Beni arama translate Spanish
784 parallel translation
O halde konuşmaya hazır olana kadar beni arama.
Entonces no me llames hasta que estés listo para hablar.
Ama yardım için beni arama. Çünkü sana yardım etmeyeceğim.
Pero no me pidas ayuda, no te la daré.
Şimdi bitti... ve asla gelme ve beni arama!
Ahora se terminó... y tú nunca vendrás a buscarme.
Sen beni arama. Ben seni ararım.
No me llames yo te llamaré.
Beni arama. Buna kimse inanmaz.
No me busque, nadie me creería.
En azından bana bir teşekkür edebilirsiniz..... sizi, beni arama zahmetinden kurtardım.
Podrías al menos agradecerme... el ahorrarte el trabajo de encontrarme.
Beni arama, yapabilirsen unut.
No me busques, olvidame si puedes.
Beni arama veya temas kurmaya çalışma.
No me llames ni intentes comunicarte conmigo.
"Bana baba deme, beni arama."
No me llames, papá. No me busques.
Beni arama!
No me vuelva a llamar.
Beni arama! İmkansız.
No me vuelva a llamar!
Bu konu hakkında bir daha beni arama.
No voy a hablar de eso. No vuelva a llamarme.
Eğer ihtiyaç duyacağın herhangi bir şey olursa... beni arama.
Si alguna vez necesitas algo... No me llames.
Eve dönmeye karar verdiğinde..... ve aradığını bulamadığında..... bunun acısını senden çıkartmaya kalkarsa..... sakın beni arama.
Y cuando por fin se decida a volver a casa... borracho hasta las orejas... y vuelva a machacarte la cara al otro lado de la frontera, no me llames.
Çünkü hastalarda gece ve gündüz her saat beni arama eğilimi var.
A menudo ocurre que mis pacientes me llaman a cualquier hora del día.
Sakın beni arama.
No me llames.
Sakın beni arama, artık bu iş bitti.
No te molestes en llamarme, porque hemos terminado.
Brad, lütfen beni arama. Söyledim sana!
¡ Y no me llames más!
Bir daha beni arama olur mu?
No me vuelvas a llamar.
beni arama Ognjen Strahinjic, eğer sana konseri beklemen için izin verirsem!
Impediré que se celebre ese concierto, como que me llamo Ognjen Strahinjic.
Beni arama artık, bunu eve geldiğimde konuşuruz.
No me llames para estas cosas. Hablaremos cuando llegue a casa.
Seninle konuşamam. Beni arama, çünkü ben...
No puedo hablar contigo.
Ivan'ın yattığı orospu beni arama cüreti gösterdi.
Esa perra con la que se estuvo acostando Iván se ha atrevido a llamar.
Beni daha fazla arama.
No vuelvas a llamarme por teléfono.
Beni de bir daha arama.
No me llames más.
Beni buradan arama dedim.
Ya no puedo más. Te he dicho que no me llames aquí.
Sana sadece, beni artık Antek'in orada arama demek istedim.
Sólo quería decirte que no vayas a buscarme al bar de Antek.
Ve Sidney, artık beni bu telefondan arama.
Ah, Sidney, no vuelvas a utilizar este número.
Evet, bunu kast ettim. Beni de bir daha arama.
Eso es, y no vuelva a llamarme aqui.
Ve beni bir daha buradan arama.
Y no me llames aquí.
Beni, onu arama derdinden kurtardı!
Me ha ahorrado el problema de encontrarle.
Sarışının teki kocasını terk etti diye 15 dakikada bir arama beni.
Ahora, mira, no seguir llamándome aquí cada 15 minutos... debido a una rubia corre sobre su marido.
Bay Giorgio, arama sebebim şudur : Hatırladığım kadarıyla, beni New York Borsası'ndaki endüstri ve tekstil firmaları hakkında bilgi almak için aramıştınız.
Señor Giorgio, le he llamado porque, si no recuerdo mal, hace 3 días me pidió información acerca de los sectores textiles e industriales en el Stock Exchange de Nueva York
Artık beni bekleme ve arama!
¡ Así que no me esperes ni me llames más!
Beni de arama.
No llames.
Beni bir daha oradan arama, Baba.
No. No me llames allí papá.
Bir daha beni arama.
No vuelvas a buscarme.
Beni bir daha buradan arama demiştim.
e dije que nunca me llamaras aquí.
Elveda, ve lütfen beni bir daha arama.
Bueno, ¡ adiós!
Ayrıca bir daha beni bu numaradan arama. Dallama.
Y no me vuelva a ¡ amar a este número.
Sana beni golf sahasından arama demiştim!
Te dije que nunca me llamaras al campo! Que ocurre?
- Beni bir daha sakın arama!
- No vuelva a llamarme.
Lütfen. Hadi ama, beni bir daha arama olur mu?
Por favor, no me llames más.
Beni artık arama.
No puedes seguir llamándome.
Hayır. Beni ev telefonundan arama.
No me llames de tu casa.
Sana beni bir daha arama dememiş miydim?
Te dije que no me llamaras.
Ona hakaret etmemeliydim. Sadece o Yahudi'yle arama mesafe koymak beni eğlendiriyordu
No debí insultarle, pero... disfruté llamándole judío.
Evimde arama yaptınız, bir şey bulamadınız ama beni kaçakçılıkla suçluyorsunuz. Çuvalladınız.
¿ No encontráis nada y me tratáis de gran traficante?
Sonra düşündüm ki odada bir arama yapılabilir ve elbiselerim beni ele verebilirdi.
Y entonces se me ocurrió que podrían buscar por la habitación y que mis ropas podrían traicionarme.
BENİ ARAMA.
NO ME BUSQUES.
Eğer... beni önceden bulduysan, arama.
"No me buscarías... a menos que ya me hubieras encontrado".
arama 36
aramadım 18
aramadı 31
aramaya devam et 50
aramana sevindim 17
aramaya devam edin 45
beni affet 279
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
aramadım 18
aramadı 31
aramaya devam et 50
aramana sevindim 17
aramaya devam edin 45
beni affet 279
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
beni sevmiyorsun 73
beni dinlemeni istiyorum 19
beni arar mısın 16
beni rahat bırak 762
beni bekle 346
beni duyuyor musun 999
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
beni sevmiyorsun 73
beni dinlemeni istiyorum 19
beni arar mısın 16
beni rahat bırak 762
beni bekle 346
beni duyuyor musun 999
beni seviyorsun 108
beni mi 242
beni yalnız bırak 473
beni dinler misin 72
beni dinle 1698
beni takip edin 363
beni seviyorsan 33
beni ilgilendirmez 158
beni dinliyor musun 187
beni anlıyorsun 23
beni mi 242
beni yalnız bırak 473
beni dinler misin 72
beni dinle 1698
beni takip edin 363
beni seviyorsan 33
beni ilgilendirmez 158
beni dinliyor musun 187
beni anlıyorsun 23
beni duydun mu 311
beni iyi dinle 148
beni korkutuyorsun 140
beni rahat bırakın 167
beni affedin 168
beni izleyin 355
beni iyi dinle 148
beni korkutuyorsun 140
beni rahat bırakın 167
beni affedin 168
beni izleyin 355