Güney afrika translate Spanish
1,095 parallel translation
Sizin gözünüzde siyah olduğuma göre, Güney Afrika'da en az bir tane siyah avukat var.
deduzco que al menos hay un abogado oscuro acá.
Güney Afrika'da bir dava vekili fikrini çok sevdim.
Me gusta la idea de un abogado indio en Sudáfrica.
Güney Afrika'da küçük bir etken.
Es un tema menor aquí.
Güney Afrika'ya gitmeye ben karar vermedim.
Yo no decidí ir a Sudáfrica.
Çağırın, Güney Afrika konuşmasını yapsın sonra unutulup gitsin.
Invítenlo y que hable sobre Sudáfrica. Luego caerá en el olvido.
Güney Afrika'daki başarıları daima hatırlanacak bir adam.
siempre serán recordados.
Güney Afrika'dan döndüğümden beri Hindistan'ı geziyorum.
Desde que volví de Sudáfrica he viajado mucho por la India.
Güney Afrika'da sayımız azdı.
éramos pocos.
Güney Afrika'da, yıIlar önce.
hace mucho.
Güney Afrika'yı hatırlıyor musunuz?
¿ Se acuerda de Sudáfrica?
Emekli olunca, bütün zamanını elmas madeni aramakla geçirdiği Güney Afrika'ya gitti.
Cuando se jubiló, se fue a Sudáfrica donde se dedicó a buscar minas de diamantes.
Güney Afrika'daki bütün madenlerde pay sahibidir.
Controla todas las minas de Sudáfrica.
Güney Afrika, bölgemizin dışında.
Sudáfrica está fuera de nuestra área.
Güney Afrika menkul kıymetlerine yatırım yapmadın ha?
¿ No se propone invertir dinero en valores sudafricanos?
Dört hafta önce Thurston'un, Güney Afrika'da bir ay içinde arz edilecek bazı menkul kıymetleri satın alma hakkı olduğunu ve seninle paylaşmak istediğini söylemiştin.
Ahora, Thurston, según usted mismo me comentó, hace cuatro semanas, que tiene una opción sobre ciertos valores sudafricanos... que caduca en un mes, y desea que usted la comparta con él.
Hong Kong, Brezilya, Güney Afrika.
Hong Kong, Brasil... Es lo mismo.
O, Güney Afrika'da bir yerlerde, yeni karısıyla.
En algún lugar de Sudáfrica con su nueva esposa.
Son görevi : Güney Afrika'da altın madeninde mühendis.
Ultimo trabajo : jefe de ingenieros en una mina de oro en Sudáfrica.
Bu, Güney Afrika'daki siyahların bir gün kazanacağı oysa Kuzey Amerika'daki siyahların muhtemelen bunu başaramayacağı anlamına geliyor.
Esto significa, por ejemplo... que los negros en Sudafrica... están destinados a triunfar algún día... mientras que en Estados Unidos probablemente nunca lo hagan.
Hiçbirinin kanı yerde kalmayacak ; ... ne Güney Afrika büyükelçisinin ne dışişleri bakanı Mauricio Borgenovo'nun ne Roberto Cuoma'nın ne Binbaşı Rosario'nun, ne Guiterrez'in, ne Molina'nın ne de El Paraiso Valisinin.
Vengaremos la muerte del embajador sudafricano del ministro del exterior Mauricio Burguenobo de Roberto Cuoma del Coronel Rosario de Gutiérrez y Molina y del alcalde de El Paraíso.
Megan Wells kısa sürede Güney Afrika'dan bıktı. Şansını Avustralya'da denemeden önce... "Ben demiştim" diyebilmemiz için buraya uğradı.
Megan Wells tuvo suficiente de Sudàfrica después de un poco, y se detuvo para que le dijéramos : "Te lo dije", antes de irse a probar fortuna en Australia.
Radyo Güney Afrika'nın İngilizce haber servisini dinliyorsunuz.
Éste es el servicio en lengua inglesa de Radio Sudáfrica.
Sizin Bay Biko'nuz, Güney Afrika'da siyahların nefretlerini vücuda getiriyor. Ve ben, bu sandalyede oturduğum sürece onunla savaşacağım.
- Su Sr. Biko está construyendo un muro de odio negro en Sudáfrica, y me opondré a él mientras permanezca en esta silla.
Steve Biko, Güney Afrika'yı hala kurtarabilecek birkaç insandan biri.
Steve Biko es uno de los pocos que todavía pueden salvar a Sudáfrica.
Böylece hep beraber Güney Afrika'yı yaşamaya değecek, siyah ya da beyaz, insanların eşit olduğu bir yer yapabileceğimizi söyleyebilelim.
para que todos podamos construir una Sudáfrica donde valga la pena vivir. Una Sudáfrica para iguales, negros o blancos.
Bu topraklar kadar güzel, "bizim" kadar güzel bir Güney Afrika yapabiliriz.
Una Sudáfrica tan bella como esta tierra, tan bella como nosotros.
Okuyorum, "Güney Afrika'nın siyah ve beyazların beraber yaşaması gereken bir ülke olduğuna inanıyorum."
Cito : "Creo que Sudáfrica es un país en el que negros y blancos deberían convivir".
