tropas occidentales viene para la liberación de Berlín..."
Goebbels, Hitler'in savaşın en büyük kararlarından birini verdiğini haykırıyor onun artık Berlin'in batısında değil doğusunda savaşmaya azimli olduğunu ve bunun Batılı güçlerin, Ruslarla olan savaşımızda bize katılacağı anlamına geldiğini söylüyordu.
Goebbels exclamaba una de las decisiones más importantes de la guerra Hitler acaba de hacer, está decidido ahora no más para luchar contra Occidente, sólo hacia el este en Berlín, y esto significa que las potencias occidentales se unan a nosotros en nuestra lucha en contra de Rusia.
Berlin'deyken, batı cephesinin kısa olacağını düşünmüşlerdi. ocak ayında, savaş planlarında son tarih 1 Temmuz'du.
en el mes de enero, los acuerdos de la guerra tenía la fecha final del 1 de julio.
Berlin, batıya Sovyet Bölgesi'nden geçen bir otoyol ve demiryoluyla bağlanmıştı.
Berlín estaba conectada a occidente por una autopista y una línea de ferrocarril que corría a través de la zona soviética.
Batı'nın Berlin'den çıkmaya niyeti yoktu ama Sovyetler'in, onların gitmesini istediğini biliyorlardı Stalin'in bunu elde etmek için savaşabileceği riskinden çekindiler.
Occidente no tenía intención de moverse de Berlín, pero sabía que los soviéticos los querían fuera. Temían que Stalin pudiera arriesgarse a una guerra para conseguirlo.
Göstericiler için asıl hedef ; şehir meclisi, Berlin'in tamamını Batı çizgisinde yönetmeyi isteyen Belediye Meclisi'ydi.
Para los manifestantes, el objetivo real era el consejo de la ciudad, el Magistrat, que quería gobernar toda Berlín según la manera occidental.
Üzerinde Berlin anlamına gelen B harfiyle damgalanmış yeni Alman Markı, 23 Haziran'da Batı Sektörlerinde tanıtıldı.
El nuevo Marco Alemán, sellado con una'B'de Berlín, fue introducido en los sectores occidentales el 23 de junio.
Berlin halkı, Batı Alman Markı'nın değerinin daha yüksek olduğunu fark etti.
Los berlineses descubrieron que los Marcos-D occidentales valían más.