Charlie dayı translate Spanish
57 parallel translation
Bunca zamandır, bizi kurtaran bir kişi vardı. - Charlie Dayı'nın adresi nedir?
Sólo hay una persona que nos salvará, ¿ cuál es la dirección del tío Charlie?
Dayım? Charlie Dayım mı?
- ¿ Mi tío Charlie?
Neden, Charlie Dayı, hasta değilsin. Bu en ilginç tarafıydı.
- Pero tío Charlie, no estás enfermo.
Anne, Charlie Dayı hariç kimse trenden inmedi.
- ¡ Charlie! - No se bajó nadie más del tren.
- Charlie Dayı, bana sen yolladın.
- Me lo mandaste tú.
Şimdi hepimiz mutluyuz, Charlie Dayı. Bize baksana. - Hepimiz aynı anda mutluyuz.
Ahora somos felices, tío Charlie, por una vez, somos felices todos a la vez.
Evet var, Charlie Dayı. Çok silik..
Si, mira, tío Charlie.
Bunun ne olduğunu biliyor musun Charlie Dayı?
¿ Sabes qué es eso, tío Charlie?
Hayır Charlie Dayı. Ne olduğunu biliyorum. O Merry.
No, ya sé lo que es, es " La Viuda...
- Hiç dokunmadık. Ona bir tek Charlie Dayı dokundu.
No sé, tío Charlie es el único que lo ha tocado.
Charlie Dayı... - Senin bilmediğimi düşündüğün bir sırrı biliyorum
Tío Charlie, sé un secreto sobre ti y tú no sabes que lo sé.
Charlie Dayı, beni incitiyorsun.
¡ Tío Charlie, me haces daño!
- Charlie Dayı ne kadar kalacak?
- ¿ Cuánto tiempo se va a quedar el tío?
- Ve Charlie Dayı.
y al tío Charlie, amén.
- Günaydın Charlie Dayı.
- Pero Charles... - Buenos días.
- Charlie Dayı, sen çok güzeldin.
- Eras muy guapo.
Charlie Dayı, seninle yürümeyi çok isterim. Herkesin seni görmesini istiyorum.
Tío Charlie, me encanta ir a tu lado, quiero que todos te vean.
Charlie Dayı, Bayan Greene ve Bayan Potter.
La señora Greene y la señora Potter.
Charlie Dayı?
¿ Tío Charlie?
Charlie Dayı, içeri girebilir miyiz?
Tío Charlie, ¿ podemos pasar?
Sonra Charlie Dayı geldi ve her şey değişti.
Pero llegó el tío Charlie y todo cambió.
Garip ama ne hissettiğimi düşünsem, her zaman Charlie Dayı'ya geliyorum.
Cuando quiero sentirme mejor, siempre pienso en el tío Charlie.
- Charlie Dayı
- ¡ Tío Charlie!
Bay Saunders yanlışlıkla Charlie Dayının fotoğrafını çekti. ve Charlie Dayı filmi ona vermesini istedi.
Le hizo una foto al tío Charlie y él le obligó a entregarle el rollo.
Çabuk olsan iyi olur. Charlie Dayın seni soruyordu.
Entra, tu tío ha estado preguntando por ti.
Ben yemeğin geri kalanını hazırlayıp getireceğim. Sen gidip Charlie Dayınla konuş.
Yo serviré la cena, ve a hablar con el tío Charlie.
Charlie Dayın seni soruyordu. Sana çok düşkün.
El tío ha preguntado por ti, te quiere mucho.
Charlie Dayının yanına oturmak isteyeceğini düşünmüştüm.
- ¿ No quieres ponerte con el tío?
Hayır, kesinlikle. Charlie Dayı belki... Kesinlikle hayır.
Ni hablar, el tío Charlie podría pensar...
İyi uyudum ve rüya gördüm. Seninle ilgili mükemmel kâbuslar, Charlie Dayı.
He dormido mucho y he tenido pesadillas contigo, tío Charlie.
Nasıl Charlie Dayıyı trende görünce mutlu hissettin?
¿ Cómo podías alegrarte de verle en un tren?
- Evet. - Charlie Dayı, Bay Norton. - Tanıştığımıza çok sevindim.
Tío Charlie, el Sr. Norton.
Charlie Dayı, Louise Finch.
- Tío Charlie, ésta es Louise Finch.
- Sonra Charlie Dayı...
- Entonces, el tío...
Ne zaman gidiyorsun, Charlie Dayı?
¿ Cuándo te vas a ir?
Seni burada istemiyorum, Charlie Dayı.
No quiero que sigas aquí.
- Charlie Dayı, sen taksiyle git.
- Ve tú en el taxi.
Bırak Charlie Dayı! Bırak gideyim!
¡ Suéltame, tío Charlie!
Charlie Dayın gibi.
Como tu tío.
Onu Charlie dayısı ısırdı.
- Su tío Charlie le mordió.
- Charlie dayı bu.
- Ahí está el tío Charlie.
Charlie dayım hemşireyi ısırdı.
¡ El tío Charlie ha mordido a la enfermera!
Charlie dayınız her an bizi almaya gelebilir.
La tía Lisa y el tío Charlie vienen a recogernos.
"Charlie Dayı"
Lo firma, el tío Charlie.
- Charlie Dayı mı?
¿ El tío Charlie?
- Kim? - Dayın Charlie.
- ¿ Quién?
Charlie, düşün. Dayın hakkında ne biliyorsun?
Dime, ¿ qué sabes de tu tío?
- Bana dokunma Charlie Dayı.
¡ No me toques, tío Charlie!
- Charlie, toplantıdayız.
Charlie, esto es una reunión.
Ben Canterburye gittim Bayan Day.. Öyle mi Charlie?
Una vez yo fui hasta el otro lado de Casterbridge, señorita ¿ Si, Charley?
Yapma Charlie, sen kuzenim Todd'la okula gitmiştin.
Fuiste a la escuela Country Day con mi primo Todd.