Ne demek istiyorsunuz? Şunu demek istiyorum, ben ve sanık sandalyelerindeki beyler Güney Afrika'nın, halkın her kesiminin bileşimiyle oluşan çoğulcu bir ülke olduğuna inanıyoruz.
Significan que yo, y esos señores del banquillo, creemos que Sudáfrica es una sociedad pluralista, a la que pueden aportar algo todos los segmentos de la comunidad.
Peki sizce bu insanların hepsiyle ilgili bir gerçeğin Güney Afrika devletine karşı şiddeti desteklemek olduğu doğru değil mi?
¿ Y acaso no es cierto que lo que tienen en común es que han propugnado la violencia contra el gobierno?
Sisteme nefretlerimi sunarak bugün burada bize inancımızı geri veren, bize başka bir Güney Afrika olabileceğini anlatan adamın yasını tutmak için gelen herkese hoşgeldiniz diyorum.
Odio el sistema, pero doy la bienvenida a todos los sudafricanos que han venido a llorar la muerte de un hombre que nos dio a todos la fe en la clase de país que Sudáfrica debería ser, en la clase de país que Sudáfrica será
Öyle bir Güney Afrika'ya inandık ki, bütün insanların sadece insan olarak, tanrının ailesinin eşit birer bireyi olarak yargılandıkları bir ülke.
cuando nos traten como seres humanos, miembros iguales de la familia de Dios.
Bence yazdığın her şeyi ya hemen yok etmelisin ya da elindeki taslakla beraber Güney Afrika'dan çıkmanın yolunu bulmalısın.
Creo que debería destruir lo que ha escrito, ahora. o salir de Sudáfrica con el manuscrito.
Güney Afrika topraklarının üstünden durmadan geçmeniz gerek. Ama her uçağın geçerken bir defa Güney Afrika'ya inmesi beklenir.
Tendrían que sobrevolar territorio sudafricano, y exigen que todos los aviones aterricen en Sudáfrica.
Burada kalamazlar. Güney Afrika polisinden bile güvende değiller burada.
No estarían a salvo de la policía sudafricana.
Güney Afrika topraklarını - - Güney Afrika topraklarını geçmemize ne kadar kaldı?
¿ Cuánto falta para... para que sobrevolemos territorio sudafricano?
- Anne, Güney Afrika demeyi denesen.
- En el sudeste de Asia, mamá.
Haberalma Teşkilatı'nın son Sovyet mülteci listesi. İğnelenmiş kişi, Güney Afrika Dış Servisi'nde bulunun bir Sovyet ajanı.
El informe de un reciente informador soviético que... sitúa a un agente soviético en el Servicio Secreto Sudafricano.
Bu da, Güney Afrika iç soruşturmaya ait başka bir liste. Kimliği saptanan kişi, Jan Marais'den başkası değil.
Según la investigación del Servicio Interno Sudafricano... se trata del mismo hombre.
Güney Afrika'da nükleer çatışma tehlikesi arttı. Söz konusu şehir devletinin beyaz askeri rejimi Fransız nötron bombasını basına açıkladı. Ve bombayı kentin savunmasında son çare olarak kullanacağını bildirdi.
Hoy se ha producido una escalada en la amenaza nuclear en Sudáfrica cuando el gobierno militar blanco en el poder en dicha ciudad ha dado a conocer una bomba de neutrones y ha reiterado su intención de usarla como su última línea de defensa.
Otto Güney Afrika'ya göç etti ve Adalet Bakanı oldu.
Otto emigró a Sudáfrica y llegó a ser Ministro de la Justicia.
Güney Afrika Komünist Parti Başkanı da burada yatıyor.
Está el presidente del Partido Comunista de Sudáfrica aquí.
Güney Afrika. 1976.
Sudáfrica, 1976
Güney Afrika gibi.
Sombra sudafricana.
Kahretsin, bu Güney Afrika'dan.
Mierda, esto es increíble.
Çocuğumuz olabilir. Ya da Güney Amerika'ya gidebiliriz. Ya da Afrika'ya.
Podemos tener un hijo o ir a Sudamérica o a África o tal vez a Marte.
Sen İngiltere ve Afrika'dan aşağı gelip onun güney ve batı sınırlarını vurabilirsin.
Tú vienes de Inglaterra y Àfrica. Ataca sus fronteras por el norte y el oeste.
Biz Güney Afrika'yı değiştireceğiz!
Vamos a cambiar Sudáfrica.
Güney Afrika'da yayın yapan Daily Dispatch'in başyazarıyım.
Soy el editor del Daily Dispatch de Sudáfrica.
Güney Afrika, Lesotho hükümetinden uçağın kalkış iznini iptal etmesini istedi.
El gobierno sudafricano ha comunicado a Lesotho que prohíben el paso del avión.
Afrika'dan esen güney rüzgarı gibiyim.
Soy como el viento que viene de Africa.
Annesi Roman Katolik, Güney Afrika'da tutsak edilmiş,
¿ Qué?
afrika 480
afrika mı 16
güney 137
güneyde 29
güneye 48
güneybatı 23
güney pasifik 33
güney amerika 163
güneydoğu asya 29
güneyden 17
afrika mı 16
güney 137
güneyde 29
güneye 48
güneybatı 23
güney pasifik 33
güney amerika 163
güneydoğu asya 29
güneyden 17