English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ B ] / Beni bırakmayın

Beni bırakmayın translate Spanish

448 parallel translation
Beni bırakmayın.
No me deje.
Bayan Flaemm, lütfen beni bırakmayın.
Srta. Flaemm, por favor, no me deje.
Beni bırakmayın burada!
¡ No me dejen aquí!
Lütfen beni bırakmayın!
¡ No, Helen, por favor! No te vayas.
Beni bırakmayın, beni arkada bırakmayın.
No me dejéis. No me dejéis atrás.
Beni bırakmayın.
No se escape.
Beni bırakmayın.
No me deien.
Beni bırakmayın.
No me dejen.
Beni bırakmayın!
¡ No me dejen!
- Beni bırakmayın. Sizinle geleyim.
No me dejen, quiero acompañarles.
Lütfen sayın yüzbaşı, beni bırakmayın!
Por favor, señor capitán, no me dejan!
- Beni bırakmayın!
- ¡ No me dejen!
Hayır, beni bırakmayın, arkanızı döner dönmez beni öldürecek.
No, no me abandonen, El me matara Tan pronto como giren sus espaldas.
- Beni yalnız bırakmayın memur bey!
- No me deje, agente.
Beni burada bırakmayın!
¡ Salgan pronto!
Beni merakta bırakmayın.
No me deje en ascuas.
Hayır beni burada bırakmayın!
No me deje.
Beni burada bırakmayın.
No me deje aquí.
Beni burada bırakmayın.
No me vas a dejar aquí.
İndirin yere ayı Beni alıp götürdüğünde bırakmayın görmesin acımı
Apaga la Luna que no vean mi dolor cuando él me lleva
Beni burada bırakmayın.
No me dejen aquí.
Beni bunlardan mahrum bırakmayın.
No me las nieguen.
- Gitmeyin.Beni yalnız bırakmayın.
- No vaya. No me deje.
Lütfen beni açıkça söylemek zorunda bırakmayın.
No me obligue a dejárselo más claro.
Lütfen beni bu melun yerde yalnız bırakmayın.
No me dejen solo... en este sitio infernal.
Beni burada bırakmayın!
¡ No me dejéis aquí sola!
Beni burada bırakmayın.
No me haga quedarme aquí.
Beni İngilizlerin ellerine bırakmayın.
Llévenme a la cárcel, pero no me entreguen a los ingleses.
Tanrı adına ve Musa adına ve tüm azizler adına... Beni, sizi dışarı atmak zorunda bırakmayın.
En nombre del Todopoderoso... y su Moisés y todos los santos... no me obligue a echarla a la calle.
Efendim, beni burada yalnız bırakmayın.
No me deje solo aquí, señor.
- Beni burada yalnız bırakmayın.
- No me dejéis sola.
Lyon, bırakmayın beni burada!
¡ Lyon, no me dejes aquí!
Lütfen, lütfen. Beni burada bırakmayın.
Por favor, no me dejen aquí.
- Beni arkada bırakmayın.
- ¡ No me dejen sola!
- Beni onunla yalnız bırakmayın!
... ¡ No me dejéis con él! ... ¡ No! ...
Lütfen, beni yalnız bırakmayın.
Por favor, no me dejen. Esta detrás de mi y me va a matar.
Beni güç kullanmak zorunda bırakmayın.
Usaré la fuerza si es necesario.
Beni yalnız bırakmayın!
No me deje, por favor.
Beni yalnız bırakmayın.
No me dejen sola.
Beni bu manyakla yalnız bırakmayın.
Ven, Roberto. ¿ No irás a dejarme sola con este maníaco, no?
- Beni bırakmayıp, ağzımı tıkadığın ve bağladığın hikayeme inandırıcılık katması için. Tamam mı?
Para que crean la historia de que me apuntó para atarme y amordazarme.
Beni burada bırakmayın!
¡ No me dejen, por favor, ábranme!
Don Gaetano, birbaşıma bırakmayın beni!
Don Gaetano, no me deje sólo con él.
Lütfen beni yalnız bırakmayın.
Por favor no me dejen sola.
Beni burada bırakmayın.
No me deje aqui.
Lütfen beni burada bırakmayın.
Por favor, No me deje aqui.
Hayır! Beni burada bırakmayın.
- No, no me dejéis aquí.
Ayaklarım, beni yarı yolda bırakmayın sakın.
Pies, no me fallen ahora.
Hadi, siz metal ayaktarakları, beni şimdi yüzüstü bırakmayın.
Vamos, metal no me falles ahora.
- Beni burada bırakmayın!
- No se vaya sin mi.
- Bırakmayın beni!
- No me abandonen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]