Denedim translate Spanish
8,029 parallel translation
Denedim.
Lo intenté.
♪ denedim, başaramadım ♪
# Intenté y fallé #
Onu denedim.
Ya he intentado eso.
Denedim.
Lo he intentado.
Bak, denedim.
Mira, lo intenté.
Biliyorsun devamlı denedim.
Sabes... lo intenté una y otra vez.
Denedim ama böyle bir konu açtığımda endişeleniyor...
Lo intente, pero cuando mencione que sentía algo, él se preocupó,
Denedim, bilmiyorum.
Lo intente, no sé.
Geçmişte denedim. Diğer tarafla kontak kurmamı istiyorsun, ama...
He tratado en el pasado, contactar con el otro lado, si se quiere, pero...
Denedim zaten... Burada her ne varsa... Düşündüğümüzden daha karmaşık.
, he intentado, lo que sea que este aquí, es más complicado que eso.
20 yıl içinde bir kez bile. Ben de denedim.
Ni una vez en los 20 años, que he intentado.
Kişisel masaj aletini denedim sadece.
Todo lo que hice fue tratar su masajeador personal.
Denedim, geri dönmeyi denedim.
Lo intenté, intenté volver.
Bildiğim her yolu denedim.
He intentado todo lo que sé.
Kendimi durdurmaya çalıştım... denedim Tanrı'dan merhamet diledim ama ne zaman yanına gitsem kendime engel olamadım.
Traté de detenerme... lo hice... Rezando a Dios por su misericordia, pero cada vez que me acercaba a él... no me podía detener.
Denedim, Ghost, ikna etmeye çalıştım iş kimin kimi sevdiği değil, iş kimin para kazanmak istemesi.
Y lo intenté, Ghost. traté de convencerlos de que no se trataba de caernos bien, si no de hacer dinero.
Gerçekten bunu denedim, Manav.
Realmente lo intenté, Manav
Ben gerçekten denedim.
Realmente lo intenté
Denedim efendim. Onların ekibiyle çoktan bağlantımız kesildi.
Uh, de su equipo ya se ha ido oscuro.
Onu denedim zaten.
Ya probé eso.
Her şeyi denedim.
No hay en ningún otro sitio.
Hayır, denedim.
- No, lo intenté.
Seninle çalışmayı denedim.
He intentado trabajar contigo.
Bunu zaten denedim.
Ya he intentado eso.
Şu et ve patatesi benimseyen adamlardan olmayı denedim.
He intentado ser alguien básico.
Seninle çalışmayı daha önce de denedim. İşler iyi gitmemişti. Ben de sana yeni bir teklif sunuyorum.
Intenté obligarte antes... pero no funcionó muy bien, así que ahora te ofrezco un incentivo.
Onu öldürmeyi gerçekten denedim Fitz ve beceremediğim için kendimi suçluyorum.
Intenté matarlo, Fitz... y no me perdono haber fallado.
Ona mesajlarımı ulaştırmayı denedim.
Intenté enviarle mensajes.
Bunu sessiz bir şekilde yapmayı denedim fazla dikkat çekmeden yapmayı.
He tratado de hacer esto discretamente, sin querer llamar la atención.
Savaşmamayı denedim.
Intenté no luchar...
Denedim ama ikiniz de telefonunuzu açmadınız.
Lo intenté... pero no me cogisteis el teléfono.
Ama denedim.
Pero lo intenté.
Denedim ama yapamadım.
Lo intenté, pero no pude hacerlo.
Bir karınca kolonisini erimiş bir çikolataya bile yönlendiremem, inanın bana, denedim.
No podría liderar a una colonia de hormigas hasta un chocolate derretido, créanme, lo he intentado.
Cope da denedim, bu aramızda kalsın. Ama biraz sert. Başımı döndürüyor.
Traté de probar los más fuertes, pero me marean.
Güven bana, denedim.
Créeme, lo he intentado.
Bir kere denedim, ama tanındım.
Lo intenté una vez, pero me reconocieron.
Denedim... ama programına kafayı takmış.
Lo he intentado... está loca con esta programación.
Her şeyi denedim, Xiomara, ama hiçbir şey işe yaramıyor.
Lo he intentado todo, Xiomara, pero nada funciona.
- Yok, ben denedim ama...
- No, lo intenté, pero es...
Denedim çok kez.
Lo he intentado muchas veces.
Denedim ama adam daha önce hiç görmediğim Felicity'nin elinden çıkmışa benzeyen bir tür karıştırıcı kullanıyor.
Lo intenté, pero este tipo está usando algún loco mezclador calibrador como el de Felicity, pero como nunca he visto.
Denedim zaten ama onları yeni bir hedefe yönlendirebilirim.
Ya lo intenté, pero puede que sea capaz de redirigirlas a un nuevo objetivo.
İşleri dün gece düzeltmeyi denedim. Başaramadım.
Traté de hacer las cosas bien anoche.
Parmak izini araştırmayı denedim ama elimde bir şey yok, bir şey çıkmadı.
Traté de correr una huella dactilar pero no tengo nada, así que no hay antecedentes.
- Denedim!
¡ Traté!
Hareket etmeyi denedim. Yaşadığımı ve kalkabileceğimi hissediyordum.
Traté de moverme y sentí que estaba viva y podría levantarme.
Denedim.
Lo intenté. Lo intenté. Lo intenté.
Piskopos Bossuet'e sormayı denedim fakat bana bu konu hakkında tek bir kelime söylemedi.
¿ no sería equitativo y justo que yo me cogiera a alguien de mi propia elección? Intenté preguntarle al obispo Bossuet, pero fue poco comunicativo.
- Denedim.
Lo intenté.
Bir gün onunla çok yüksek sesle konuşmayı denedim.
Un día, yo...