Hiç şaşırmadım translate Spanish
966 parallel translation
Kendim görebiliyorum, hiç iyi değilsin. Hiç şaşırmadım!
Puedo ver por mí misma que no estás muy bien... y no me extraña.
- Hiç şaşırmadım.
- Pues claro.
- Hiç şaşırmadım.
- Ya nada me sorprende.
Hiç şaşırmadım.
Me pregunto...
Hiç şaşırmadım.
No me sorprendería.
Buna hiç şaşırmadım.
Y no me extraña.
Hiç şaşırmadım.
No me sorprende.
- Hiç şaşırmadım.
No me extraña.
Hiç şaşırmadım.
Pero no estoy sorprendido.
Hiç şaşırmadım!
- ¡ Pues no me extraña!
İyi olduğunu da biliyordum Onun için hiç şaşırmadım.
No me sorprende nada.
Hayır, hiç şaşırmadım General.
No, para nada exitada, general.
Hiç şaşırmadım. Gidip kupalarımı sayacağım.
Debo contar... contar mis golpes.
Şey, biraz kasvetli görünüyordu. Hiç şaşırmadım.
Me pareció algo lóbrega.
Tabi ya! Hiç şaşırmadım. Karımın beyni bezelye kadardır da!
Cierto, no me sorprende, mi mujer tiene un cerebrito así...
Hiç şaşırmadım.
Ni impresionada ni sorprendida.
- Hiç şaşırmadım.
- Claro.
- Hiç şaşırmadım.
- Nunca me sorprendo.
Güzelliğinin onu kör etmesi karşısında hiç şaşırmadım.
No me extraña que tu belleza le cegase.
Ben hiç şaşırmadım.
No me extraña en absoluto.
Hiç şaşırmadım.
- ¿ Cuál Srta. Julie Andre? - No me sorprende en lo más mínimo.
- Buna hiç şaşırmadım.
Eso no me sorprende en lo más mínimo.
- Senin için çalışan bir casusum var. Hiç şaşırmadım.
Tengo un espía que trabaja para ti.
- Hiç şaşırmadım.
- Era de esperar.
Hiç şaşırmadım. Beni izleyin!
Seguidme.
Hiç şaşırmadım.
Naturalmente.
Kadın olmasına hiç şaşırmadım.
No me sorprende Io más mínimo.
Buna hiç şaşırmadım.
No me sorprende nada.
- Hiç şaşırmadım.
- No me ha sorprendido.
- Hiç şaşırmadım.
No me sorprende.
- Babam onun Amerika'da yapıldığını söylerdi. - Hiç şaşırmadım.
Papá dice que lo hicieron en USA No me sorprendería.
Bak hele demek sendin, Doniel'in oğlu! Hiç şaşırmadım!
¿ Pero no eres tú el hijo de Doinel?
Hiç şaşırmadım.
En ningun momento lo tuve en cuenta.
- Hiç şaşırmadım!
No me extraña.
Hiç şaşırmadım.
No me sorprende para nada.
- Hiç şaşırmadım! "Tokmak kafa" onu nehir kenarında dolaşırken bulmuş.
Cabeza buque dice que la vio vagando por el muelle, mirando fijamente el agua.
İşini elinden alırsın diye Rad Leland'ın seni şehirden sürmek istemesine hiç şaşırmadım.
No me sorprendería que Rad Leland te quisiera fuera de la ciudad por temor a que le quitaras su trabajo.
- Hiç şaşırmadım. Daha çocuksun.
- No me extraña, eres un crío.
- Hiç şaşırmadım.
No me sorprende...
- Molly Seagrim'den sonra hiç şaşırmadım.
- No me sorprendo en absoluto, señora.
- Fougasse. - Hiç şaşırmadım.
- Todavía no me dí cuenta. ¿ Y tú?
- Hiç şaşırmadım.
- No me sorprende.
Beni bulmanıza hiç şaşırmadım.
No me sorprende... que me haya encontrado.
Evet, hiç şaşırmadım.
Sí, no me sorprende.
Buna hiç şaşırmadım.
- no me sorprende.
Ben seni burada gördüğüme hiç şaşırmadım.
no me sorprende ver que, sin embargo.
Hiç şaşırmadım, Mr. Spock.
No me sorprende, señor Spock.
Birisi beni takip ediyor. - Hiç şaşırmadım bebeğim.
- No me sorprende.
- Hiç şaşırmadım.
¡ No me extraña!
Hiç de şaşırmadım.
Es encantador.
Bu rüyanın sizi korkutmasına hiç şaşırmadım, Lordum.
No me extraña, señor, que os espantase.
şaşırmadım 144
hiç sorun değil 240
hiç şansım yok 23
hiç şüphem yok 65
hiç sorma 68
hiç sanmıyorum 775
hiç şüphesiz 81
hiç şansı yok 60
hiç şüphen olmasın 30
hiç sevmem 23
hiç sorun değil 240
hiç şansım yok 23
hiç şüphem yok 65
hiç sorma 68
hiç sanmıyorum 775
hiç şüphesiz 81
hiç şansı yok 60
hiç şüphen olmasın 30
hiç sevmem 23