Biz buradayız translate Spanish
1,306 parallel translation
Şimdi de biz buradayız.
Ahora, aquí estamos.
Biz buradayız!
¡ Estamos aquí abajo!
Buna inanabiliyor musun? Biz buradayız ve sağız.... ve hiç kimse bizi öldürmeye kalkışmadı! Buradayız.
Puedes creerlo, estamos aquí
D'Argo, biz buradayız, sen neredesin?
D'Argo, estamos aquí, ¿ donde estás tu?
Chrissy biz buradayız. Televizyonları bekliyoruz.
Chrissy, estamos abajo esperando la televisión.
Efendim, biz buradayız.
Señor, estamos aquí.
Biz buradayız. Güvenli evde.
Nosotros estamos aquí.
Biz buradayız. Bu yüzden bize burada saldıracak.
Estamos aquí, y nos atacará aquí.
Sınırlı süre, ve biz buradayız.
Entrada limitada, y estamos dentro.
Koş, Scott! Biz buradayız! Scott!
¡ Scott, aquí estamos!
Biz buradayız.
Nosotros estamos aquí.
Neden bu adamlar dışarıda top oynarken biz buradayız?
¿ Por qué esos tienen que estar ahí fuera... y nosotros aquí dentro?
Biz buradayız taş gibi, sizi kim aldı? *
Aquí estamos, estirados y duros.
* Biz buradayız taş gibi, sizi kim aldı?
Aquí estamos, estirados y duros.
Onlar dışarıda, biz buradayız.
El está afuera y nosotros aquí.
Sanırım söyleseydiniz kibarlık olurdu. Yani biz buradayız
Lo mencionamos por educación...
Biz buradayız. Biz ibneyiz. Okyanusta evlenmek istiyoruz.
¡ Queremos casarnos en el océano!
Biz kardeş kurtarmak için sizin yardımınıza gerektiğinden Biz buradayız.
Necesitamos vuestra ayuda para salvar a nuestra hermana.
- Biz buradayız?
- ¿ Que estamos aquí?
Pekâlâ. Biz buradayız. Dünyanın sonu da burası.
Está bien... nosotros estamos aquí... el fin del mundo... aquí.
- Ama biz buradayız. - Biliyorum.
- Pero estamos aquí.
- Biz buradayız.
- Estamos aquí.
Biz de bu yüzden buradayız, filleri saymak için.
Están filmando elefantes. Nosotros también, vamos a contar los elefantes.
Biz fareler sana yardım için buradayız.
Somos ratones aquí para ayudar.
"Bu taraftan, efendim." "Hilda, biz buradayız."
Por aquí, senador. Aquí.
- Biz bunu tespit etmek için buradayız.
- Eso es lo que se decidirá aquí.
Biz sadece yardım etmek amacıyla buradayız.
Las personas deben saber que estamos aquí para ayudar,
Biz zaten buradayız.
¡ Nosotros ya estamos acá!
Tommy, biz de buradayız.
Tommy, nuestros nombres están aquí.
Biz sansür kurulundan gelmiyoruz. Yalnızca sizi öldürmek için buradayız.
No somos los tipos de A and R. Sólo estamos aquí para mataros.
Sana yardım etmek için buradayız biz.
Estamos para ayudarte.
Biz de bunu bulmak için buradayız.
Por eso estamos Aquí, para descubrirlo. Sí.
Biz Cehennem Çanları'yız ve faşist rejime son vermek için buradayız.
Somos las Hell's Belles y vamos a derrocar a los fascistas.
Biz, emirlerinizi uygulamak için buradayız, efendim.
Estamos aquí para recibir sus órdenes, señor.
Biz yeni insanlarla tanışmak için buradayız.
Estamos aquí para conocer nueva gente.
Biz sadece keşfetmek için buradayız.
Sólo estamos aquí para explorar.
Biz başkanın daveti üzerine buradayız.
Fuimos invitados por su Canciller.
O halde, bende var olmadan sana bir... soru sorayım... neden ben, biz... buradayız?
Así que déjame preguntarte, sin... volverme existencial, ¿ por que yo? ¿ por que estamos... aquí?
Biz de bu yüzden buradayız.
Por eso es que estamos aquí.
Brooklyn İtalyan'dan geçilmiyor ama biz hâlâ buradayız.
Y ahora te ayudaremos a matar a ese italiano.
Dediğine göre biz şu an buradayız ve yeni firavunumuz da şurada, şu çadırların yanında.
Indica que estamos aquí... " Estás Aquí y nuestro próximo faraón está allí cerca de unas tiendas.
Biz hâlâ buradayız!
¡ Todavía estamos aquí!
- Biz, daha derin araştırma için buradayız.
Estamos aquí para investigación adicional.
Biz kalmak için buradayız Sayın Başkan
Nosotros no desapareceremos.
Biz bunun olmasını engellemek için platformu işgal etmek üzere buradayız.
Simplemente estamos aquí para evitar que esto ocurra ocupando la Plataforma.
Biz evlat edinmek için buradayız.
Queremos adoptar bebés.
Biz hepimiz buradayız.
Estamos todos aquí ahora.
Peki, biz neden buradayız?
Priya, siempre es lo mismo.
Ama biz, size tanrının her şeyi yoluna koyacağını bildirmek için buradayız. Sadece güçlü olmalısınız.
Pero vinimos a dejarte saber que Dios lo hara correctamente... si solo te mantienes fuerte.
Biz de bunu öğrenmek için buradayız.
Es lo que queremos saber.
- Ve biz yardımcı olmak için buradayız.
- Hemos venido a ayudar.